Diyarbakır, Van, Iğdır Ticaret Odaları, yıllardır kapalı olan Türkiye-Ermenistan sınır kapılarının açılması, bölgesel kalkınma, turizm, dış ticaret ve sınır ticaretinde olumlu etkiler yaratacağını söylüyor. ‘Ticaretin milliyeti olmaz’ diyen iş çevreleri, siyasi ilişkiler bozulsa bile ekonomik ilişkilerin sürmesinden yana olduklarını dile getiriyor
YENİGÜN HABER - Türkiye, 1993 yılında Azerbaycan ve Ermenistan arasında Dağlık Karabağ’da çıkan savaş nedeniyle sınır kapılarını kapatarak diplomatik ilişkileri sonlandırmıştı. Türkiye’nin Ermenistan ile biri Kars’ta bulunan Akyaka Doğu Kapı, diğeri de Iğdır’da bulunan Alican Sınır Kapısı olmak üzere iki sınır kapısı bulunuyor. Ancak her iki kapıda yıllardır kapalı. Türkiye ile Ermenistan arasındaki bağlantılar Gürcistan ile İran üzerinden sağlanıyor. Ancak bu da maliyetleri arttırıyor. Azerbaycan-Ermenistan arasındaki savaşta Ermenistan’ın Dağlık Karabağ’dan çekilmesi, Türkiye-Ermenistan sınır kapıları konusu yeniden gündeme getirdi.
Kapıların açılması için Türkiye’nin 3 şartı
Sınır kapılarının açılması için Türkiye’nin 3 şartı bulunuyor. Birincisi; Ermenistan’ın “soykırımın tanınması” kampanyasından vazgeçmesi, ikincisi; Ermenistan’ın Karabağ’dan çekilmesi, üçüncüsü de Ermenistan’ın 1920-21 Kars ve Gümrü anlaşmalarını tanıması. Türkiye tarafı, bu üç şartın sağlanması durumunda sınır kapılarının açılacağını söylüyor.
‘Kapıların açılmasının bölgesel kalkınmaya olumlu etkileri olur’
Türk-Ermeni sınır kapısının açılması, bölgesel kalkınma, turizm, dış ticaret, sınır ticareti ve ulaştırma sektörüne olumlu etkileri olacağı belirtiliyor. Türkiye-Ermenistan sınırının açılması, iki ülke arasında Gürcistan üzerinden gerçekleşen ticarette ortaya çıkan ulaştırma maliyetlerini önemli derecede azaltabilecek. Ulaştırma maliyetlerinde meydana gelecek olan bu azalma, Türkiye'nin Ermenistan'a sınır olan şehirlerinde daha da fazla olacak.
DTSO: Siyasi ilişkiler bozulsa bile ekonomik ilişkiler sürmeli
Kaya “Özellikle son yaşadığımız bu krizden çıkmanın önemli adımı komşularla ticaretimizi arttırmaktır. Gerek Ermenistan gerek Irak gerek Suriye olsun kapıların açık ve ticaretin doğal yapıldığı ortamlarda bugün ihtiyaç duyulan dövizin 2-3 katını bir yılda sağlıyorduk” şeklinde konuştu.
