"Asırlardır adalet ve hakkaniyetten sapmamış bir millet olarak İsrail-Filistin geriliminde de tavrımız bu yöndedir.
ABD'nin ne işi var Filistin'de?
(İsrail-Filistin çatışması) Amerika gibi bir ülkeye, barışı tesis mi yakışır, yoksa oraya benzinle, körükle gitmek mi yakışır?
Nerede Batı?
Gazze'de su, ekmek, gıda yok. Bütün bunlar İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ne ters. Nerede Batı? Bu noktada aldıkları tedbir var mı? O da yok.
Gazze'deki kardeşlerime yönelik katliam derecesine varan saldırıların hiçbir izahı olamaz.
Örgütlerden farklı olarak devletler, savaş hukukuyla insan haklarına riayet etmekle mükelleftir. Bu çizginin giderek kaybolduğunu görüyoruz.
Çatışmaların bölgemize yayılmasını istemiyoruz. Bölgede söz, etki sahibi aktörleri körü körüne birilerini desteklemek yerine gerilimi düşürmeye çağırıyoruz.
360 kilometrekarelik alanda yaşayan 2 milyon Gazzelinin elektriğini, suyunu, akaryakıtını, gıdasını kesmek ne insanidir, ne de savaş hukukunda yeri vardır."