Diyarbakır’ın Merkez Yenişehir İlçesi’ne bağlı Hantepe Köyün’de nesli tükenmekte olan Oklu Kirpi silahla vurulmuş halde bulundu. Kanlar içerisindeki Oklu Kirpi'yi bulan köylüler, bunun bir vahşet olduğunu söyledi
Süleyman Özdemir/Yenigün Özel
DİYARBAKIR YENİGÜN - İçişleri Bakanlığı tarafından Ramazan Bayramı nedeniyle ilan edilen 4 günlük sokağa çıkma yasağı ile birlikte cadde ve sokaklar hayvanlara kaldı. İnsanların evlerinde kalmasıyla birlikte hayvanlar, kent merkezlerinde kavşak ve parklarda rahatlıkla gezinirken, kırsal bölgelerdeki havyalar ise kaçak avcıların hedefi oldu. Edinilen bilgiye göre Diyarbakır’ın Merkez Yenişehir İlçesi’nde bağlı Hantepe (Tilham) Köyü’nde nesli tükenmekte olan Oklu Kirpi silahla vurulmuş halde bulundu.
Bayrak: Bu nasıl bir vahşettir
Vücuduna dört mermi isabet etmiş olan Oklu Kirpi’yi bulan köylülerden Atalay Bayrak, bunun bir vahşet olduğunu söyledi. Oklu Kirpi’nin bölgede çok nadir görülen bir hayvan türü olduğunu belirten Bayrak, “Biz Oklu Kirpiyi bulduğumuz da halen can çekişiyordu. Ancak hemen öldü. Vücuduna 4 mermi isabet etmişti. Başında ve sırtında delikler vardı. Virüs nedeniyle ilan edilen sokağa çıkma yasağı ile hayvanlar rahatça dolaşmaya başlaması iyi olmadı. Yasaklar hayvanların algısında güvenli ortam algısı oluşturdu ki ortaya çıkmaya başladılar. Yasakla beraber hayvan öldürmeleri de başladı. Adıyaman’da çizgili sırtlan öldürüldüler, burada Oklu Kirpi. Bu nasıl bir vahşettir. Bu sorun büyümeye devam edecek” dedi
Oklu Kirpi
Memeliler sınıfında yer alan kemiriciler genellikle sürekli uzayan dişleri, kısa sürede çok sayıda yavrulamaları, hızlı hareket etmeleri ve ağaç, çöl, toprak altı, kayalık yerler ve sucul alanlar gibi farklı ortamlarda yaşayabilmeleriyle bilinir. Kemiriciler takımında yer alan oklu kirpiler ise sırtlarında bulunan ve sertleşerek keskin, sivri birer ok hâline dönüşen diken biçimindeki yapılarıyla diğer kemiricilerden ayrılır. İçleri boş ve uçları sivri olan bu yapılar derilerindeki kılların sertleşmesiyle oluşur. Adlarında “kirpi” ifadesi bulunsa da kirpiler ile bir akrabalıkları bulunmaz.
Oklu kirpilerin Türkiye’de görülen türünün adı Hint oklu kirpisidir (Hystrix indica). Afrika ve Akdeniz ülkelerinin yanı sıra Hindistan ve Nepal’de yaşayan Hint oklu kirpisi Türkiye’de en çok Hatay, Kahramanmaraş, Adana, Adıyaman, Mersin, Antalya, Muğla, Aydın ve İzmir’de görülür.
Hint oklu kirpisinin boyu 70-90 cm, kuyruğu 8-10 cm, ağırlığı 11-18 kg arasında değişir. Başları gövdelerinden daha büyük olup boyunları kalındır. Kulakları çok küçüktür. Ağızlarının ön tarafında diğer kemiriciler gibi iki kesici diş bulunur. Bu dişleri sayesinde sert cisimleri kemirebilirler. Yaprak, çiçek, yumuşak meyve ve küçük dallarla beslenirler. Geceleri aktiftirler.
Diğer kemiriciler gibi yuvalarını toprağın altına yaparlar. Toprağı kazarak 2-3 m uzunluğunda ve 30-40 cm çapında bir tünel açarlar. Tünelin sonunda dinlenme ve üreme için kullandıkları ayrı bir boşluk bulunur. Beslenmedikleri zamanlarda yuvalarında dinlenirler. Kış uykusuna yatmazlar.
Orman, çayırlık ve çöl gibi farklı ortamlarda yaşayabilirler.
Tehlike anında genellikle kaçmaya çalışsalar da çok zor durumda kaldıklarında oklarını kullanırlar. Normalde yatık duran oklarını kendilerini savunurken dikleştirirler. Bazen de oklarını birbirlerine çarptırarak karşılarındakini ürkütmek amacıyla sesler çıkarırlar. Saldırıya uğrarlarsa sırtlarının oklu kısımlarını saldırının geldiği tarafa doğru çevirebilirler. Fakat oklarını hiçbir zaman fırlatmazlar.
Hint oklu kirpisinin Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından hazırlanan Kırmızı Liste’nin “Düşük Riskli” kategorisinde yer alması, tehdit altında olmadıklarını ve doğadaki nüfuslarının yüksek olduğunu gösteriyor. Fakat şehirleşme ve tarımsal ilaçların kullanımından dolayı Türkiye’de sayıları gitgide azalıyor.