Recep ÇALIŞKAN/YENİGÜN ÖZEL - Pandemi ve 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Türkiye’de kira sorunu her geçen gün artarak sürüyor.
Depremin etkilediği Diyarbakır’da kiralık ev bulmak imkansız hale gelirken, kiracı ile mülk sahipleri arasında çıkan sorunlar ise toplumsal krize dönüştü.
Gayrimenkul İşletme Sahibi ve Hukukçu Enes Akdemir Yenigün’e yaptığı açıklamada, özellikle sonbaharda bu sorunun daha da gün yüzüne çıkacağını belirtti.
SOSYOLOJİK PROBLEM HALİNE GELDİ
Akdemir, “Diyarbakır’da koronavirüsten sonra konutlarda ciddi bir arz talep oluştu. Gayrimenkuller bu talebe o dönemde karşılık veremedi. Özellikle depremlerden sonra Diyarbakır’da oluşan ağır hasar maalesef fiyatları yukarıya çekti. Ciddi manada insanların kiralık ev sıkıntısı var. Diyarbakır’da en az konut kirasının 8 bin lira olduğunu fark ettik. Yani bugün asgari ücretle geçinen bir ailenin 8 bin lira kira vermesinin vicdani boyutunu ben kamuya bırakıyorum. Yaz mevsimi nedeniyle bu sıkıntı çok gözlemlenmiyor fakat 1 ay sonra dönüşler başlayacak. Metropolit bir şehir olduğu için konut talebinin artığı fark ediliyor. Şu anda mülk sahibi ile kiracı arasında sıkıntılar var. Mülk sahibi bu mülk ile geçimini sağladığını ifade ederken kiracı bu kirayı ödeyemiyor. Bunlar artık sosyolojik problem haline geldi” dedi.
‘BELEDİYE’NİN KİRA TESPİT KOMİSYONU KURMASI GEREK’
Akdemir, Diyarbakır’da yeni imar alanlarının oluşmasıyla kira sorunun kısmen çözeceğini ifade ederek, “Yeni imar alanlarının bir an önce açılması gerekiyor. Belediyelerin bünyesinde bulunan hazine arazilerinin ihale usulü ile inşaat firmalarına verilmesi gerek. TOKİ projelerinin üzerinde durulup gerçek ihtiyaç sahiplerinin burada oturması gerek. Bunların hepsi bir çözüm ve tavsiye fakat bunları uygulama konusunda sıkıntı çekiyoruz. Tablo daha kötü bir noktaya gidiyor. Umarım her şey çok geç olmadan uygulanır. En büyük uyarım da şu. Diyarbakır’da kira tespit komisyonlarının kurulması gerek” diye konuştu.
‘NAKLİYE VE KİRA YARDIMINI EV SAHİBİ TALEP EDİYOR’
Uzun zamandır kiralık ev sıkıntısı çektiğini ifade eden kent sakinlerinden Ahmet Yılmaz ise, kiracılara yatan nakliye ve kira yardımına ev sahiplerinin göz diktiğini belirterek şunları söyledi:
“Orta hasarlı binada kiracı olarak kalıyorum. Ev sahibim nakliye ve kira yardımını benden istiyor. AFAD, ev sahiplerinin hakkı olmadığını söylemesine rağmen yardım parasını talep eden ev sahibi, 'Vermesen o zaman kiranı yükselteceğim' diyor aksi halde evden çıkartmakla tehdit ediyor. Ben ve kızım yalnız yaşıyoruz. Kızımın aldığı maaş asgari ücret kiralar 8 binden 20 bin TL kadar çıkıyor. Bu evlerde lüks binalar değil otuz kırk yılık binalar. Asgari ücretin 11 bin 400 TL olduğu yerde ev kiralarının bu denli yüksek olması biz kiracıları mağdur ediyor. Şu an taşınmaya kalksam kafadan 50 bin TL taşınma masrafım var.”
‘ARTIK MAAŞ BORDROSUYLA EV KİRALAYACAĞIZ’
Mülk sahiplerinin sürekli memur şartı ile kiracı aradığını da aktaran Yılmaz asgari ücretle kirada oturmanın imkansızlaştığını söyledi. Yılmaz, “Kira ilanlarına bakıyorum 9 bin 500 TL koyulan ilana baktım. Özelikle açıklamayı okuyun diye uyarı var. Açıklamada memur şartı istiyor. Yıllardır alışık olduğumuz bir durum ama asgari ücret 11 bin 400 TL ev sahibi asgari ücretlinin bunu ödemekte zorlanacağını geçtim ödeyemeyeceğini bildiği için memur istiyor. Biz asgari ücretliler sokakta mı kalalım? Bir diğer ilanda denk geldiğim durum daha vahim. Kiracıların memur şartını geçtim evdeki çalışan sayısını soruyorlar. Şaka gibi artık maaş bordrosuyla ev kiralayacağız. Bunun suçlusu kim? Ev sahibi mi? Ülkeyi kendi malıymış gibi görüp bu hale getirenler mi?”
‘NİŞANLIM İLE ÇADIR DA KALACAĞIZ’
Eylül ayında evleneceklerini fakat hala kiralık daire bulamadıklarını belirten Gülistan Yıldırım ve Yusuf Demir ise, “Evlilik hazırlığı yapıyoruz. Her gün yeni bir zamla uyanıyoruz. Bir gün önce almadığımız ürünler için pişman oluyoruz. Mobilya aldık, sonraki gün iki katına çıktı fiyat. Temizlik ürünleri aynı şekilde her gün zam oluyor. Tabi bu zamların konut fiyatlarına yansıması da fahiş fiyatları ortaya çıkarıyor. Düğünümüze bir ay kalmış ev bulamıyoruz. 3 aydır ev arıyoruz. 10 binin altında ev yok. Asgari ücret ile geçiniyoruz. 10 bin lira kiraya verirsek biz nasıl geçineceğiz. Diyarbakır'da artık bütün semtlerde kira fiyatları neredeyse aynı. Depremden bu yana sürekli kira fiyatları artıyor vatandaş ne yapacak bilmiyorum. Böyle devam ederse yaşamımızı çadırda sürdüreceği” ifadelerinde bulundu.