Koronavirüs salgını nedeniyle özel sektörde birçok firma çalışanlarını ücretsiz izne çıkarma yoluna gitti. İş Hukuku avukatı Yağız Timüçin, çalışanların onayları alınmadan zorla ücretsiz izne çıkarılmasının “sözleşmenin feshi” sebebi olduğunu söyledi. Timüçin, işçilerin salgın gibi olağanüstü dönemlerde ücretli izin talep edebileceğini ve bunun önünde bir engel olmadığını da vurguladı
Foto: Arşiv
DİYARBAKIR YENİGÜN - Dünya genelinde etkisi giderek büyüyen Kononavirüs (Kovid-19) salgını yol açtığı ölümlerin yanı sıra ekonomileri de zora sokmuş durumda. Türkiye’de de ilk vakanın açıklandığı günden bu yana salgınla mücadele kapsamında kamuda kimi önlemlere başvuruldu. Özel sektörde ise kahvehane, kıraathane, nargileci ve internet kafeler, restoran, lokantalar gibi umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin dışındaki diğer işyerleri faaliyetlerine devam ettiğinden dolayı milyonlarca işçi hastalık riski ile karşı karşıya. Yine birçok şirket virüs süresince işlerini evden yürütme kararı alırken, bazı şirketler de işlerinin düşmesi nedeniyle çalışanlarını ücretsiz izne çıkarma yoluna gitti. Fakat bu süre zarfında herhangi bir ödeme alamadıkları gibi işsizlik maaşından da yararlanamayan işçiler, ücretsiz izin uygulamasını kabul etmek istemiyor.
‘İşçinin onayı olmalı’
Çalışanların salgına rağmen çalıştırılmaları ve ücretsiz izin dayatması ile karşı karşıya kalmasını İş Hukuku avukatı Yağız Timüçin değerlendirdi. Çalışma Bakanlığı’nın yayınladığı genelge üzerinde duran Av. Tümuçin, kamuda idari izin imkanının genelge ile doğduğunu, fakat özel sektörde bunun uygulanmadığını dile getirdi. Bu yüzden de özel sektörde birçok hak ihlalinin yaşandığını belirten Timüçin, bunların başında da işçilerin zorunlu olarak ücretsiz izine çıkarılması geldiğini ifade etti. Yasaya göre bir işçinin ücretsiz izne çıkarılması için o kişinin onayının olması gerektiğinin altını çizen Timuçin, “Eğer bir işçi onayı alınmadan zorla ücretsiz izne çıkarılırsa, bu işçi açısından sözleşmenin feshi sebebidir. İşçiler, işinden olmaktan ve yeni bir iş aramaktan çekindiği için bu yönteme gidemiyor. Çoğunlukla bu yöntemi kabul etmiş oluyorlar. Tabi işçilerin kanunen hakları var ama fiili koşuldan dolayı kullanılamıyor” dedi.
‘İşçiler ücretsiz izne çıkmak zorunda değil’
İşçilerin ücretsiz izne çıkmak zorunda olmadığını söyleyen Av. Timüçin, şunları kaydetti: “İşçilerin ücretsiz izni yazılı olarak reddetmesine de gerek yok. İşçi 6 gün boyunca iş yerine gelip çalışsa bile ücretsiz izni ret etmiş oluyor. İşçi ücretsiz izni kabul etmediğinde ise işveren işçinin sözleşmesini fesih etme yöntemine gidiyor. Bu duruma dayanılarak yapılan fesih, haksız fesihtir. İşçi alacakları için başvurabilir, belli tazminatları hak kazanabilir. İş güvencesi varsa eğer işe iade davası açma imkanı doğar.” Av. Tümuçin, karşılaşılan bir diğer sorunun ise ücretsiz izinlerin süresiz olarak yapılması olduğunu dile getirdi. Timüçin, “İşveren belirli ve makul bir süre ile işçiyi ücretsiz izne çıkarabilir. Ama süresiz olarak ücretsiz izne çıkaramazlar. Bu ücretsiz izin süresinde iş sözleşmesi vardır, ama askıdadır. Bu süre içinde işçi sözleşmesi fesih olmuş ve işten çıkmış sayılmaz” diye belirtti.
‘Çalışmaktan kaçınma hakkı’
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13’ünci maddesini hatırlatan Av. Timüçin, “İşveren işyeri güvenliğini sağlamazsa işçinin dilekçe ile bu koşulları isteme hakkı var. İstemesine rağmen yerine getirilmezse, SGK’ya şikayette bulunabilir. Yukarıdan gelen bir idari baskı işe yarayabilir” dedi. İşverenin her şeye rağmen güvenliği sağlamamaya devam ettiği süreçte ise, işçinin “çalışmaktan kaçınma hakkı” olduğunu söyleyen Av. Timüçin, bu hakkı şöyle açıkladı: “Çalışmaktan kaçınma hakkı yine İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13’üncü maddesine dayanıyor. İşçi, iş yerine gidecek, iş yerinde bulunacak ama iş yapmayacak bu kanunun tanıdığı bir haktır. Bu durum çoğunlukla işveren tarafından bir tür ‘grev’ olarak algılandığı için işten çıkarılma riskleri ortaya çıkıyor. Bundan başka eğer sağlık ve güvenlik önlemleri işveren tarafından alınmazsa işçi tarafından sözleşme haklı olarak fesih edilebilir. İşçi tazminatına hak kazanabilir.”
‘Ücretli izin talep edebilirler’
İşçilerin salgın gibi olağanüstü dönemlerde ücretli izin talep edebileceğini ve bunun önünde bir engel olmadığını iade eden Av. Timuçin, “Normal bir zamanda da işçi ücretli izini talep edebilir. Herhangi bir kronik hastalığı varsa ücretli izin için başvurabilir. Risk olursa da bunun sorumlusu işveren olacak. Aynı şekilde ücretsiz izin içinde başvuruda bulunabilir. Tabi iki durumda işverenin onayına kalıyor. İşveren onay vermezse çalışmak zorunda kalıyorlar” dedi. (MA)