Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan, sağlık emekçilerinin özlük hakları, çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi için sürdürdükleri mücadelede tüm hekimleri 29 Mayıs’ta Ankara’daki “Beyaz Miting”e davet etti. Turan, “Emek Bizim Söz Bizim” diyerek tüm sağlık emek-meslek örgütleri olarak el ele, omuz omuza, yurttaşlarımızla birlikte Türkiye’nin dört bir yanından bir araya gelerek, Ankara’yı kendi rengimize, beyaza boyayacağız” dedi
Ahmet Baran / YENİGÜN ÖZEL Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan, sağlık emekçilerinin özlük hakları, çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi için sürdürdükleri mücadele kapsamında 29 Mayıs’ta Ankara’da yapılacak Beyaz Mitingin hazırlıklarına ve hekimlerin taleplerine ilişkin Yenigün Haber’e değerlendirmelerde bulundu.
‘Taleplerimiz sadece kendimiz için değil, toplumun sağlık hakkı için’
Sağlık emekçileri olarak çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi için kesintisiz mücadele yürüttüklerini ifade eden Turan, şunları ifade etti:
“Haklarımızı alana kadar mücadeleyi daha da yükselteceğimizi söylemiştik. “Emek Bizim Söz Bizim” diyerek başlattığımız mücadele programı kapsamda; 29 Mayıs’ta Ankara’da “Emek Bizim Söz Bizim, Sağlık Hepimizin” Mitinginde tüm sağlık emek-meslek örgütleri olarak el ele, omuz omuza, tüm yurttaşlarımızla birlikte Türkiye’nin dört bir yanından bir araya gelerek, Ankara’yı kendi rengimize, beyaza boyayacağız. Ne yazık ki bize verilen sözler tutulmadı, vaatler yerine getirilmedi. Ne özlük haklarımızda bir iyileşme ne sağlıkta şiddette azalma ne de sağlığın herkes için ulaşılabilir ücretsiz olması taleplerimiz karşılanmadı. İyileşme bir yana içinde bulunduğumuz ekonomik krizde her emekçi gibi biz hekimlerin de maaşları iyice erimiştir. Hekimler yoksulluk sınırının altında çalışıyor. Emekliler açlık sınırının altında ücretlerle yaşamak zorunda kalıyor. Genç meslektaşlarımız kölelik koşullarında çalışıyorlar. Kamu hastanelerinde, üniversitelerde hekim bulamayan halk, özel hastanelere mecbur bırakılmış durumda. Taleplerimiz sadece kendimiz için değil, toplumun sağlık hakkı içindir.”
[caption id="attachment_55596" align="alignnone" width="859"]
Sağlık emekçilerinin acil talepleri
Dr. Turan, sağlık emekçilerinin taleplerini ise şöyle sıraladı:
- Şiddeti kışkırtan söylemlere son verilmeli, etkili bir sağlıkta şiddet yasası çıkarılmalı, uygulanmalı, çalışma koşulları güvenli hale getirilmelidir.
- COVID-19 meslek hastalığı sayılmalıdır.
- Sağlık sisteminin temelini birinci basamak sağlık hizmetleri oluşturmalı, basamaklı bir sağlık sistemi modeline geçilmelidir. Koruyucu sağlık hizmetleri güçlendirilerek nitelikli sağlık hizmeti verilebilecek düzeye getirilmelidir.
- İkinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetleri; bilime ve toplum sağlığına uygun, kamu hastaneleri ve üniversite hastanelerinde sunulmalıdır. 5 dakikada sağlık olmaz; bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir.
- Katkı payları adı altında kalem kalem ücretlendirmelerle sağlığın paralı hale getirilme sürecine derhal son verilmeli; sağlık herkes için parasız olmalıdır.
- Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının gelirleri insanca yaşanabilir, emekliliğe yansıyacak tek ödeme olarak sağlanmalıdır.
- Sağlık hizmeti kaynaklı tazminatlar, hekim ve sağlık çalışanlarına yansıtılmadan kamusal olarak karşılanmalıdır.
- Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği, mobbing, KHK, arşiv taraması ve güvenlik soruşturması baskılarına son verilmelidir.
- Tıp eğitimi ve tıpta uzmanlık eğitimi, alanın uzmanları ve meslek örgütünün önerileri ile nitelikli, uluslararası standartlara uygun hale getirilmelidir.”
29 Mayıs’ta Ankara’da ‘Beyaz Miting’e davet
Dr. Turan, Ankara mitingine katılım çağrısı yaparak, “Tüm meslektaşlarımızı 29 Mayıs’ta Ankara’da yapacağımız Beyaz Miting’e davet ediyoruz. Emeğimize, geleceğimize, sağlığımıza sahip çıkıyoruz, haklarımızı alana kadar mücadelemize devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.