İş dünyası temsilcileri ile kahvaltıda bir araya gelen Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, burada yaptığı açıklamada, “Diyarbakır'ın bölge merkezi ve Ortadoğu'ya açılan Türkiye'nin penceresi olarak sağlayacağı ve sunacağı çok büyük zenginlikler var” dedi. Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati ise Diyarbakır’ın hayalindeki kent olduğunu söyledi
Mizgin ÖZER
DİYARBAKIR Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ve Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, iş dünyası temsilcileri ile bir araya geldi. Programa; AK Parti Diyarbakır Milletvekili Ebubekir Bal, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Cumali Atilla, Diyarbakır Oda ve Borsa Başkanları, Ak Parti Diyarbakır İl Başkanı, kentteki iş dünyasının önde gelen isimleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de katıldı.
“Diyarbakır hayalimdeki kent”
Burada konuşma yapan Bakan Yardımcısı Nebati, Diyarbakır’ın hayalindeki kent olduğunu söyledi. Kentin barış dolu, üreten, paylaşan ve kazanan tarafının olduğunu aktaran Bakan Yardımcısı Nebati, “Barış dolu, üreten, kazanan, paylaşan, birlikte olmanın, asla ötekileştirmenin yapılmadığı, Türk’ü ile Kürt’ü ile Arap’ı ile bu coğrafyaya hakim olan kadim dostluğun ve inançlara yapılmış olan hoşgörünün bir de ekonomik anlamda göstermiş olduğu bu performans ile gerçekten keyiflendim. Özellikle ihanet şebekelerine, ucu nerede olursa olsun, bunlara sufle yapan kriz tellallerine açık ve net olarak sesleniyorum, başaramayacaksınız. Diyarbakır başta olmak üzere bu bölgenin tüm evlatları Türkiye’yi ülkesini, vatanını seven insanlardan müteşekkil. Biz her an, her yerde bu ülke için kendimizi vermeye hazırız” diye konuştu. Her türlü krizin, operasyonun, bu ülke ve millet tarafından defedildiğini vurgulayan Bakan Yardımcısı Nebati, şöyle devam etti:
“14 Mayıs 2013’te enflasyonun en düşük, faizin en düşük olduğu bir ayı ve İMF ile borcunun son taksitinin ödendiği bir ayı yaşadık. Bu ülke o günü umut verdi, heyecan verdi, müjdeleri verdi. Ortaya konulan performans birileri tarafından adeta operasyonların başlandığı gün olarak tarihe geçti. Gezi olayları, mayıs sonu itibari ile birkaç ağacın sökülmesi bahane edilerek, başta İstanbul olmak üzere birçok şehirde milleti birbirine düşürmeye gayret eden, Türkiye’de seçilmiş hükümeti indirmek için bir bahane olarak türedi, başaramadılar. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu performans, milletimizin sağduyusu bu işi kapattı. 17-25 Aralık yargı darbe girişimi, Kobani olayları bütün bunlar bu ülkeye yapılmış operasyonlardı. Kriz tellalları hep sufle çektiler. Bu işin şahikası 15 Temmuz 2016, bu tarihte tanklar, silahlar, askerlerin bir kısmı, millete karşı operasyona başladı. Birçok ülkenin bu tür operasyonla yıllarca baş edemediği bir harekatı bakın yılbaşı geldi geçti, biz atlattık. Enflasyon düşüyor, ithalat düşüyor, ihracat artıyor, artan ihracatla rekor kırdık, 168 milyar dolarlık ihracat hacmi, 390 milyarı aşan dış ticaret hacmi ile Türkiye yeni bir rekor kırmış oldu. Bu ülke, her türlü operasyona set çekebilecek bir iradeye sahip ülkedir.”
