Partisinin 3. Olağan Diyarbakır İl Kongresi’nde konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, Kürt sorununun çözümsüzlüğe doğru gitmesinde dış müdahalelerin etkisinin olduğunu vurguladı. Kürt meselesinin çözümü için vaktin geç olmadığını belirten Sağlam, "Sorunun çözümü basittir. Bir iradenin ortaya konulması yeterlidir” dedi
YENİGÜN HABER - Hür Dava Partisi'nin (HÜDA PAR) 3. Olağan Diyarbakır İl Kongresi gerçekleştirildi. Öğretmenevi Konferans salonunda düzenlenen kongrede konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, dünyanın, bu yılın başından itibaren belki de tarihte görülmemiş büyük bir musibet yaşadığını söyledi. Sağlam, tüm dünyayı saran Koronavirüs musibetinin kendilerini de şiddetli bir şekilde etkilediğini söyledi. Normal hayat tarzını, beşeri ilişkileri dahi artık Covid-19 tarafından belirlendiği bir hale gelindiğini söyleyen Sağlam, başta Diyarbakır’da olmak üzere Koronavirüs nedeniyle vefat edenlere Allah’tan rahmet, hastalara şifa temennisine bulundu. Sağlam, "Mekânlar ve makamlar sakinleriyle izzet ve şeref bulur. Amed bu konuda dünyanın en şanslı şehirlerinden biridir. Diyarbakır, Peygamber sevdalısı ve sahabeler şehridir. Diyarbakır, Hazreti Ömer’in gölgesinin olduğu, Iyad bin Ğanem ve Halit bin Velid’in ayak izlerinin olduğu şehirdir. Diyarbakır, 27 şehid sahabenin yan yana yattığı şehirdir. Selahaddin Eyyübi’nin durağı, Şeyh Said’in aşkıdır, Diyarbakır. Allah’ın selamı rahmeti, bereketi Diyarbakır’a ve Diyarbakırlılara olsun” dedi.
‘Kürtler yüzyıllardır Arap, Fars ve Türk kardeşleriyle birlikte yaşıyor’
Türkiye'de yaşanılan sorun ve sıkıntıların da inançtan ve yüzlerce yıllık medeniyet değerlerinden uzaklaşmaktan kaynaklandığını belirten Sağlam, "Avrupa kaynaklı milliyetçilik virüsü İslam toplumuna bulaşana kadar ümmet içerisinde halklar, dilleriyle eğitim alma ve kültürleriyle yaşaması konusunda bir sorun yaşamamışlardır. Ümmetin birliğini bozmak için İslam coğrafyasına milliyetçilik virüsü zerk edildikten sonra sorunlar oluşmaya başladı ve bir daha bu topraklar huzur yüzü görmedi. İslam medeniyetinde tüm inananlar; renkleri, dilleri, kavimleri ve coğrafyaları ne olursa olsun kardeştirler. Bu anlamda İslam tarihinde Müslüman toplumlar arasında kavimler çatışması ve dil sorunu yaşanmamıştır. Çünkü Allah’ın kitabı insanların renklerini ve dillerini ayetlerinden bir ayet olarak zikretmektedir." diye konuştu. Sağlam, Kürtlerin, yüzyıllardır bu topraklarda komşu Arap, Fars ve Türk kardeşleriyle birlikte yaşamakta olduğunu, son yüzyıla kadar da milliyetlerinden dolayı bir sorun yaşamadığını, birlikte yaşadıkları diğer Müslüman kavimlerle kardeş ve akraba olduklarını ifade etti.
‘Yüz yıldır aynı senaryolar tekrarlanıp durmaktadır’
Sağlam, "Bugün İslam düşmanlığı ve İslam peygamberine hakaretle öne çıkan Fransız devrimine kadar İslam toplumlarında kavimler arasında sorunlar bu anlamda yaşanmamıştı. Bir kavmin kendini diğer insanlardan üstün görmesi anlamındaki kavmiyetçilik ve milliyetçiliğin İslam toplumlarında yeri yoktur. Ancak planlı ve programlı olarak ümmeti bölmek için aramıza sokuldu. Maalesef başarılı da oldular." dedi ve şunları ekledi: “Yüz yıldır aynı senaryolar tekrarlanıp durmaktadır. Bu ülke insan kaynaklarıyla, tarihiyle, coğrafyasıyla, yer altı ve yer üstü kaynaklarıyla ve medeniyetiyle dünyaya yön verebilecek ve önderlik edebilecek potansiyeline rağmen suni sorunlar ve iç kargaşalarla adeta çevresinde esen rüzgarlara göre şekil alan, uydu bir ülke haline getirildi.”
