Sağlık çalışanlarının salgın sürecindeki zorlu koşullarını anlatan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, “Sağlıkçılar virüse yakalanınca seviniyorlar. ‘En azından 14 gün boyunca dinleneceğiz’ diyorlar. Durum bu kadar kötü” dedi
DİYARBAKIR YENİGÜN - Haziran ayı başında hayata geçirilen normalleşme süreci sonrası koronavirüs (Kovid-19) salgını vaka sayısında artış yaşanan kentlerden birisi de Diyarbakır. Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır Tabip Odası tarafından açıklanan “Temmuz-Ağustos Kovid-19” raporu da bu durumu gözler önüne serdi. Raporda, vaka ve can kayıplarının arttığı, günlük ortalama 400-450 kişinin salgına yakalandığı belirtildi. Yine, kentteki 600’e yakın sağlık çalışanına salgın tanısı konduğu ve sağlıkçıların koşullarının gittikçe zorlaştığı kaydedildi.
Sağlıkçıların durumu
Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, söz konusu tablonun gittikçe kötüye gittiğine dikkati çekti. Salgınla mücadelede sağlık çalışanlarının yükünün ağır olduğunu vurgulayan Turan, “Pandemi ile mücadelede sorumluluğun neredeyse tamamı sağlık çalışanlarının omuzlarına yüklenmiş durumda. Sorunun kaynağında çözülmesi gerekiyor. Bunun için sağlık çalışanlarına koruyucu ekipman verilmesi gerekiyor. Ancak yetersiz ve standartlara uygun olmayan ekipmanlar veriliyor” dedi. Turan, kimi zaman sağlık çalışanlarının maskesiz kaldığını ve özellikle Aile Sağlık Merkezleri’nde (ASM) görev yapan sağlıkçılara koruyucu ekipman dağıtımının durduğunu ileri sürdü.
‘Önlenebilinir hastalıktan öldü’
Geçtiğimiz hafta Dr. Mehmet Kan’ın yaşamını yitirdiğini anımsatan Turan, “Bu ölümü önleyebilirdik. Önlenebilir bir hastalıktan birini kaybetmek üzücü. Toplumda vaka sayısı arttığında sağlık çalışanının riski büyüyor. Kat be kat daha risk altındalar. İş yükü de yoğun oluyor. Kimisinin kronik hastalığı oluyor. Ancak yine de çalışıyor” diye konuştu. Turan, şuan sağlıkçı sayısında eksiklik olduğunu ve bundan kaynaklı diğer çalışanların yüklerinin daha da arttığını savundu. Turan, Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile işlerine son verilen sağlıkçılara işaret ederek, bu kişilerin göreve iade edilmesi halinde bu yükün hafifletilebileceği söyledi.
Toplum sağlığı ve sağlıkçılar
Güvenlik soruşturması gerekçesiyle ataması yapılmayan sağlıkçıların durumlarına da değinen Turan, bu atamaların da bir an önce yapılmasını istedi. Turan, “İstediğimiz kadar hastane açalım. Şartlar düzeltilmedikçe o hastaneler yine dolar. Sağlık çalışanlarının mağduriyetini ortadan kaldıralım. Sağlık emekçileri iş yapamaz hale getirildiğinde toplum sağlığı da durma noktasına gelir. Toplum sağlığı için sağlık çalışanlarının sağlığına önem verilmesi gerekiyor” diye seslendi.
‘Durum acil bir hal aldı'
Sağlıkçıların yaygın teste tabi tutulması gerektiğinin de altını çizen Turan, bunun yapılması halinde bulaş riskinin önüne geçilebileceğini söyledi. Durumun acil bir hal aldığını ifade eden Turan, “Sağlık çalışanları virüse yakalanınca seviniyorlar. ‘En azından 14 gün boyunca dinleneceğiz’ diyorlar. Durum bu kadar kötü. Sağlık çalışanları virüse yakalanınca dinlenebiliyorlar” diye konuştu. (MA)