İnsanoğlunun koronavirüs salgını nedeniyle yaşadıklarını “Zamanımızın Laneti” isimli çalışmasıyla anlatan Diyarbakırlı ressam Gökhan Aslan, aynı çalışmayı hastaneler içinde yapmayı düşündüğünü söyledi. Koronavirüs lanetinin aşılacağına inandığını vurgulayan Aslan, herkesin bu olaya daha ciddi yaklaşması gerektiğinin altını çizdi
Ahmet Baran/Süleyman Özdemir
YENİGÜN ÖZEL Diyarbakırlı ressam Gökhan Aslan, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisini sanatı ile anlattı. Ankara Güzel Sanatlar Akademisi mezunu olan Aslan, insanoğlunun Kovid-19 salgını karşısındaki yardım çığlını “Zamanımızın Laneti” ismini verdiği çalışmasına yansıttı. 20 yılını aşkın süredir resim yapan ve bugüne kadarki çalışmalarını sürekli tarihten esinlenerek gerçekleştiren Aslan, sanatıyla aynı zamanda sosyal mesajlar veriyor.
‘Canımız acıdığı zaman bir şeyleri dillendirmeye çalışıyoruz’
Yenigün Habere konuşan Aslan, yapmış olduğu çalışmaya “Zamanımızın Laneti” ismini verdiğini söyledi. Çalışmayı Rölyef olarak ele aldığını kaydeden Aslan, “Dünü belleğinde taşıyan bugünlerde bu çalışmaya insanların evirilmesi ya da bu çalışmayla ilgili olarak biliyorsunuz. Bizler her zaman canımız acıdığı zaman haykırıyoruz ya da canımız acıdığı zaman bir şeyleri dillendirmeye çalışıyoruz. Korobavirüste ne yazık ki artık bize çok uzak değil. Evimizin içine kadar girmeye başladı. Dolayısıyla bizi de ya da benim gibi sanatla uğraşan insanlar da bir şekilde bunu dillendirmeleri gerekiyordu” dedi.
‘Çalışmada haykırışı, imdat çağrısını anlatıyoruz’
Kendisinin de bundan yola çıkarak böyle bir çalışmaya el attığını söyleyen Gökhan Aslan şunları söyledi;
“Çalışmaya başlarken hemen hemen koronanın ilk günlerinde itibaren böyle bir proje vardı kafamda. Biraz sürrealist akınından yola çıkarak bu çalışma üretilmeye başlandı. Burada kullanmış olduğum malzemeler alçı, plastik gibi parçalar. Ellerle, yüzlerle, ayaklarla, bedenimizin farklı organlarıyla dile getirilmeye çalışılan bir çalışma. Burada tabi haykırışı anlatıyoruz, imdat çağrısını anlatıyoruz ama sonuçta içimizde sürekli bir umut ışığı vardır. Çalışmanın sonunda altlara doğru bakıldığında zaferi simgeleyen bir sloganvari bir yaklaşım olabilir ama zaferi simgeleyen bir şeyle bu lanet acının da üstesinden gelebileceğimizi düşünüyorum. Çünkü işin içinde bilim varsa ve biz bilime güveniyorsak, bilime halen umutla bakabiliyorsak, bu korona denen laneti de insanoğlu aşacaktır diye düşünüyorum.”
‘Olaya daha ciddiyetle yaklaşmak durumundayız’
Çalışmasında yer yer espritüel şeyleri de kullandığının altını çizen Aslan, “Espritüel şeyler ayağın baş olduğu dönemden geçiyoruz aslında. Ayakla yürüyoruz ama ayağımızı yönlendiren beynimizdir. Biz insanlarda daha materyalist düşünmek durumundayız. Olaya daha ciddiyetle yaklaşmak durumundayız. Tabi birde göndermeler var bu çalışmada. İnsanlar korona sürecinden bu yana ne yazık ki maske olayını çok fazla kullanmadı. Bu çalışmada tek bir yerde ben maske kullanmayı düşündüm. Maske neydeyse bizim olmazsa olmazlarımızın arasına girdi. Dün belki düşünmüyorduk maske kullanmayı ama artık günümüzde onu da kullanmak zorundayız. Salt kendimiz için olmasa bile karşımızdaki için yakınlarımız için çocuklar için yaşlılarımız, büyüklerimiz için bile bunu kullanmak durumundayız” diye konuştu.
‘Hastaneler içinde bu çalışmayı yapmak istiyorum’
Bu çalışmayı hastaneler içinde yapmayı düşündüğünü vurgulayan Diyarbakırlı ressam Gökhan Aslan sözlerini şu şekilde tamamladı;
“Bir şekilde giderim hastaneye çünkü sürekli belleğimizde bir şeyler kalması gerekiyor. Biz bu süreci atlattıktan sonra çünkü insanoğlu sadece buna benzer devasa hastalıkları sadece bugün yaşamıyor. Geçmişe gittiğimiz zaman vebadan tutun farklı grip türlerine kadar çok ciddi sıkıntılar yaşanmış. Onlara rağmen bugün baktığınız zaman dün gripten ölen insanlar bugün neredeyse olaya çok basit olarak bakmaya başladılar. Koronanın da aynı noktaya geleceğini düşünüyorum.”