Son günlerde altın fiyatları hızla yükselişe geçerek rekor üstüne rekor kırarken kuyumcular ise vatandaşı sahte altına karşı uyarıyor.
YENİGÜN HABER – Altın fiyatları son yılların zirvesine ulaşırken kuyumcular tarafından piyasadaki sahte altınlara dikkat çekiliyor.
Dünyanın en değerli madenlerinden birisi olan ve hem yatırım hem de takı amacıyla kullanılan altın, son günlerde piyasada sıkça satılan sahteleri yüzünden kuyumcuları sıkıntıya sokabiliyor. Kuyumcular, altında artan çeşitliliğin gerçeğinden neredeyse ayırt edilememesinden dolayı vatandaşı sahta altına karşı uyarıyor.
Ham halde bulunan altın zorlu bir çalışmanın ardından deneyimli ustaların elinde şekillenip bilezik, kolye, küpe ve yüzüğe dönüşürken, kuyumcu vitrinlerinden geçerek vatandaşlara ulaşıyor.
Yaklaşık bin derecelik ocakta eritilen altınlar, daha sonra makineler ve el işçiliğinin de birleşmesiyle ziynet eşyaları haline geliyor.
Altın alan vatandaşları dolandırılmamaları konusunda uyaran Gaziantep’teki kuyumcular, internet üzerinden altın satışı yapan kimi satıcıların hileli yöntemlere başvurduğunu belirterek vatandaşların altın alırken dikkatli olmalarını istiyor.
İLKHA’ya konuşan kuyumcu İbrahim Kocaardıç, Gerçek ile sahte altın arasındaki farkı en iyi kuyumcuların bildiğini dile getirdi. Vatandaşların altın alışverişlerinde güvendikleri kuyumcuları tercih etmesini öneren Kocaardıç, sahte altın üretimi yapanlara ise daha ağır yaptırımların uygulanmasını istedi.
“Sahte altını anlayanlar yapar, sokaktaki vatandaş yapamaz”
Altın fiyatının yükselmesiyle birlikte piyasada sahte altının da arttığına dikkat çeken Kocaardıç, “Altın fiyatları yükseldikçe bu işleri yapanların sayısı artıyor. Daha çok merdiven altı yerlerde kaplama, sahte altın yapılıyor. Bu işlerden barınanlar her türlü yollara başvurarak sahte altın yaparak piyasaya sürüyorlar. Altın pahalı olduğu zaman piyasada daha çok sahte altın oluyor. Çünkü 10 gram altının fiyatı yaklaşık 5 bin lira tutuyor. Yüksek fiyat sahte altın yapanlara cazip geliyor. Bundan dolayı da bu yola başvurarak sahte altın yapıyorlar. Merdiven altında bu işte artık barınanmış, bu işi yapamamış kişiler sahte altın yapıyor. Sahte altını anlayanlar yapar, sokaktaki vatandaş yapamaz.” dedi.
“Kuyumcu esnafımız çok mağdur oluyor”
Sahte altın yapan kişilerin anlaştıkları ve beraber çalıştıkları kişilerin olduğunu ifade eden Kocaardıç, “Bazen sahte altınları getirip bizde değiştirmek istiyorlar. Bazen hiç ummadığımız bir bayan üzerinden sahte altın getirebiliyorlar. Bazen sahte altını bir çift getirebiliyor. Bu şekilde satmaya çalışıyorlar. Bu işi iyi bilen ve iyi yapan zaten mümkün olduğu kadar sahte altını almıyor. Fakat bazen esnafın boşluk ve kalabalık anına denk gelebiliyor. Kuyumcu esnafı o an çok da iyi incelemeden altını alabiliyor. Bu durumda kuyumcu esnafımız çok mağdur oluyor.” ifadelerini kullandı.