‘Kapının açılmasını önemsiyoruz’
“Bugün Ermenistan yönetiminin de Türkiye ile iyi ilişkiler konusunda bir yaklaşımı var” diyen Kaya şöyle devam etti:
“Özellikle bizde bazı sektörlerin Ermenistan ile olan ilişkilerinin gelişmesi anlamında ticaret kapısının bir an önce açılmasını doğru buluyoruz. Şuan ihracat rakamlarımız 2013-2015 yıllarına göre yarı yarıya düşmüş durumda. Barış ortamının olduğu, diyalogların olduğu döneme göre yarı yarıya düşmüş durumda. Ermenistan ile neredeyse durma noktasına gelmiş. Tabi bu durum bölge illerini daha çok etkilemekle birlikte, özellikle mobilya, tekstil, gıda gibi ihracat eksenli bazı firmalarımızı olumsuz etkiliyor. Biz Ermenistan’a ticaret fazlası veren ihracatı daha fazla yapan bir iliz. Onun için kapının açılmasını önemsiyoruz”
VTSO: Hepimizin yararına sonuçlar doğuracağına inanıyoruz
“Biz Türkiye’nin komşularıyla sıfır sorun temelinde sağlıklı bir ilişki geliştirmesi yönünde bir anlayışa sahibiz. Zaten bu ticaretin fıtratında var. Ticaretin, kültürel alışverişin, gidiş gelişlerin toplumsal güvenlik ve huzur açısından fayda sağlayacağı ilkesi dünyaca benimsenmiş, dolayısıyla bölgesinde etkin, komşularıyla normalleşen ilişkiler çerçevesinde süreçleri yöneten bir Türkiye’nin hepimizin yararına sonuçlar doğuracağını inanıyoruz. Tabi Azerbaycan ve Türkiye’nin çok yakın ilişkileri var. Dolayısıyla Azerbaycan’la da çok iyi ilişkiler geliştirmemiz lazım ama salt Azerbaycan ilişkileri üzerinden okumalar yapmak sürdürülebilir, uluslararası ilişkiler bakımından sıkıntılar yarattığı malum. Elbette ülkemizin hükümdarlık hakları önemli. Ama bunu kalubelaya kadar bu şekilde sürdürmek yerine daha ılımlı, daha iyi ilişkiler içerisinde ülkelerin birbirine saygı duymak suretiyle karşılıklı geliştirmesi herkesin yararına olacağını düşünüyoruz”
‘Kapıların açılmasıyla mutlaka ticari bir hareketlilik olacaktır’
Takva şöyle devam etti: “Ben umuyor ve diliyorum ki bu son Azerbaycan-Ermenistan savaşından sonra ilişkiler artık kabul edilebilir bir düzelmeye evrilir, Türkiye de buna hamilik eder. Orada etkin bir rol alır ve bu normalleşen ilişkiler içerisinde kendi ilişkilerini de yeni bir sürece evriltir. Bunun mutlaka yararını olacağını düşünüyorum. Ticaretin olduğu yerde huzur vardır. Kapıların açılmasıyla mutlaka ticari bir hareketlilik olacaktır. Tabi Ermenistan çok güçlü bir ekonomiye sahip değil. Onların da mutlaka güçlü bir diasporaları var. Orada ciddi bir kaynak var ve sadece Van üzerinden değil bölge ve ülke arasında çok önemli etkileri olacağını düşünüyoruz. Bizim bütün komşularımızla iyi ilişkiler geliştirmemiz Türkiye’nin gücüne güç katacaktır. Hepimiz bu ülkenin vatandaşıyız ülkemizin refahı, zenginliği bizleri mutlu edecektir”
Iğdır Ticaret Odası: Ticaretin milliyeti olmaz
“Dışişleri Bakanlığımız ve hükümetimizin benimsediği bir siyaset çerçevesinde, yoksa kapı bugün açılsın demiyoruz. Şartlar oluşsun, Ermenistan da şapkasını önüne koysun düşünsün, Türkiye de üzerine düşeni yapacağını ve kapıyı açabileceğini söylüyor. Ermenistan ile ticaret bir şekilde yapılıyor. İran ve Gürcistan üzerinden yapılıyor. Deterjan gıda gibi birçok ihracat malzemesi İran üzerinden gidiyor. İhtiyacının belli bir kısmını bizden alıyor, İran’dan temin ediyor. Ama bu kapının açılmasının kültürel, sosyal, turizm, ekonomik boyutu olduğunu biliyor ve söylüyoruz. Kapının açılması bir uzlaşma ile olacağını düşünüyorum. Tabi bu dış siyasettir ve dış siyasete müdahil olacak halimiz yok.”