Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır’a gelen Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selim Temurci, “Diyarbakır'ın birinci sorunu işsizlik ve yüzü gülmeyen insanlardır” dedi
Şehriban Eleftoz/Ufuk Çimen
DİYARBAKIR YENİGÜN - Gelecek Partisi, Diyarbakır'da bir otelde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Genel Başkan Yardımcısı Selim Temurci, Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç ve parti üyeleri katıldı. Toplantıda konuşan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selim Temurci, Diyarbakır'ın birinci sorununun işsizlik ve yüzü gülmeyen insanlar olduğunu ifade ederken makbul vatandaş, makbul olmayan vadandaş ayırımını da ortadan kaldırılması gerektiğini, kayırmacılığı, ayrımcılığı, kütü dilin sonlandırılması gerektiğini vurguladı. Temurci, "Türkiye’de siyasi partiler kurulurken bazen bir bölgeye bazen bir guruba daha fazla yaslanır ama biz bu milletin kardeşliğine yaslandık. Bu toplumun bütün renklerini kendi içinde barındıran bir siyasi hareket Gelecek Partisi. Eğer gelecekten bahsediyorsanız, bu milletin tek bir rengini ve ferdini dışarıda bırakıyorsanız onun adı gelecek olmaz. Onun adı Türkiye'nin geleceği olmaz. Bugün burada teşkilatıyla, politikalarıyla, bölgeye bakışıyla, vizyonuyla Gelecek Partisi'ni ve Türkiye'nin geleceğini konuşabiliriz. Diyarbakır'ın sorunları üzerimize üzerimize geliyor. Belki bölgenin birçok ilinde benzer şeyler var ama tarih kadar eski, tarih kadar asil olan bir şehirde bügün adeta çözülemeyecek şekle gelmiş. Hangi siyasi görüşe mensup olursa olsun insanlarla oturup konuşabilmeliyiz. Gelecek Partisi'ni var eden temel değerler var. Bunların en başında demokrasi hak ve özgürlükler geliyor. Biz demokrasiyi temel hak ve özgürlükleri, basın hürriyetini, kişisel hakları korumak ve geliştirmek gelecek partisini var eden en temel öğedir. Bugün bu ülkede daha sesli konuşmamız gereken bir mesele makbul vatandaş, makbul olmayan vadandaş ayırımını da ortadan kaldırmamız lazım. Ne demek istiyorum; kayırmacılığı, ayrımcılığı, kütü dili sonlandırmamız gerekiyor" dedi.
‘Diyarbakır'ın birinci sorunu işsizlik ve yüzü gülmeyen insanlardır’
Diyarbakır'ın birinci sorununun işsizlik olduğunu vurgulayan Temurci, "Aslında bizi var eden anlayış bu ülkenin yüzünün gülmesidir. Diyarbakır'ın birinci sorunu ne diye sorarsanız bana bence Diyarbakır'ın birinci sorunu işsizlik ve yüzü gülmeyen insanlardır. Evet bir tarih, bir medeniyet, peygamberler şehrindeyiz... Kirveyiz, kardeşiz, kanla bağlıyız diyor ya Arif Nihat hepimiz dostuz kardeşiz ama sorunlarımız var. Bu sorunları konuşacağız. Şuan Tarihi bir mekandayız ama Diyarbakır'a çıkıp baktığınızda talan edilmiş bir şehir ile karşı karşıyayız. Nereye giderseniz gidin benzer sorunlarl karşı karşıya kalıyorsunuz" diye kaydetti.
‘Bu topraklara gözünüz gibi bakmanız gerekir’
Temurci, Diyarbakır'daki nüfus artışı ve çarpık kentleşmeyle ilgili şunları söyledi;
“Eğer siz özellikle pandemi döneminde tarım bir stratejik sektör olmuş diyorsanız; Diyarbakır'a, bu topraklara, Mezopotamya'ya gözünüz gibi bakmanız gerekir. Niçin insanlar bağını bahçesini terk edip gelmiştir? Biz Gelecek Partisi olarak artık bölgenin ayağa kalkması için, seni beni bir tarafa bırakıp hepimizin insan olduğu gerçeğinden hareketle buradaki insanların yüzünü nasıl güldürüz? Ekonomik olarak refahı nasıl getiririz? Neden Bölgenin en fazla işsizliğ Diyarbakır, batman Şırnak, Mardin' de bunu çözmemiz lazım. Türkiye'nin en genç nüfusunun olduğu bir bölgede eğer siz köyleri boşaltırsanız, köyleri merkeze çekerseniz, onları ikame ettirecek yerleri birtakım binaları yaparsanız o binalar o kültüre o medeniyete uygun olmazsa ne olur ? Bir de Sur'da olduğu gibi devlet vermiş olduğu sözü yerine getirmezse orada artık devletten bahsedilemez. Devlet adaleti tesis eden kurumun adıdır.”
Hukuk böyle bölünür mü?
Temurci, Türkiye'deki yargı sisteme vurgu yaparak çoklu barolarla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya'da barolar bölünecek. Ne olacak? 2 bin kişi bir araya toplanacak AKP'nin barosu olacak. 5 bin kişi bir araya toplanacak başka partinin barosu olacak. Etnik kimliğe, siyasi görüş, idolojiye göre olur mu? Hukuk böyle bölünür mü? Kişiye göre hukukun uygulandığı bir ülkede insanlar mutlu olur mu?" Toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Temurci Anadilde Eğitim ile ilgili şu sözlere yer verdi:
“Allah'ın vermiş olduğu ve doğuştan var olan bir hakkı benim birine vaat etmem kadar yanlış bir şey olmaz. Bu sadece kürte için değil bütün diller, kültürler için konuşuyorum. Anadilin korunması geliştirilmesi sadece bireysel olarak bizim çabamızla olacak bir şeyler değil. Devlet vatandaşının her türlü insani talebinini karşılamak zorundadır. Eğer siz anadilde bu talepleri değerlendirmezseniz aidiyeti oluşturamazsınız.”