‘’Diyarbakır, Türkiye'nin hedeflerine katkılar sağlayacak bir şehir’’
Daha sonra konuşan Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ise, Diyarbakır’ın Türkiye’nin hedeflerine önemli katkılar sağlayacak bir kent olduğunu söyledi. Güzeloğlu, yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi;
“Türkiye'nin büyük ve kutlu yürüyüşünde 2023, 2053 ve 2071 hedeflemesinde Diyarbakır'ın bu hedeflere çok büyük katkılar sağlayacak derinlik, dinamik ve zenginlikler sunacak bir büyükşehir olduğunu da bir kez daha vurgulamak istiyorum. Tarihten gelen zenginliklerini, birikimini ve derinliklerini Türkiye'nin gelişme ve kalkınma perspektifinde ve ekonomi özelinde Diyarbakır, bugün stratejik bir planlama ve akılcı bir yaklaşımı ele almaktadır. Biz dünyanın geleceğini ve gelişimini buna bağlı olarak belirleyen temel stratejik faktör ve etkenleri bilerek, il ölçeğinde de bunu düşünerek göreve başladığımızdan itibaren ilin tüm bileşenleri ile yani sizlerle birlikte akılcı bir temelde ve sağlıklı bir stratejiyle hayata geçirmeye çalışıyoruz. Şüphesiz burada temel hedefimiz üretim ekonomisine dönüşmek ve ihracata dönük ve yönelik bir üretim perspektifini gerçekleştirmektir. Türkiye'nin ihracat üzerinde ve katma değeri yüksek bir ihracat ile birlikte üretime, sanayi üretimine dönük hedeflemesinde Diyarbakır'ın bölge merkezi ve Ortadoğu'ya açılan Türkiye'nin penceresi olarak sağlayacağı ve sunacağı çok büyük zenginlikler var. Bu hedefe inanmış. Bu hedefle buluşmuş ve birleşmiş bir heyecanı bugün Diyarbakır'da hissediyoruz. En büyük güvencemiz de sizlerin yani üreten kesimin buna inanması bu ideali satın alması ve bu heyecanı paylaşmasıdır.
“OSB ile ilgili altyapı yatırımları 160 Milyon TL’yi aştı”
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın ilimizi teşriflerinde, ilimize her gelişinde Diyarbakır'a olan sevgisi ve ilgisi, bizlerin kendisine arzu ettiği yatırım, teklif ve önerilere büyük bir destek verdiği açıktır. Bakınız son iki ay içerisinde, geçtiğimiz on beş gün önce Organize Sanayi Bölgesi ile ilgili açıkladığımız yatırımlar sadece altyapı yatırımları 160 Milyon Türk Lirası’nı aşan bir bütçeye ulaştı. Bunlar doğrudan ilimizin ekonomik gelişmesine katkı sağlayacak, istihdam üretecek ve üretim altyapısını geliştirecek büyük kazanımlardır. Organize Sanayi Bölgemiz ’in Arıtma Tesisi, Tekstil İhtisas Organize Sanayi Bölgemizin Alt Yapı İhalesi, ulaşım sektörünün yanı sıra lojistik depolama ve ihracatına dönük bir uluslararası EXPO merkezinin hedeflemesi Hava alanımızın ikinci pist ihalesi, 2023 hedeflemesinde 2. Organize Sanayi Bölgemizin tüzel kişiliğinin tesis edilmesi, Lojistik Bölgenin kuruluş çalışmalarının hukuki perspektif açısından son aşamaya gelmesi, topladığınız zaman kümülatif olarak sadece 160 Milyon Türk Lirası alt yapı yatırımı ve buna bağlı olarak yatırım portföyü olarak da en az 1 Milyar Türk Lirası yatırımın Diyarbakır ile buluşması demektir. Kısa bir zaman sonra Sayın Sanayi Bakanımızın teşrifleri ile Diyarbakır'da Tekstil İhtisas Organize Sanayi Bölgemizin ilk etapta yatırım kararı alan ve sözleşmeye hazır olan firmaları ile de bu büyük buluşmaları ile gerçekleştireceğiz. Diyarbakır’da bu bölgeden tüm dünyaya, ülkemizin ekonomisine dönük kim kötü niyet besliyor ve bir hedefleme gerçekleştiriyorsa en güçlü cevabı el birliğiyle vereceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki bu büyük ve dualı millet, kararlı ve emin adımlarla, kendi çabasıyla geleceğe büyük bir imanla ve başarı ile yürüyor. Diyarbakır’ın geleceği bu anlamda aydınlık ve hamd olsun parlak.
‘’Biz insanı merkez alan, bir anlayışı temsil ediyoruz.’’
