Aziz Gülmüş: Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım

Bu kasvetli, acı ve kaskatı taş gibi günler elbet geçecektir. Lakin böyle günlerden geçtiğimizi bahane ederek, insan olmanın en büyük kriteri olan gülümsemeyi elimizin tersi ile itmemeli ve kahkahalarımızı ertelememeliyiz.

O halde yüzünüze tebessümlerden oluşan bir çiçek resmetmek istiyorum.

Ben çok küçük iken, babam Diyarbakır dışına çalışmak için gidermiş. Bu iş bazen bir köprü inşaatı, bazen bir yol yapımı olurmuş ve haftalarca eve gelemezmiş. Gelemediği için de ekonomik olarak ailece çok kötü günler geçirmişiz.

Birçoğunuz bilir; Diyarbakır sur içinde daracık sokaklarda sabahın ilk ışıkları ile "Daaattiiii waaaarrrr, bal lokmasiiii datiiiiii!" diye bağıran satıcıların bu çağırması biz çocukları korkunç derecede tahrik ederdi. Benim gibi mız mız çocuklar başlardı annelerinin başının etini yemeye, "Datliiii!" diye ağlayarak gözyaşımız ve sümüğümüz birbirine karışırdı. Hele bir de para yoksa her, "Datliiii !" diye mızmızlanmamız annelerimizin yoksul yüreğine hançer gibi inerdi.

Sabahları avlulara serilen kahvaltı sofralarında herkese yiyecekleri peynirleri dağıtılır ve anneler özellikle tembihlerdi bizleri, "qıni qıni yiyin !" yani peyniri azar azar ve ekmekle, çayla kahvaltı sonunu getirin! Uyarıları ile daha küçük olanlarımıza ise çaya ekmek doğranıp kaşıkla yedirilir ve "Eppo ye !" denilirdi. Şimdi yeni yeni anlıyoruz ki "Mama ye !" demekmiş bu eppo dedikleri.

Tam bu sırada:

--Daaattiiiiii vaaaaaa! diyen satıcının yarattığı tahrikle Eppo'yu ve qıni qıni peyniri unutup tatlı için mızmızlanırdık.

Ama bizimkiler kolayını bulmuşlardı, satıcıların bağırması ile benim ağlayıp tatlı istemeye başlamamla beraber annemin, "Bavo bavo bê, pere bıde Eziz, Eziz datli hem hem!" dediklerinde ben anında sevinip gülüyormuşum, anlamı şuydu; "Baba gelecek Aziz'e para verecek, Aziz de tatlıyı ham ham yiyecek !"

Evet olmayan para ile hayali tatlı yemek, ne kadar büyük bir sevinç ve umut kaynağı..

Bunu niye mi anlattım? Onu da söyleyeyim; Seçimler sonaerecek ve insanlar geçim derdi ile acımasızca yüzleşecek. İnsanlar artık tatlı yemek istiyor.. bir taraf tatlı yerken, diğer taraf acıları ile çiftleşiyor; aşına ekmeğine acılardan sos yapılan insanlar maalesef tatlı konuşamaz.. Halkın deyimiyle, "Ağzından bal damlamaz."

Ümid ediyorum ki bütün bu coğrafyada yaşayan insanlar, ortaya getirilecek tatlıyı birlikte yesinler ve mutlu olsunlar.. Bu kadar açlık ve acı yeter!

İnşallah bize yine "Eppo !" yedirmezler.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri