Şehirlerde yapılaşmanın artmasıyla yaşam alanları daralan yılanlar, havaların ısınmasıyla yerleşim yerlerinde görülmeye başlandı. Antalya'da evinde, aracında, iş yerinde yılan görüp, itfaiyeden yardım isteyenlerin sayısında haziran ayında artış yaşandı.
Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekipleri, son 15 günde 45 yılanı insanların yaşam alanlarından çıkardı. İhbar üzerine yılanın görüldüğü yere giden ekipler, koruyucu elbiselerini giyip, ellerindeki ekipmanla yılanı çıkardıktan sonra doğaya bıraktı.
15 günde 160 hayvan kurtarıldı
Yangın söndürme görevini yürüten itfaiye ekipleri, yılan haricinde ağaçta, çatıda mahsur kalan kedi, köpek ve kuş gibi farklı türdeki hayvanları kurtarıp doğal yaşam alanlarına saldı. Ekipler, 15 günde 160 hayvanın canını kurtardı.
Belediye bünyesindeki Hürriyet İstasyonu Çavuşu Ahmet Coştan, Bazı zamanlar yılana ulaşmak için görüldüğü odadaki eşyaları dışarı taşıyoruz. Yılan soğukkanlı bir hayvan, ekiplerimiz de olaylara soğukkanlı yaklaşıp, başkalarını telaşlandırmadan yılanı kurtarıyor. Genellikle gecekonduların yoğun olduğu mahallelerden ihbar alıyoruz. Yılanlar genelde evlerde mutfakta görülüyor. Süt ve yoğurt gibi gıdalara ulaşmaya çalışıyor; dedi.
Hayvanların yaşam alanı daralıyor
Kapitalist sistemin yarattığı ekolojik tahribat ve buna bağlı olarak ortaya çıkan küresel ısınma hayvanların yaşamlarını da olumsuz etkiliyor. Ormanların yok edilmesi, savaşlar, avlanma, hava ve su kirliliği gibi nedenlerden kaynaklı hayvanların yaşam alanları her geçen gün biraz daha daralıyor. Bu durum bazı hayvan türlerinin neslinin tükenmesine neden olurken, diğer hayvanların yaşam koşullarını da zorlaştırıyor. Bunun yanı sıra hayvanlara yönelik şiddet de hız kesmeden devam ediyor.
Hayvan Hakları İzleme Komitesi’nin (HAKİM) 2020 raporuna göre, sadece bir yılda 1 milyar 211 milyon 375 bin 950 hayvanın yaşam hakkı gasp edildi, 14 milyar 422 milyon 536 bin hayvan ise işkenceye maruz bırakıldı.
HAKİM Koordinatörü Fatma Biltekin, hayvanların yaşam alanlarına yönelik saldırılar ve hak ihalelerini değerlendirdi.
Hayvanların yaşam alanlarının her geçen gün biraz daha yok edildiğine dikkati çeken Biltekin, bu nedenle birçok hayvan neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti. Yaşam alanları daralan hayvanların insanların yaşam alanlarına dahil olduklarını kaydeden Biltekin, bu durumun da pek çok hastalığa neden olan organizma ve maddelerin yayılma riskini arttırdığını söyledi. Koronavirüs salgını gibi virüslerin başlıca nedeninin hayvanların kullanım şeklinden kaynaklandığını dile getiren Biltekin, hayvanların "sömürülebilecek kaynaklar; olarak görüldüğüne işaret etti. Biltekin, kuş gribi, domuz gribi, deli dana hastalığı gibi pek çok salgın hastalığın insanların hayvanlarla kurduğu olumsuz ilişkiden kaynaklandığına vurgu yaptı. (Haber Merkezi)