“Sahte altın yapanlara karşı ciddi bir yaptırım yok”
Sahte altınların merdiven altı atölyelerde hazırlandığını belirten Kocaardıç, “Sahte altın yapanlara karşı ciddi bir yaptırım yok. Sahte altın yapanlar yakalanıyor, mahkemeye çıktığında ‘bana hediye geldi’ diyor. Hâlbuki sahte altını getirene baktığımızda 20-30 tane dosyası var, yine aynı suçtan yakalanıyor. Eğer kuyumcu sahte altını kendisine satmaya kalkanı şikayet etmek için emniyete gidiyorsa sahte altın yapan kişi kuyumcu esnafından daha önce emniyetten çıkıyor. Bir yaptırım yok bu durumda kuyumcu esnafı da bir şey yapamıyor. Şikayet ediyoruz, bir şey anlayamıyoruz. Bir yaptırım yok, ceza almıyor ve elini kolunu sallayarak çıkıp gidiyor. Ağır bir ceza ve yaptırım olmadığı için sahte altını çok rahat yapıyorlar.” şeklinde konuştu.
Sahte altın sorununun kuyumcu esnafına da zarar verdiğini anlatan Kocaardıç, sadece kuyumculardan yapılan alışverişlerin fiyat tabelasına uygun biçimde gerçekleştirildiğini dile getirdi.
“Bazen haftada ve ayda bir-iki defa sahte altın satmak isteyenlerle karşılaşabiliyoruz”
Zaman zaman sahte altın satmak isteyen kişilerle karşılaştıklarını belirten Kocaardıç, “Bazen haftada bir-iki defa sahte altın satmak isteyenlerle karşılaşabiliyoruz. Bazen ayda bir seferde olabiliyor. Zaten şüphelendiğimiz de altını almıyoruz. Çünkü sahte altını satmaya getiren kişi veya kişilerle münakaşaya girmek istemiyoruz. Çünkü ‘bu altın sahtedir’ dediğimizde bilgisinin olmadığını ve altının kendisine bir düğünden hediye getirildiğini söyleyerek işin içerisinden çıkıyor. Bu durumda biz bir şey diyemiyoruz. Fakat altını almıyoruz.” diye konuştu.
“Her yerden altın alınmaz”
Son zamanlarda internet üzerinden yapılan altın alışverişlerinde altınların sahte çıktığını gördüklerini belirten Kocaardıç, internet üzerinden düşük fiyata satılan altınlara itibar edilmemesini veya firmanın çok iyi araştırılması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:
“Vatandaşlarımız altın alırken mutlaka güvendikleri ya da bilindik kuyumculardan alışveriş yapsınlar. Kuyumcuların sahte altın satacağını sanmıyorum, buna ihtimal de vermiyorum. Esnafımız asla bunu yapmaz. Vatandaşlarımız internette bilinmedik sitelerde eğer altın aldıklarında kaplama, imitasyon çıkabiliyor, bunu da altın olarak alıyor. Sonra kuyumcuya almış olduğu altını bozdurmaya çalışıyor. Kuyumcu zaten o sahte altını almıyor. Sahte altın zaten gramından, hacminden ve renginden belli oluyor. Sorduğumuzda altını internetten aldığını söylüyor. Daha güvenilir olabilmesi için her yerden altın alınmaz. Altının ucuzu olmaz. Eğer birisi bir altını çok ucuza satıyorsa; o altında muhakkak bir sorun vardır. Altın ucuz olmaz, altının fiyatı bellidir.”
Çoğu zaman sahte ile gerçek altını ayırmanın mümkün olmadığını belirten Kocaardıç, vatandaşları tanımadıkları firmalardan, kişi veya kişiler ile kuyumculardan altın almamaları konusunda uyardı.
“Altının hacminden, yumuşaklığından ve sesinden sahte olup olmadığını anlayabiliyoruz”
Altının kuyumcular dışında hiçbir yerde bozdurulmaması uyarısında bulunan Kocaardıç, “Altının sahte olup olmadığını sesinden ya da altını keserek sahte olup olmadığını anlayabiliyoruz. Vatandaş tabi ki altını kesemez, sesinden belki sahte olup olmadığını çok ayırt edemez. Altın ile bir madenin, bakırın ya da metalin sesi bir değildir. Altının hacminden, yumuşaklığından veya sesinden sahte olup olmadığını anlayabiliyoruz. Hiç kaçırdığımız olmuyor mu mutlaka oluyor ama daha dikkat ediyoruz. Altının sahte olup olmadığından çok şüpheleniyorsak almıyoruz, müşteriyi gönderiyoruz.” dedi. (Haber Merkezi)