ABD ve İsrail’in ‘Kudüs’ planına tepki gösteren Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi, Mescid-i Aksa'nın yıkıcı bir tehditle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. İslam ülkelerinin bu duruma güçlü bir tepki ortaya koyması gerektiğinin altını çizen, Mustazaflar Cemiyeti, “Bu tepki siyonistlere, emperyalist ABD'ye geri adım attıracak pratik, somut adımlar olmalıdır” diyerek, birlik çağrısında bulundu
Şirvan Oktay GÖRER
DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır merkez Sur ilçesinde bulunan tarihi Ulu Camii önünde cuma namazı sonrası kitlesel basın açıklaması düzenleyen Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi, ABD ve İsrail’in ‘Kudüs’ planına tepki gösterdi. Kitlesel basın açıklamasına Mustazaflar Cemiyeti üyeleri, kentteki çeşitli Sivil Toplum Kurulu temsilciler, HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Osman Aktaş ve çok sayıda vatandaş katıldı.
‘Mescid-i Aksa yıkıcı bir tehditle karşı karşıyadır’
Burada Mustazaflar Cemiyeti adına basın açıklamasını okuyan Üzeyir Yuva, "İslam ümmetinin mukaddes beldesi Kudüs büyük bir işgalle, Mescid-i Aksa yıkıcı bir tehditle karşı karşıyadır. 70 yılı aşkın süredir Filistin'de devam eden siyonist işgalin muhkem hale getirilmesi ve işgalin İslam coğrafyasının diğer alanlarını da yayılması için ABD ve siyonist çetenin planına karşı tüm Müslümanlar harekete geçmelidir. Gün, İslam ümmetine dayatılan zillete karşı direniş gösterme, mücadele başlatma günüdür. Üzerimizdeki ölü toprağını atıp dirilmeli; siyonizmin işgal, işbirlikçi rejimlerin ihanet sürecini akamete uğratmalıyız. Gün, sessiz ve tepkisiz kalma günü değildir” dedi. Yuva, “Siyonistler ile emperyalist ABD'nin, Müslümanları Kudüs'te izole edip yok edecek 'yüzyıllık işgal' planının nihai proje olmadığı görülmelidir. Bu bir süreçtir ve devamı da gelecektir. Vadedilmiş topraklar saplantısı ile genişleyen işgal sürecini başlatan siyonistler, Fırat ve Nil arasındaki İslam topraklarını ele geçirmeden durmayacaktır” diye konuştu.
‘İslam ümmetinin hedef alınmıştır’
Yaklaşık bir asırdır Filistin başta olmak üzere İslam coğrafyasında akan Müslüman kanından siyonistlerin sorumlu olduğunun altını çizen Yuva, “Bu yeni işgal projesi, daha çok Müslüman kanının akacağına işaret etmektedir. Kudüs'ü Yahudileştirme gayretiyle İslam ümmetine karşı küresel bir saldırı başlatan siyonistlere karşı amansız bir mücadele başlatılmazsa bugüne kadar yaşadıklarımızdan daha ağır bir bilanço ile karşılaşacağımız gerçeği unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı. İslam ümmetinin hedef aldığını kaydeden Yuva, "Bizlerin; sessizce, tepkisizce, sorumsuzca, onursuzca oturması beklenemez. Bütün imkanlarımızı seferber ederek, güçlerimizi toparlamalıyız. İslam topraklarındaki fikri ve fiili çatışmalar sonlanmadan, mezhebi ve meşrebi farklılıklar zenginlik addedilip aynı potada buluşmadan, tek merkezden koordine olmadan küresel emperyalizm ve siyonizm ile mücadelede sonuç alınamayacağı da bilinmelidir” diye belirtti.
‘İslam ülkeleri güçlü bir tepki ortaya koymalıdır’
Yuva, “Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’nın, Kudüs'ün, siyonist muhasaradan kurtulması, işgalin sonlanması için özellikle İslam ülkelerinin idarecilerine büyük sorumluluklar düşmektedir. Dayatılan zilleti her ne kadar kimi işbirlikçi rejimler içlerine sindirmişlerse de hür ve bağımsız olduğunu söyleyen tüm İslam ülkeleri güçlü bir tepki ortaya koymalıdır. Bu tepki siyonistlere, emperyalist ABD'ye geri adım attıracak pratik, somut adımlar olmalıdır” şeklinde konuştu.
Söz konusu durum karşısında İslam ülkelerinin uygulaması gereken politikaları sıralayan Yuva, "Bu bağlamda; İslam ülkeleri Filistin'de işgalci olan rejimi devlet diye tanımaktan vazgeçmeli, terör rejimi ile bütün siyasi ve ekonomik ilişkiler derhal kesilmeli, ABD’nin İslam ülkelerindeki üsleri kapatılmalı, Petrol ve doğalgaz gibi stratejik enerji maddelerin satışı ve ekonomik boykotun yanı sıra, siyonist rejimle ilişkili tüm sermayedarların faaliyetleri durdurulmalı, İslam ülkelerinin hava sahaları, karasuları ve limanları ABD ve siyonistlere kapatılmalıdır” dedi.
‘Bugün safları toparlayıp, sıklaştırma vaktidir’
Birliktelik çağrısında bulunan Yuva, "Bugün safları toparlayıp, sıklaştırma vaktidir. İhanet projesine karşı durup, Filistinli kardeşlerimize destek olma vaktidir. Söz konusu Müslümanlar ve İslam'ın kutsalları olunca; Trump'ın, Putin'in, Macron'un, Birleşmiş Milletlerin 5 daimî üyesi Amerika, Rusya, Fransa, İngiltere ve Çin'in nasılda bir arada durduğunu görme vaktidir. Bizler Müslüman Kürd halkı olarak dayatılan zilleti, ihanet anlaşmasını kabul etmediğimizi bu tarihi meydandan haykırıyoruz. Siyonist çetenin hiçbir zaman muvaffak olmayacağını, buna izin vermeyeceğimizi büyük komutan Selahaddin'i işaret ederek bir kez daha hatırlatıyoruz. Eğer siyonistler ve onların işbirlikçileri yeni Hayberler inşa etmek istiyorsa bu kaleleri aşacak Alilerin de var olduğunu hatırlatıyor, onlar için akıbetin atalarından farksız olmayacağını vurguluyoruz” diye konuştu.