Koronavirüs tedbirleri kapsamında bulaş riskini önlemek için maske takmak oldukça önemli. Ancak koronavirüsten korunmak için takılması zorunlu maskelerin, çöp kutuları yerine sokaklara atılması toplumun sağlığını tehlikeye atıyor. Sokaklara atılan maskelerin enfeksiyon kaynağına dönüştüğü uyarısında bulunan Diyarbakır Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr Sedat Yiğit, “Kullanımdan sonra bu maskenin yeri tıbbi atık depolama alanıdır. Tıbbi atık depolama alanı yok ise en azında kullanılan bu maskelerin yeri çöp kutularıdır” dedi
A.Vahap Kaya/ Yenigün Özel
DİYARBAKIR YENİGÜN–Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs kısa zamanda tüm dünyayı etkisi altına aldı. Dünyanın kâbusu haline gelen Kovid-19’a karşı verilen mücadele aralıksız devam ederken, dünya geneli vaka sayısı 23 milyon 586 bin 512’ye yükseldi. Hastalığa yakalandıktan sonra yaşamını yitiren sayısı ise 812 bin 527'ye, iyileşenlerin sayısı da 16 milyon 85 bin 559'a ulaştı.
Bulaşı riskini arttırıyor
Ülkeler kendilerine göre farklı önlemler alsa da koronavirüs tedbirlerin başında sosyal mesafe, hijyen ve maske kullanımı geliyor. Yetkililer sık sık pandemi ile mücadele kapsamında bu kurallara uyulma çağrısında bulunuyor. Uzmanlar tarafından ise koronavirüs bulaş riskini önlemek için maske takmanın oldukça önemli olduğu vurgulanıyor. Ancak Kovid-19 virüsünden korunmak için takılması zorunlu maskelerin, çöp kutuları yerine sokaklara atılması toplumun sağlığı için tehlike arz ediyor. Kullanılmış maskelerin virüslü olması halinde bir başka kişiye hastalık bulaştırma riskini artırıyor. Diyarbakır Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr Sedat Yiğit tıbbi atık maskelerin yerlere atılmasının toplum sağlığı açısından nasıl bir tehlike oluşturduğunu Yenigün’e anlattı
‘Maske, çok önemli bir koruma materyalidir’
Koronavirüs tedbirleri kapsamnda maskenin oldukça önemli olduğunun altını çizen Yiğit, Maskeler, bu pandemi döneminin en önemli önleyici elementi, kullanılan maskeler, insanlar arası diyalogda insanlardan bulaşması muhtemel hastalığın önlenmesinde vücut direncinden sonra en önemli bariyer. Hastalığın erken bulaşmasını ölüyor. Karşılıklı konuşan iki kişinin akciğerinden çıkan havanın (ekspirasyon) içinde bulunan mikropların karşıdaki kişiye bulaşmasını önlüyor. Karşıdan gelen mikropların hava yoluyla akciğerlere alınmasını (inspirasyon) önler. Her maske yüzde yüz koruma sağlamazsa da çok önemli bir koruma materyalidir” dedi.
‘Virüs kuru ortamda iki güne kadar yaşayabilir’
Maskelerin kullanıldıktan sonra bir poşete konulup iki gün bekletildikten sonra çöpe atılması gerektiğinin altını çizen Yiğit, “Virüs kuru ortamda iki güne kadar yaşayabilir ancak daha sonra ölür ama ortalığa atılan maskeler çocuklara, büyükler hastalığı bulaştırabilir, rüzgar yoluyla mikrop herkese bulaşabilir ve ortalığa atılan maskeler enfeksiyon kaynağına dönüşüyor. Kullanılan maske sizin çıkardığınız olası mikrop ile dışarıdan gelebilecek olası mikropları yüzeyinde tutmuş ise bu maske bulaşık (kontamine) olmuş bir maskedir. Kullanımdan sonra bu maskenin yeri tıbbi atık depolama alanıdır. Çünkü artık tıbbi atık konumundadır. Tıbbi atık depolama alanı yok ise en azında kullanılan bu maskelerin yeri çöp kutularıdır. Kullanılıp sokaklara atılan her maske kontamine olma olasılığı yüksek ve bu maskelerle öyle ya da böyle temas eden insanların ve özellikle sokak çocuklarının veya sosyal bilincinde maske kullanım riskini özümsemeyen çocukların, insanların temasında bu çocuk ve insanlar silsile ile aile ve toplumu enfekte etmede risk yaratan etkendir” ifadelerini kullandı.