../Rahmetli amcam kadının çok değerli olduğunu her fırsatta söylerdi. Kadının, erkeği değiştirip dönüştürdüğüne sürekli vurgu yaparak Kürdçe, "Ez kurbanê kıttanê gellek zılam ani rezanê" (Kurban olduğum tülbent sen kimleri yola getirmedinki) derdi.
Kadının önce erkeği, ardından aileyi ve daha sonra tüm toplumu dönüştürme potansiyel ve enerjisi, yaşamın temel dinamiği olduğu gerçeği tarihin her döneminde belirleyici olmuştur.
Amcam, birgün karısından dert yanan birine şu öyküyü anlattı :
"Adamın biri evlenir. Kadın, şaka ile karışık bir gün kocasına, 'Kocacığım ayağına s.çayım' der. Adam, gülerek, 'S.ç! canın sağolsun karıcığım' dedikten sonra gülüşürler. İlerleyen günlerde kadın bu kez, 'Kocacığım göğsüne s.çayım!' dediğinde adam, yine gülerek, " Eyvallah, göğsüm sana kurban olsun' der. Böylece sırası ile kadın, erkeğinin tüm organlarını halleder. Bir gün kadın, kocasına, 'Ağzına s.çayım! ' dediğinde adam fena köpürür. Ortalık allak bullak olur. Kaos ve anarşi evde hüküm sürer. Aile büyükleri toplanır durum büyüklere anlatılır. Büyükler ortamı sakinleştirme ve ardından karı-kocayı sulha davet ederler. Aile büyüklerinden biri, adama nasihatlerde bulunduktan sonra can alıcı cümleyi söyler, "Ayağına s.çtırmayacaktın!"
Amcam, hikayeyi bitirdikten sonra da, "Pirekê baş seyd e, yên xerab qeyd e" (İyi kadın dağda bayırda şans eseri önünüze çıkan avdır, kötü kadın ise ayağınızdaki prangadır.) Doğruydu gerçekten.. Aile ve çocukların geleceği için iyi bir kadın çok büyük bir şanstır, kötü kadın ise zindanındır, arkanı dönemezsin.. dediğinde herşeyi özetlemişti.
Kadın yaşamdır, yaşamın değerini bilelim.