Diyarbakır ve Bölge illerine hitap eden Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi’nde hastalara radyoloji ile ilgili birimlerde ileri tarihlere gün veriliyor. Mağdur olan özellikle kritik durumdaki hastalar, özel sağlık kuruluşlarında fahiş fiyatlarla karşılaşıyor. Vatandaşlar, hayati öneme sahip bu sorunun bir an önce çözülmesini istiyor. Hastane Başhekimi Dr. Muhammet Asena ise ilgili cihazlarında arızalar olduğunu ve bu konuda talepte bulunduklarını belirtti. Sorunu kısa zamanda çözdüklerini belirten Asena, kolonoskopi ve endoskopi ünitelerinin aktif hale getirildiğini iletti
Ahmet BARAN/YENİGÜN ÖZEL - Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi’nde hastalara radyoloji ile ilgili birimlerde ileri tarihlere gün verilmesi hasta ve yakınlarını endişelendiriyor. Özellikle ultrason, kolonoskopi ve endoskopi birimlerinde 1,5 ay ile 4 ay arasında gün veriliyor olması, hastaların özel sağlık kuruluşlarına mahkum edilmesine neden oluyor.
Hastaların gazetemize ilettiği şikayetler yaşanan sorunu gözler önüne seriyor.
İsminin verilmesini istemeyen bir vatandaş, geçtiğimiz hafta bazı şikayetlerden dolayı hastaneye gittiğini, kendisinden bir kısım tahliller ve röntgenler istendiğini belirterek, yaşadığı sorunu şu sözlerle dile getirdi:
“Gerekli tahlillerimi yaptıktan sonra röntgen ile ilgili başta ultrason bölümüne gittim ve Mayıs ayının sonuna gün verildi. Burada benim ile aynı durumda olan tüm hastalara da benzer tarihlere gün verildiği dikkatimi çekti. Ardından kolonoskopi ve endoskopi için gittiğim bölümünde ise Ağustos ayının sonuna yani yaklaşık 4,5-5 ay sonraya gün verildi. Bu bölümde de diğer hastalarla durumum aynıydı. Bu gibi filmlerde talepte bulunan doktorlar siz de ciddi bir rahatsızlığın olduğu kanısında olmazlarsa bu taleplerde bulunmuyorlar. Bir gün sonra en azından tahlil sonuçlarımı almak ve doktordan görüş almak için gittiğimde; bunları isteme sebebinin kanser dahil bazı şüpheleri ortadan kaldırmak ve tedaviyi başlatmak için gerekli olduğu nu tarafıma söyledi”
Özel hastanelerde 2 bin 500 Lira istendi
Ardından özel hastanelerde bu işlemleri gerçekleştirmek için araştırmaya başladığını belirten hasta vatandaş, “Ortaya çıkan ve en az 2.500-3.000 TL’ye varan bir maliyet ile karşılaştım. Emekli maaşım 2.500 Lira. Bu maaşla geçinmek ek bir iş yapmadan benim gibi insanlar için zaten zor. Bir devlet hastanesi olmasına rağmen, işleyiş genel anlamda güzel. Tahliller, anında yapılıyor, röntgen ile ilgili sorunlar olmazsa neredeyse mevcut şartlara göre dört dörtlük bir hizmet var hastanede. Ancak bu gibi sorunlar insan sağlığı açısından önemli sonuçlar ortaya çıkarabilecek bir durum ve bundan muzdarip olan sadece ben değilim. Durum benim gibi yüzlerce insan için aynı. Kentin her tarafında kaldırımdan caddelere, surlara kadar birçok alanda hizmet akışına bakıldığında; sağlığın neden geri planda tutulduğuna bir anlam veremiyorum” ifadelerini kullandı.
Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Muhammet Asena
Asena: Cihazlarla ilgili satın alma süreçleri tamamlandı
Konuyla ilgili görüştüğümüz Hastane Başhekimi Dr. Muhammet Asena, ilgili cihazlarında arızalar olduğunu ve bu konuda talepte bulunduklarını belirtti. Cihazlarla ilgili satın alma süreçlerinin tamamlandığını ve firmaya teslim edildiğini belirten Asena, hem mevcut hem de yedekte olan cihazların aşırı yoğunluktan kaynaklanan sebeplerle arızalandığını ancak kısa zaman içinde sorunu çözdüklerini, kolonoskopi ve endoskopi ünitelerinin şuanda aktif olduğunu iletti.
[caption id="attachment_107255" align="alignnone" width="676"]
‘Yurttaşlar özel kuruluşlara mecbur ediliyor’
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubeşi Eşbaşkanı Şiyar Güldiken ise sorunun sağlık sisteminden kaynaklandığını belirterek, “Maalesef geldiğimiz aşamada sağlık sistemi çökmüştür. 2002 de iktidara gelirken hastanelerdeki muayene fişleri için var olan kuyrukları kaldıracağız vaadinde bulundular. Şimdi bir MR, Ultrason, Endoskopi ve diş tedavisi için aylarca sonraya randevu veriliyor” dedi.
Hastanelere medikal malzeme satan firmaların bir yıldır hakedişlerini alamadığını vurgulayan Güldiken, “Vatandaş, sağlık hakkını kullanamıyor. Tüm bunlar elbette ki Sistemin büyük ölçüde özelleştirilmesinden kaynaklıdır. Birçok branşta yeterli sayıda hekim istihdamı yok, genel olarak sağlık çalışanı sayısı yeterli değil. Birçok dünya ülkesinin gerisinde olan çalışan sayısına sahibiz. Elbette bireysel çabası olan kurum idareciler var ancak sistemin genel çöküşünden onlar da nasibini alıyor. Yurttaşlar kamu hastanelerinde istedikleri hizmeti alamadığı için özel kuruluşlara mecbur edilmektedir.” ifade etti.