Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın, Ankara JİTEM davasında tüm sanıklar hakkında beraat kararı verilmesine tepki göstererek, uluslararası hukukta insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımının olmadığını hatırlattı
DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır Barosu, öldürülen başkanları Tahir Elçi’nin faillerinin bulunması için her hafta Diyarbakır Adliyesi önünde düzenledikleri “Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü” etkinliğin 206’ncısını gerçekleştirdi. Türkçe ve Kürtçe “Seni unutmayacağız-Em te ji bîr nakin” yazılı pankartın açıldığı etkinlikte, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar, askıya astıkları cüppelerin ön tarafına “Susturulan avukatlar olmayacağız” yazılı dövizler astı. Etkinliğe, Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Tabipler Odası, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Hak İnisiyatifi Derneği temsilcileri ile avukatlar katıldı.
JİTEM Davasında beraat kararına tepki
Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın, Tahir Elçi cinayetinin üzerinden 5 yıl geçtiğini hatırlatarak, failler bulunana kadar, adalet tecelli edene kadar mücadelelerine devam edeceklerini vurguladı. Aydın, ülkede en çok ihtiyaç duyulan insan haklarının gittikçe kötü bir tablo çizmeye devam etiğini ifade ederek, Ankara’da bugün görülen JİTEM davasında verilen beraat kararına tepki gösterdi. Aydın, “Bu mahkeme beraat vermiş olabilir, bu Türkiye hukuku açısından bir anlam da ifade edebilir. Zorla kaybetmeler ve yargısız infazlar meselesini uluslararası hukuk insanlığa karşı suç olarak tanımlamaktadır. Bu suçlar için uluslararası hukukta zaman aşımı yoktur. Türkiye’de zaman aşımına öngörülmüş olabilir ama uluslararası hukukta Anayasa’nın 90’ıncı maddesiyle birlikte değerlendirdiğimizde, bu dosyanın ilerde tekrar bir davaya, bir soruşturmaya, bir kovuşturmaya konu edilebileceğini buradan söylemek istiyorum” dedi.
‘Dost nasihatı’
Hak İnisiyatifi Diyarbakır Temsilcisi Reha Ruhavioğlu ise, yaptığı konuşmada Tahir Elçi’nin katledilmesiyle tüm Türkiye’de başlayan insan hakları krizinin giderek derinleştiğini ifade etti. Ruhavioğlu, “Burada sözümüzü dinleyen emniyet mensupları, kolluk güçleri ve görevlileri var. Arkadaşlar, sizler devlet adına muhalefeti dövecek sopalar değilsiniz. Sizler bizim toplumsal hakkımızı, insan hakları mücadelesi yürütürken hakkımızı, hukukumuzu koruması gereken kişiler, kurumlar ve birimlersiniz. Bunu bir dost nasihati, tavsiyesi olarak kabul edin. Aksi halde yarın hukuk değiştiğinde, hepimiz hukuk önünde birer eşit aktörlere dönüştüğümüzde, ‘ben neden bunları yaptım’ diye ah vah etmek zorunda kalabilirsiniz” diye konuştu.
‘Vazgeçmeyeceğiz’
ÖHD Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Muharrem Şahin ise 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası dolayısıyla yapmak istedikleri açıklamanın engellenmesine değinerek, insan hakları ihlallerini dile getirmekten vazgeçmeyeceklerini söyledi. Etkinlik, 5 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi.(Haber Merkezi)