Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi’nin yaptığı araştırmaya göre Diyarbakırlı gençler, Türkiye'nin en öncelikli sorunu olarak “Kürt Sorunu”nu görüyor. Katılımcı gençlerin yüzde 83.1’i geleceklerinden endişe duyduklarını, yüzde 74.1’i ise yurt dışında yaşamak istediklerini belirtti
DİYARBAKIR YENİGÜN - Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi, Diyarbakırlı gençlerin yaşadıkları sorunlar, talepleri ve beklentilerine dair 28 Şubat - 1 Mart 2020 tarihleri arasında kentte saha araştırması yaptı. Araştırma, 18-34 yaş aralığında olan 350 gençle yüz yüze gerçekleştirildi. Araştırmaya katılanların yüzde 62’si erkek ve yüzde 37’si kadınlardan oluştu. Yine, katılımcıların yüzde 80.5’i bekarlardan oluştu. Araştırmaya katılanların yüzde 46.5 lise ve üstü, yüzde 33.3’ü üniversite, yüzde 1.7’si lisansüstü eğitim mezunu ve yüzde 59.3’ü çalışmadığını belirtti.
Kadınlar Türkçe, erkekler Kürtçe konuşuyor
Katılımcıların büyük çoğunluğunun hane gelirlerinin düşük olduğunu belirttiği araştırmada, katılımcıların yüzde 52.9’u Kürtçe'nin Kurmancî lehçesini, yüzde 9.4'ü Kürtçe'nin Kirmançkî lehçesini, yüzde 37.4'ü Türkçe, yüzde 0.3’ü Arapça konuştuklarını ifade etti. Araştırmada, evlerinde Türkçe konuşan kadınların oranı yüzde 50, erkeklerin oranı yüzde 29.7 olarak kaydedildi. Araştırmada, hanede konuşulan dil için, “Yine yaş karşılaştırmasına baktığımızda 18-26 yaş aralığının diğer yaş gruplarına göre daha çok Kürtçe konuştuğu, eğitim seviyesi yükseldikçe Kürtçenin konuşulma oranının düştüğü görülmüştür” tespitine yer verildi.
Mutluluk yaş ilerledikçe artıyor
“Diyarbakır’da yaşamaktan mutlu musunuz” sorusuna katılımcıların yüzde 66’sı farklı derecelerde mutlu olduğunu, yüzde 22.8’i mutlu olmadığını, geriye kalanlar "kararsız" olduklarını ifade etti. Söz konusu soruya verilen yanıtlara ilişkin yapılan değerlendirmede, şu ifadelere yer verildi: “Mutluluk oranının yaş ilerledikçe arttığı görülmüştür. Yine, eğitim seviyesi yükseldikçe Diyarbakır'da yaşamaktan mutlu olma oranının arttığı, yüksek lisanslıların yüzde 100'ünün mutlu olduğu, ancak diplomasız okur-yazar grubunun yüzde 66.7’sinin kararsız olduğu, sadece yüzde 33.3’ünün mutlu olduğu görülmüştür."
Diplomasızların yüzde 100’ü mutlu
Araştırmaya katılanların yüzde 44.1'i yaşamdan mutlu olduğunu, yüzde 38.4’ü mutlu olmadığını ifade etti. Araştırmada, katılımcıların Diyarbakır’da yaşamaktan mutluluk oranı genel olarak yaşamdan mutlu olma oranının üzerinde seyrettiği tespitine yer verildi. Ayrıca, genel olarak yaşamaktan en çok mutlu yaş aralığı yüzde 48.9 ile 31-34 yaş aralığı oldu. Eğitim ve mutluluk arasındaki ilişkiye de değinilen araştırmada, “Eğitim seviyesi yükseldikçe mutsuzluk oranında artış olduğu, en mutlu kesimin diplomasız okur-yazar grubunun yüzde 100’ü mutlu; en mutsuz kesimin yüzde 55.5 ile üniversite mezunları ile yüzde 40 ile yüksek lisans mezunları olduğu görülmüştür” denildi.
‘Kürt sorunu’ ve ‘işsizlik’ ilk sıralarda
Katılımcılara, “Size göre Türkiye’nin en önemli birinci öncelikli sorunu nedir” sorusu da yöneltildi. Katılımcıların yüzde 33.7’si “Kürt Sorunu”, yüzde 21.2’si “İşsizlik”, yüzde 20.9’u “Ekonomik Kriz” ve yüzde 11.8’i “Eğitim Sistemi” şeklinde bu soruyu yanıtladı. Söz konusu soruya verilen yanıtlara ilişkin, “Öte yandan ekonomik kriz ve işsizliği birlikte düşündüğümüzde toplamda yüzde 42,1’i ekonomik durumu en büyük problem olarak görmektedir. 18-22 yaş dışındaki tüm yaş kategorilerine göre öncelikli sorun ‘Kürt sorunu’ iken bu yaş grubuna göre ilk sorun ekonomik krizdir” tespitine yer verildi.
Yüzde 74.1 yurt dışına gitmek istiyor
“Yurt dışına gitmek isteyip istemediklerini” ilişkin sorulan soruya da, katılımcıların yüzde 25.9’u “Hayır”, yüzde 74.1’i “Evet” yanıtı verdi. Soruya “Evet” yanıtı verenlere “Neden” sorusu da yöneltildi. Katılımcıların yüzde 29.5’i “Yaşam koşulları daha güzel”, yüzde 25.5’i “İş bulma imkanları daha fazla”, yüzde 16.4’ü “Eğitim”, yüzde 11.8’i “Özgür bir yaşam için” şeklinde "Neden" sorusunu yanıtladı.
Yüzde 83.1 gelecekten endişeli
“Geleceğinize yönelik endişe duyuyor musunuz” sorusunda da dikkat çekici sonuçlar ortaya çıktı. Katılımcıların yüzde 2.7'si “Hiç endişeli değilim”, yüzde 10.4 “Endişeli değilim” yanıtını verdi. Endişeli olduğunu belirtenlerin toplam oranı ise yüzde 83.1 olarak belirlendi. Bu oranın yüzde 52.5'lik kısmını "Çok endişeliyim" yanıtını verenler oluşturdu. Geleceğe dair beklentilerine ilişkin sorulan soruya da, katılımcıların yüzde 22.6’sı “İş sahibi olmak”, yüzde 13.1’i “Beklentim yok”, yüzde 12.5’i “Barış Ortamının Sağlanması”, yüzde 12.1’i “Huzurlu Bir Yaşam” ve yüzde 10.8’i “Ekonominin Düzelmesi” şeklinde cevapladı. (MA)