Kadınlar Birlikte Güçlü (KBG), Diyarbakır’da 18 gündür bulunamayan 8 yaşındaki Narin Güran için İstanbul Eminönü İskelesi’nde bir araya gelerek Karaköy’e yürüyüş gerçekleştirdi. “Narin Güren nerede?” ve “Narin’e ne oldu?” pankartlarının açıldığı eylemde, “Aileyi değil kadını koru”, “Kadınlar birlikte, birlikte güçlü”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları atıldı.
Yürüyüşün ardından kadınlar basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, köydeki cemaat ilişkilerinin ve suç ortaklarının iktidarla ilişkisinin görünmez hale getirilmeye çalışıldığı ifade edilerek, “Adalet Bakanı konu ile ilgili yaptığı açıklamada 'tutuklama kararının eldeki deliller sonucu alınan bir tedbir olduğunu' söyledi ancak konuya ilişkin detaylı bir bilgilendirme yapmadı. Bir kişi tepkileri dindirmek için tutuklanırken, Narin’e ne olduğu sorusu hala ortada ve bulunamaması durumunda zaten bu kişi de serbest bırakılacak. AKP’nin sürekli dayattığı ve iktidarının çekirdeğini oluşturan kutsal aile, Narin’in kaybolmasında çelişkili ifadeleri ve sürecin bir an önce kapanmasına dönük yaklaşımı ile baş şüpheli” denildi.
‘TÜRKİYE KAYIP ÇOCUK VAKALARINDA İLK SIRADA’
Türkiye’nin kayıp çocuk vakalarında dünyada ilk sırada olduğunu ancak devlet kurumlarının 2016’dan beri bu verileri açıklamadığına dikkat çekilen açıklamada, “Dört bir yanı mobese kameraları ile izlenen, araç giriş çıkışlarının jandarma tarafından denetlendiği Kürt illerinden birinde, herkesin birbirini tanıdığı bir köyde kaybolan bir çocuk nasıl oluyor da bulunamıyor” diye soruldu.
‘ŞİDDET EN FAZLA KUTSAL AİLE İÇİNDE YAŞANIYOR’
İktidarın izlediği “aileyi güçlendirme politikalarında” çocukların üstün yararını gözetmediği vurgulanan açıklamada, “Oysa biz, kadın ve çocuklara yönelik şiddetin en fazla yaşandığı yerin allanıp pullanan, yaşamak için tek seçeneğimizmiş gibi sunulan kutsal aile olduğunu çok iyi biliyoruz. Aile içinde şüpheli kadın ölümleri, çocuk istismarı, erkek şiddeti, kadın emeği sömürüsü var. Erkek şiddetine, çocuk istismarına dönük cezasızlık politikası sürdüğü sürece, kadın ve çocuklar için önleyici-koruyucu tedbirler alınmadığı sürece hiçbirimiz güvende değiliz. Şiddet ve istismar dolu ailelere sıkışmayı değil, eşit-özgür yaşamlarımızı kurabilmeyi; çocukların kaybolmadığı-kaybedilmediği, kadınların öldürülmediği-şiddet görmediği bir toplumda yaşamayı istiyoruz. Mücadelemiz bunun içindir” diye belirtildi.
‘İSTİSMARA KARŞI MÜCADELEMİZ SÜRECEK’
Açıklamanın devamında şunlar yer aldı: “Rabia Naz dosyası nasıl kapatılmaya çalışmışsa benzer şekilde bu dosya oldubittiye getirilmeye çalışılmaktadır. İzin vermeyeceğiz. Bugün ve her gün sormaya devam edeceğiz: Narin Güran’a ne oldu? Suç ortakları kim? Her daim istihbaratı ile övünen, teknolojik gelişmeleri vatandaşını sürekli gözetlemek için kullanan devlet küçücük bir köyde kaybedildiği söylenen bir çocuğu bulamıyor mu bulmak istemiyor mu? 8 yaşındaki Narin Güran’ın bulunması, suçun ve suçluların tespit edilip cezalandırılması için etkin bir soruşturma yürütülmesi, kamuoyunun konu hakkında bilgilendirilmesi elzemdir. Bizler, Kadınlar Birlikte Güçlü olarak sürecin takipçisi olacağımızı ilan ediyor, erkek şiddetine, çocuk istismarına dönük mücadelemizi sürdüreceğimizi yineliyoruz. Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok.”
Eylem kadınların sloganları ile son buldu.