Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına neden olan virüsün büyük ve küçükbaş hayvanlarda taşıyıcı olarak rol oynayabileceğini belirten Prof. Dr. Kader, hastalık belirtisi göstermeyen hayvanların kan ve dokularında virüsü taşıyabileceklerini söyledi. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığının daha çok İç Anadolu, Karadeniz’in orta bölgesinde ve Doğu Anadolu Bölgesi'nin kuzey kesimlerinde görüldüğünü hatırlatan Kader, bu bölgelerde yaşayan vatandaşların Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı yönünden şuurlu olmaları gerektiğini ifade etti. KKKA hastalığın iki bulaş yolu olduğunu da vurgulayan Kader, “Birincisi vücuda virüs taşıyan kenelerin tutunması, ikicisi ise virüsü taşıyan hayvanların kan ve vücut dokuları ile çıplak elle dokunma sonrasında bulaş söz konusu. Dolayısıyla önümüzde Kurban Bayramı var. İnsanlar hayvana, et, doku ve kanlarıyla çıplak elle çok sık temas edecekler. Özellikle riskli bölgelerde bulunan vatandaşların kurbanlık hayvanlara çıplak elle temas etmemesi ve mutlaka bir eldivenle dokunmaları çok önemli. Çünkü hayvanlar da bu virüsü taşıyabiliyor. Kendisi hastalık belirtisi göstermese de kanlarında ve dokularında bu virüsü taşıyorlar. Dolayısıyla çıplak elle ete dokunduğumuzda bu virüsü kolaylıkla alabiliyoruz” dedi. (İHA)
Kırım Kongo Hatalığı Nedir?
Çoğu kene ısırığı ağrıya neden olmadan sadece kızarıklık, şişme veya deride hassasiyet gibi hafif işaret ve belirtilere neden olur. Ancak bazı keneler insanlara önemli hastalıklara neden olan mikroorganizmaları bulaştırır. Genel olarak, hastalık yaymak için kenenin en az 24 saat boyunca deride yapışık kalması gerekir. Bunun için fark edildiği anda dikkatli bir şekilde yapıştığı yerden çıkarılması çok önemlidir.
Şimdiye kadar kene ile insanlara bulaşan 20 farklı hastalık tanımlanmıştır. Araştırmalar neticesinde kene ısırması yoluyla en sık olarak bulaşan hastalığın Lyme hastalığı olduğu bildirilmektedir. Kenelerle insanlara taşınan hastalıklar arasında Kırım Kongo kanamalı ateşi, kayalık dağlar benekli ateşi gibi ölümcül olanları da bulunur.