‘Kürt meselesi adil bir şekilde çözülmediği sürece…’
"Ülkenin sorun ve sıkıntılarının büyük bir kısmına kaynaklık eden Kürt meselesi adil bir şekilde, kardeşlik hukuku çerçevesinde çözülmediği sürece ülkenin rahat ve huzur görmeyeceği artık görülmelidir." ifadesine dikkat çeken Sağlam, "Kürtler bu ülkenin iki ana kurucu unsurundan biridir. Bir kavmin yok sayılmasıyla, kültürünün ve dilinin yasaklanmasıyla yok olmayacağı, net bir şekilde ortaya çıkmışken çok basit olan çözümün hayata geçirilmesi için hiçbir adımın atılmaması düşündürücüdür. Kürt meselesinde red ve inkarcı anlayışın terk edilip çözüm arayışlarının konuşulmasının bile ülkenin sosyal, siyasi ve ekonomik açıdan düzelme trendine girdiğini hep birlikte müşahade ettik. Sorun çözüme kavuşursa hiç şüphesiz yeniden şekillenen dünyada en etkin ülkelerden biri haline gelinecektir." değerlendirmesinde bulundu.
‘Oynanan oyunları görmezsek düzenimiz bozulur ve birliğimiz dağılır’
Kürt sorununun çözümsüzlüğe doğru gitmesinde elbette dış müdahalelerin etkisinin olduğunu söyleyen Sağlam, "Bu millet adalet üzere sorunlarını çözerse kendi huzur ve refahını sağlayacağı gibi bu coğrafyanın kaynaklarına göz diken sömürgeci güçlerin de hedeflerine ulaşmasına engel olacaktır. Bu nedenle kapitalist sömürgeci güçler, yapay ayrılıklar ve ihtilaflarla bizi çatıştırarak uğraştırmaktadırlar. Oynanan bu oyunları görmez, buna karşı inanç ve kardeşlik bağlarımızı güçlendirmezsek gücümüz gider, düzenimiz bozulur ve birliğimiz dağılır." şeklinde konuştu. Sağlam, "Vatandaşların önemli bir kesiminin en temel insani haklarının vatanseverlik ve milliyetçilik kisvesi altında ellerinden alınması ancak bir akıl tutulması ile izah edilebilir. Aksine farklı dil ve kültürlerin oluşturduğu devletlerin daha güçlü ve uzun yaşadıkları tarihi bir gerçektir. Vatandaşların temel insani haklarından mahrum edilmesi bölücülüktür, yıkıcılıktır. 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğunu yıkan da bu zihniyetti." diye belirtti.
‘Sorunun çözümü basittir’
Kürt meselesinin çözümü için vaktin geç olmadığını belirten HÜDA PAR Genel Başkan İshak Sağlam, "Sorunun çözümü basittir. Bir iradenin ortaya konulması yeterlidir. Sekiz yıl önce parti programında bunu net bir şekilde ortaya koyduk. Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesin Türk olduğu nitelemesinden vazgeçilerek Kürtlerin varlığı anayasal olarak tanınmalı, Türkler ve Kürtler, ülkenin asli kurucu halkları olarak kabul edilmelidir." dedi. Onlarca yıllık sorunların bir anda ortadan kalkması elbette mümkün olmadığını belirten Sağlam, sözlerine şöyle devam etti: “Sorunların siyasi, ekonomik, eğitim ve sosyal boyutlarının halledilmesi bir süreç işidir. Ama bu konuda bir iradenin ortaya konması ülkeye bir güven ve huzur havası getirecek, sıkıntıların daha kolay çözülmesi imkanı oluşacaktır. Küresel emperyalist güçler, bozulan sistemlerini yeniden kurmak için yeni bir düzen hedefliyorlar. Tasarladıkları dünyayı yeniden dizayn etmek için İslam ülkelerini parçalamak, ümmeti oluşturan toplumları bölmek ve çatıştırmak istiyorlar. Bunu engellemenin yolu, ümmetin iç sorunlarının İslam adaleti üzerine çözülmesi ve küresel emperyalizmin müdahalesine fırsat verilmemesidir. Bugün emperyalizmin coğrafyamızdaki en büyük argümanı Kürtler ve Kürt meselesidir. Bu sorunu; tarihimizden ve inancımızdan gelen deneyimlerle çözersek onların heveslerini kursaklarında bırakmış oluruz.” Oynanan oyunlardan birinin de İslam toplumlarını inançlarından ve kültürlerinden ayırmak olduğunu hatırlatan Sağlam, zira yüzyıllardır siyasi, ekonomik ve askeri olarak Batıya oranla geri kalmışlığına rağmen İslam toplumlarının; inançları ve oluşturdukları sağlam aile bağları nedeniyle küresel sermayenin istediği toplum haline gelmediğini vurguladı. Sağlam, teknolojik imkanlar ve toplum mühendisliği ile İslam toplumunu, özellikle genç nesli inancından, kültüründen ve geleneklerinden ayırmak için büyük proje ve programlar devreye sokulmakta olduğunu söyledi. Konuşmaların ardından tek liste ile yapılan seçimde HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanlığına Faruk Dinç seçildi. (Haber Merkezi)