Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu ile KHDUM, Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'nde yaşandığı iddia edilen hak ihlalleri raporunu açıklayarak, hukuk dışı uygulamalara son verilmesini istedi
DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır Barosu, 28 Kasım 2015’te Sur ilçesinde katledilen başkanları Tahir Elçi'nin faillerinin bulunması ve yargılanması için her hafta Diyarbakır Adliyesi önünde düzenledikleri “Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü" etkinliğinin 192'ncisini gerçekleştirdi. Elçi'nin fotoğrafının yer aldığı ve "Em te ji bir nakin/Seni Unutmayacağız" yazılı pankartın açıldığı etkinliğe, Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar da destek verdi. Kürsünün bu haftaki konusu ise Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu tarafından hazırlanan Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'nde yaşanan hak ihlalleri oldu. Açıklama öncesi konuşan Baro Yönetim Kurulu Üyesi Tevfik Karahan, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na bir kez daha çağrıda bulunarak, Elçi dosyasında gerekli işlemlerin ivedilikle yapılması talebinde bulundu.
Hak ihlalleri sıralandı
Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu ile Kadın Hakları Dayanışma ve Uygulama Merkezi (KHDUM) üyelerinin Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'nde 29 Nisan ve 29 Eylül tarihleri arasında yapılan görüşmelerde yaşadığı iddia edilen hak ihlallerine ilişkin hazırlanan rapor, KHDUM üyesi avukat Öykü Çakmak tarafından okundu. Cezaevinde avukatların kadın müvekkilleriyle yaptıkları görüşmeler, tutukluların gönderdiği mektuplar ve cezaevine ilişkin basına yansıyan haberlerden derlenen raporda, kadın tutukluların yaşadığı kötü muameleler ve hak ihlallerine yer verildi. Savunma hakkı, özel hayatın gizliliği, ifade hürriyeti ve işkence, kötü muamele yasağı ile ilgili ihlallerin iddia edildiği raporda, kadın tutukluların yaşam alanları, tuvalet ve banyo kapılarını gören kameralar, cezaevi idaresince yasaklı olmayan kitapların ve Yeni Yaşam gazetesinin verilmemesi, yemeklerin içinden çıkan fare dışkısı, kantin fiyatlarının yüksek olması, sıcak su sıkıntısı, revir eksiklikleri ve adliye sevkleri sırasında görevli askerlerce tahrik edici, hakaret içerikli ve ırkçı yaklaşımlardan kaynaklanan hak ihlallerine ilişkin yapılan görüşmeler yer aldı.
‘Adli ve idari işlem başlatılmalı’
Cezaevlerindeki hak ihlallerinin artış gösterdiği, koşulların her geçen gün zorlaştığı savunulan raporun sonuç bölümünde ise “Özellikle ifade özgürlüğünü keyfi şekilde kısıtlayan, özel hayatın gizliliğini, adil yargılanma hakkını ihlal eden, kameralar, camlı bölümler ile kitap-gazete-dergi gibi süreli-süresiz yayınlara erişimdeki zorluklara neden olan cezaevi idaresi uygulamalarının, görüşme yapılan mahpusların ortak sorunu olduğu tespit edilmiştir. İlgili yerel ve uluslararası mevzuat ve örnek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Anayasa Mahkemesi (AYM) içtihatlarında da tespiti yapılan tüm bu hukuk dışı uygulamalara son verilmesi, aksi yönde davranan tüm kamu görevlileri hakkında adli ve idari işlem başlatılması gerekmektedir" denildi. Etkinlik, yapılan 5 dakikalık oturma eyleminin ardından son buldu. (MA)