Bugün huzur ve güvenin temin edildiği, öncelik olarak konumuzun ekonomik gelişme ve kalkınma olduğu bir dönemdeyiz. Bu kentin önüne çıkan, bu kentin geride kalan yıllarını ziyan eden, gelişme ve kalkınmasını engelleyen bütün ihanet odakları, işbirlikçileri ve onun uzantıları bu kararlı yürüyüşün ve duruşumuzun karşısında etkisiz kalmış ve kalmaya mahkûm olmuşlardır. Biz insanı merkez alan, insana dayalı ekonomik ve sosyal gelişmeyi bir anlamda hizmeti ibadet sayan bir anlayışı temsil ediyoruz. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bu kararlılıkla Diyarbakır'da da bu dönüşümü gerçekleştiriyoruz. Bakınız çok kısa bir süre önce bu kent, en temel insani yaşam değerlerinin, şehirciliğin çok dışında huzur ve güvenin arandığı bir belirsizlik ve güvensizlik ortamındaydı. Nice yatırımlar, nice yapılacak bu kentin ve ülkenin geleceğine ve katkı sunacak çalışmalar, ortam nedeniyle gerçekleşmedi. Bugün hamdolsun Diyarbakır bir Diyar-ı Huzur haline geldi. Bir çiçek bahçesi, bir gül bahçesi haline geldi. Huzur ve güvenin her açıdan kendini hissettirdiği ve gösterdiği, insana huzur veren bir iklim haline dönüştü.
Ekonomik ve sosyal kalkınma
Şimdi bunu zirveye çıkartmak ekonomik ve sosyal kalkınma ile taçlandırmak istiyoruz. Bu hedef ve kararlılığımızda da en büyük güvencemiz sizlersiniz. Sizler en büyük değer olan, iş ve istihdam sağlayan, vergisini ödeyen, kalkınmanın en önemli dinamiğinde sorumluluk alan iş insanları ve girişimcilerisiniz. Bu ülkenin girişimci ruhu, Diyarbakır'ın 10.000 yıllık geçmişi ve oradan gelen zenginliği net olarak söylüyorum ki güçlü bir şekilde geleceği akacak. Devlet olarak biz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde yeni dönemde bütün bürokrasi bütün Bürokratik iş ve işlemlerin yarattığı gecikmeyi ve sizinle ilgili bu anlamda ertelenmiş bütün beklentileri karşılamaya hazırız. Devlet milleti için vardır ve millete hizmet etmek için vardır. Bütün kurumlar, birimler, memurlar ve çalışanlar bu alanda ön açmak, girişimi ve girişime bağlı iradeyi zenginleştirmek zorunda ve sorumluluğundadır. Baktığımız nokta budur.
“Amacımız Diyarbakır adına hizmet sunabilmek”
Altyapıdan üst yapıya kadar gerek merkezi idarenin, gerekse artık millete hizmet etmek için tahsis edilen yerel yönetim Belediyelerimizin kaynakları bu noktada buluşmuş ve yoğunlaşmış durumdadır. Tıkanmış bütün alanlara bu irade olarak dokunup ön açıyor ve gelecek kazanıyoruz. Tarıma dayalı İhtisas Besi Organize Sanayi Bölgesi’nde Büyükşehir Belediyemiz %60 ortaklık payına çıkartarak oradaki tıkanıklığı bir kazanıma dönüştürmenin altyapısını sağladı. Şehir içinde esnaf odalarımız ile yapılan işbirliği çerçevesinde üretim alanlarında ki bütün esnaflarımızın beklentileri ile şehir dışında Türkiye’ye örnek olacak yerleşkelerin altyapıları tamamlandı. Yol bağlantıları dahil bütün teknik alt yapılarımızda çok kısa süre içerisinde çok büyük aşamalar kaydettik. Bütün bunların bir hedefi var. Amacımız Diyarbakır'da her şeyi hak eden ve şüphesiz bunu bekleyen insanımıza, Diyarbakır adına hizmet sunabilmek, onları mutlu edebilmek ve yarını bugünden daha iyiye indirebilmek, gençlerimize iş ve istihdam sunabilmek. Çünkü biz her bir gencin bir değer olduğunu ve Diyarbakır'da onların çalışarak hem kendi geleceklerine hem de bu ülkenin geleceğine çok büyük katkılar sağlayacağına inanıyoruz” diye konuştu.