Diyarbakır'da 4 Eylül'de gerçekleştirilecek barış mitinginin bürokratik gerekçelerle izin verilmemesine tepki gösteren Amed Emek ve Demokrasi Platformu, aynı tarihte yapacakları kitlesel açıklamaya katılım çağrısı yaptı.
YENİGÜN HABER - Amed Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 4 Eylül’de kentte gerçekleştireceği kitlesel açıklamaya ilişkin Eğitim Sen 1 No’lu Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Salonda Kürtçenin Kurmanci ve Kirmançki lehçelerinde "Şimdi barışı haykırma zamanı" pankartı açıldı. Açıklamayı Tertip komitesi adına Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Makine Mühendisleri Odası (MMO) Diyarbakır Şube Sekreteri Arin Zümrüt okudu.
‘Mitinge engel olmak için bir senaryo’
Demokrasi Platformu olarak, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutlamak için gerekli mercilere başvurduklarını söyleyen Zümrüt, izin verilmeme gerekçelerini şu şekilde açıkladı:
“Mitingimiz kentte herhangi bir güvenlik açığı oluşturmayacak şekilde düzenlenebileceği halde iptal edilmiştir. İptal gerekçeleri olarak da Uluslar arası Diyarbakır Zerzevan Gökyüzü Gözlem Etkinliği ve tabanda hiçbir karşılığı olmayan partinin düzenlediği kurultaya bağlı olarak kentte üst düzey devlet erkanının bulunması gösterilmiştir. Eklemek isteriz ki mitingimizin iptaline ilişkin gerekçeli kararı 31 Ağustos'ta vermeleri düşündürücüdür. Verilen yazıda istiyorsanız yarın yapabilirsiniz denilmiştir, kamuoyunun bildiği üzere bir mitingi düzenlemek için gereken bürokratik süre minimum üç gündür. Biz böylesi bir kararın böylesi bir zamanda verilmesini mitingimizin önüne engel koymak için hazırlanan bir senaryo olarak kabul ediyoruz ve soruyoruz: kentte üst düzey devlet erkânının bulunması ile barış mitinginin olması nasıl bir zafiyet oluşturuyor? Bürokratik gerekçeler bir mitinge müdahale etmek, iptal etmek için yeterli sebep midir?”
‘Örgütleme alanı seçme hakkı’
Zümrüt, demokratik toplumlarda, gösterinin düzenleyicileri, görüşlerini ifade etmek ve mesajlarını iletmek için halka açık caddeler, yollar ve meydanlar dâhil olmak üzere, gösterinin yerini ve zamanlamasını serbestçe seçme hakkına sahip olduğunu belirtti. Anayasada şiddet içermemesi şartıyla toplanma özgürlüğünün tanındığını ve koruma altına alındığını söyleyen Zümrüt, "Barışçıl toplanma özgürlüğü, uluslararası sözleşmelerde örgütlenme ve ifade özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olarak güvence altına alınmıştır. Temel bir insan hakkı olmasının yanında bir hak arama ve ülke yönetimine katılım aracı olarak demokratik bilinç oluşturma bir temel ölçüm kriterleri olarak değerlendirilmektedir" ifadelerini kullandı.
‘Barışın sesi kısılmamalı’
Zümrüt, Emek ve Demokrasi platformu ve kent bileşenleri olarak 4 Eylül günü yine barış çağrılarını yineleyerek, "Bu bizim Demokratik yasal hakkımızdır. Bizler mitingin iptaline yönelik kararın doğru olmadığını toplumun barışa olan özlem ve sesinin kısılmaması gerektiğini ifade etmek istiyoruz" diye konuştu. Açıklamanın devamında konuşan Tertip komitesi üyesi Mehmet Ceylan ise, "Barışı haykırma zamanı" şiarıyla tüm Diyarbakır halkını 4 Eylül tarihinde saat 16.00' da ACZ plaza önünde gerçekleştirilecek kitlesel basın açıklamasına davet etti. (Haber Merkezi)