Jeomorfoloji Derneği, 41 kişinin can verdiği Van-Bahçesaray karayolundaki çığ felaketi ile ilgili rapor hazırladı. Raporda, çığın yaşandığı bölgenin sarp arazi kategorisinin en riskli olan gruba girdiği belirtilerek, bu felaketlerin bir daha yaşanmaması için bölgeye tünellerin yapılması gerektiği uyarısı yer aldı
DİYARBAKIR YENİGÜN - Jeomorfoloji Derneği, Van-Bahçesaray karayolunda 4-5 Şubat günleri meydana gelen ve şimdiye kadar 41 kişinin yaşamını yitirmesine, 84 kişinin de yaralanmasına neden olan çığ felaketlerine ilişkin ön rapor hazırladı. Raporda, bir daha böylesi bir olayın yaşanmaması için çığın meydana geldiği karayolunda tünellerin yapılması gerektiğine işaret edildi.
‘Bölge en üst sarp arazi kategorisinde’
Çığın meteorolojik ve jeomorfolojik bileşenleri olan doğal tehlikelerden biri olduğuna dikkat çekilen raporda, kar örtüsü ve niteliği, yamaç eğim dikliği, eğim yönü (bakı), rüzgâr yönü ve bitki örtüsünün olup olmamasının çığ tehlikesi olasılığını ve şiddetini belirleyen en önemli faktörler olarak sıralandı. Doğal ya da insan kökenli ses dalgaları ile zemin titreşimlerinin çığlar için fiziksel tetikleyiciler olduğu belirtilen raporda, "Çığ; toplum yaşamını ciddi anlamda olumsuz etkileyecek, kesintiye uğratacak, can ve mal kayıplarına, sosyal, ekonomik ve çevresel problemlere, bozulmalara neden olacak boyutlarda gerçekleştiğinde afet olarak nitelendirilir. Van-Bahçesaray karayolunun Karabet geçidi kar çığları; 3359 metre yükseltiye sahip Sarısivri tepe ile 2985 m yükseltideki bir boyun noktasından geçen karayolu arasında gerçekleşmiştir. Bu iki nokta arasında yükselti farkı 374 metre olup, yatay mesafe 950 metre, yamaç uzunluğu ise 1020 metre olarak ölçülmüştür. Buna göre ortalama yamaç eğimi yaklaşık yüzde 40 olarak hesaplanmıştır. Bu değer, jeomorfolojik açıdan eğim sınıflandırmasının en üst grubu olan sarp arazi kategorisine girmektedir" bilgilerine yer verildi.
‘Çığ felakete dönüşmeden önlem alınmalı’
Çığ olayının gerçekleştiği yamacın güney bakılı olmasının çığ oluşumundaki sıcaklık faktörü üzerinde önemli rol oynadığı, yamacın bitki örtüsünden yoksunluğu ise kar kütlesinin hareketini ve hızını arttırıcı rol üstlendiği belirtilen raporda, "Alınacak tedbirler ile çığ afetlerinin önlenmesi, zarar azaltılması mümkün olabilmektedir. Çığ yüksek riskine sahip alanların belirlenmesi ve büyük ölçekli çığ tehlikesi risk haritalarının yapılması önemlidir. Çığ yüksek riskli sahalarda, jeomorfolojik özelliklere göre çığ tünelleri, çığ duvarları, çitler, direkler, ağlar, ankrajlar ve kar toplanmasını engelleyici rüzgâr panelleri; çığ önleme, zarar azaltma amaçlı fiziksel engellerden en önemlileridir. Bu çalışmaların ve tedbirlerin; Türkiye’nin kuzey, kuzeydoğu, doğu ve güneydoğu kesimlerindeki çığ yüksek riskli sahaları için uygulanması, çığların afet haline dönüşmemesi için mutlaka hayata geçirilmesi gerekmektedir" uyarılarına yer verildi.
‘Kar tünelleri yapılmalı’
Van-Bahçesaray karayolunun Karabet geçidi mevkiinde yeni çığ afetlerinin meydana gelmesini önlemek için öncelikle Sarısivri tepenin güney yamaçları boyunca mevcut karayolunun çığ tüneli içerisine alınması gerektiği kaydedilen raporda, bu önlemlerin acilen haya geçirilmesi gerektiğinin altı çizildi. (MA)