Recep ÇALIŞKAN-İlknur FİDAN/YENİGÜN ÖZEL- Depresyon ilacı kullanımı hem dünyada hem de Türkiye’de git gide artıyor. Pandemi, savaşlar, iklim değişikliği, ekonomik krizler derken bütün dünyada depresyon ilacı kullanımı yüzde 76 arttı. Türkiye’nin en mutsuz şehirleri arasında yer alan Diyarbakır’da da depresyon ilacı kullanımı arttı. Ekonomik kriz, deprem, pandemi ve sıcak havaların kendilerini olumsuz etkilediğini Yenigün’e anlatan kent sakinleri, depresyon geçirdiklerini söyledi. Artan psikolojik sorunların temelinde ekonomik kriz olduğunu ifade eden kent sakinlerinden İbrahim Birtane, “Diyarbakır’ın belki de en depresif adamı benim. Geçinemiyoruz iki çocuğum var. Kiraya 10 bin lira veren biri nasıl mutlu olabilir ki? Antidepresan ilacımı cebimde taşıyorum. Sürekli bunalımdayız. Gece geçim sıkıntısı yüzünden uyuyamıyoruz bile. Asgari ücret alıyorum, geçinemiyorum. Memleket kötü halde. Hasıl düze çıkacağız bilemiyoruz? İş çıkışı evi aramaktan korkuyorum, acaba eşim bir şey ister mi diye? Eskiden her şey daha güzeldi. Şu an hiçbir şeyin ne tadı var ne tuzu. Allah yardımcımız olsun” ifadelerinde bulundu.
GENÇLER NASIL MUTLU OLSUN?
Gençliğini ekonomik sebeplerden dolayı değerlendiremediğini belirten Dilan Bilgili ise, “Öğrenciyim ve geçinemiyorum. Bu sebepten dolayı da maalesef mutsuzum. Hiçbir şey yapamıyoruz. İstediğimiz kitapları bile alamıyoruz. Çoğu insan bu durumdan ötürü antidepresan kullanıyor. Fakat ben kullanmıyorum ve tavsiyede etmiyorum. Çoğu şeyden mahrum bırakıldı gençler. Bu yaşta pandemi, ekonomik kriz, deprem ve birçok kötü şey yaşadık? Nasıl bir dönemdeyiz gerçekten bilmiyorum. Bizim gençliğimiz heba oldu, umarım gelecek nesiller bu şekilde kötü olmaz” dedi.
ÇEVREMDE MUTLU OLAN TEK BİR İNSAN BİLE YOK
“Şu an gençlerin eğlenmesi, gezmesi kafa dağıtması gerekirken bu sıcaklarda evde oturuyorlar. Zaten iyi değiliz ama bu sıcaklar iyice psikolojimizi bozdu” diyen Ayşe Bilgili, “Dışarıya çıkınca daha da kötü oluyoruz. Ben bir ay önce memleketten buraya 550 liraya geldim şimdi ise bilet fiyatına baktım 900 lira olmuş. Sürekli zamlar var. Bu zamlardan sonra nasıl insanlar depresyon ilacı kullanmasın ki? Çevremde mutlu olan tek bir insan bile yok neredeyse. Eskiden daha güzeldi her şey. Ben antidepresan kullanmıyorum fakat çevremde bu oran arttı. Her genç ülkeden kaçmaya çalışıyor. Bu zorluklar karşısında maalesef asabi olup sinirleniyoruz” şeklinde konuştu.
KİŞİ SORUNLARINI KENDİ İÇİNDE ÇÖZMELİ
Kişi sorunuyla yüzleşmeli ve kendi içerisinde çözüm üretmesi gerektiğini aktaran Ayşe Güler, şunları söyledi:
“İnsanlar bazı sorunları kendi başına halletmeli. İnsanın kendini tanımalı ve çözümü kendisi üretmeli. Evet, şartlar normal değil evet bazı şeyler zor ama biraz halkımız da kendine bakmalı. Ekonomik sıkıntılar tabii var ama her şeyi devlete de yüklememek gerek. İnsanlarımız da maalesef biraz fırsatçılık peşinde. İnsanımız açgözlü olmasa belki bu kadar kötü durumda olmayız.”
DEPRESYONUN ANA SEBEBİ BENCE SICAKLAR
İnsanların depresif olmasının en büyük nedeni sıcaklar olduğun söyleyen Mehmet Akın ise, “Ben bu depresyonun sebebinin küresel ısınmadan kaynaklandığını düşünüyorum yoksa ekonomide bence bir sıkıntı yok. Dünyanın her yerinde ekonomide dalgalanmalar oluyor. Sıcaklar maalesef bizleri olumsuz etkiledi. Bu sıcaklar biterse bence insanlar daha rahatlayacak. Diyarbakır olarak biraz daha sabırlı olmalıyız” diye belirtti.