Muhasebe Haftası kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Diyarbakır Serbest Mali Müşavirler Odası başkanı Mustafa Vural, “Ağır iş yükü ve yoğun çalışma şartlarına rağmen bizlerden hala insanüstü, doğaüstü bir şeyler bekleniyor. Hasta olmayacaksınız, doğum yapmayacaksınız, yakınlarınız ölmeyecek ve hatta beyannamelerinizi yasal süresi içinde vermeden sizde ölmeyeceksiniz! Diyorlar…” dedi
Rıdvan KÖSEN
DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır Serbest Mali Müşavirler Odası (SMMO) 1-7 Mart Muhasebe Haftası münasebetiyle basın toplantısı düzenledi. Diyarbakır SMMO binasında düzenlenen basın toplantısına Diyarbakır Mali Müşavirler Odası Kurul Komisyonları ve çok sayıda üye katıldı. Toplantıda basın metnini Diyarbakır Serbest Mali Müşavirler Odası başkanı Mustafa Vural okudu. Toplantıda açıklamalarda bulunan Vural, “Yoğun tempo ve çalışma koşullarında, ağır iş yükü etkisi ile son günlerde önemli meslektaş kayıpları yaşamış bulunuyoruz. Kimisi işleri yetiştirme telaşı ile masası başında kalp krizi geçirmek suretiyle, Kimileri ağır iş yükü altında beyin kanaması geçirmek sureti ile kimileri de kendi yaşamlarına son vererek aramızdan ayrıldılar” dedi
“Mesleğimizi adalet ve demokrasi gibi değerler ile şekillendiriyoruz”
1-7 Mart tarihlerinin Muhasebe Haftası olarak kutlandığını hatırlatan Vural meslektaşlarının muhasebe haftasını kutladı. Türkiye genelinde 111 bini aşan Serbest Muhasebeci Mali Müşavir, Yeminli Mali Müşavir ve 20 bin stajyeri ile faaliyet gösterdiklerini ifade eden Vural, “Sistemin başarılı çalışmasında kamu görevlileri kadar meslektaşlarımızın payının en üst seviyelerde olduğu bütün kamuoyunca bilinmelidir. Meslektaşlarımızın yaptıkları görevler, kamu maliyesine ve ülke ekonomisinin gelişimine önemli katkı sunmaktadır. Bu inançla mesleğimizi barış, demokrasi, adalet gibi değerler etrafında şekillendirmeye çalışıyoruz” dedi.
“Ulaşabildikleri bilgiyi keyfi olarak bir kez daha istiyorlar”
Vergi affı’nı iki üç yılda bir çıkartarak, meslektaşlarının emeğinin değersizleştirilmekte olduğunu belirten Vural, “Öte yandan da mali denetimi etkin kılmak ve “işlemleri kolaylaştırmak” adına gerçekleştirdiklerini iddia ettikleri büyük çapta yatırımlar ile övünüyorlar” diyerek “Ama ne var ki, Gelir İdaresi’nin teknoloji yatırımları ve dijital dönüşümü, meslektaş üzerindeki angarya ve külfeti hiçbir şekilde azaltmış değildir. Sistemin kendi ihtiyaçlarını karşıladıkları ve işlerini kolaylaştırdıkları doğru olabilir. Ancak bunun meslektaşa yansıması yeni ve misliyle külfetlerden ibarettir. Her ay verilen onca beyanname, bildirim ve form yetmiyor olmalı ki, her geçen gün yenileri ekleniyor. Meslek örgütüne sorulmadan ve görüşü alınmadan ne işe yarayacağını bilmediğimiz beyannamelere keyfi olarak yeni bir satır ya da yeni kulakçık eklenerek zaten ellerinin altında olan ve istedikleri zaman kolayca ulaşabilecekleri bilgiyi bir kez daha istiyorlar. Birer vergi tahakkuk ve bilgi verme merkezi haline dönüştürülen Mali Müşavirlik bürolarında soluksuz bir çalışmayı dayatıyorlar” ifadelerini kullandı.
“Sanki bütün işlemleri ‘mükellefleriniz’ yapıyor”
Teknolojik gelişmelerin fırsatlara çevirilerek, gerekli- gereksiz birçok işin Mali Müşavirler üzerinden yürütüldüğünü dile getiren Vural, “Mali İdarece; "Mükelleflerin hiçbir şekilde vergi dairelerine gitmek zorunda kalmadan tüm işlemlerini elektronik ortamda yapılması ile ilgili olarak uygulamalarımızı geliştiriyoruz." denilmekte, yine çeşitli panellerde; “Vergi sistemindeki dijitalleşme, iş dünyası için büyük fayda sağladı, Bilgisayar başında vergiyle ilgili her konuyu halletmek, harcadığımız zamanı ve maliyeti azalttık.” denilmektedir.
Sanki bütün gün bu işlemleri bilgisayar başında “mükellefleriniz” yapıyor.
Başta işgücü maliyeti olmak üzere, tüm angaryası ve külfeti Mali Müşavirlere havale edilmiştir. Dijitalleşme elbette sizin vakit ve nakit maliyetlerinizi düşürüyordur, buna şüphemiz yok” söyledi.
“Hasta olmayacaksınız, doğum yapmayacaksınız, yakınlarınız ölmeyecek”
Yoğun tempo ve çalışma koşullarında, ağır iş yükü etkisi ile son günlerde önemli meslektaş kayıpları yaşadıklarını belirten Vural, “Kimisi işleri yetiştirme telaşı ile masası başında kalp krizi geçirmek suretiyle, Kimileri ağır iş yükü altında beyin kanaması geçirmek sureti ile kimileri de kendi yaşamlarına son vererek aramızdan ayrıldılar” diyerek “Bunca külfete, yoğunluğa ve yorgunluğa rağmen, ucube bir şekilde ve laf olsun diye yasal düzenlemesini yaptıkları 20 günlük mali tatili bile bizlere çok gördüler ve tümüyle yok haline getirdiler. Bizlerden hala insanüstü, doğaüstü bir şeyler bekleniyor. Hasta olmayacaksınız, doğum yapmayacaksınız, yakınlarınız ölmeyecek ve hatta beyannamelerinizi yasal süresi içinde vermeden sizde ölmeyeceksiniz! Diyorlar” dedi.
“Övündüğünüz dijital dünya yerle yeksan olacaktır”
Önemli işlevlere sahip meslek örgütlerinin mücbir sebep halleri kapsamına alınmaması kabul edilebilir bir durum olmadığını söyleyen Vural, “Sermaye kesiminin hemen her isteğine uygun düzenlemeler yapılırken, teşviklerle, ertelemelerle donatılırken, Meslek yasamızın çıktığı günden bu yana siyasal iktidarların hemen hiç birisi meslek mensuplarının sorunlarının çözümüne yanaşmamışlardır. Mali Müşavirleri çekip alsanız, o çok övündüğünüz dijital dünya yerle yeksan olacaktır. Sizin bu teknolojik yatırımlarınızı Mali Müşavirler dışında işlevsel hale getirebilecek bir meslek grubu daha yoktur demek hiçte abartı değildir. Bu kadar önemli işlevlere sahip meslek örgütümüzün bir türlü mücbir sebep halleri kapsamına alınmaması kabul edilebilir bir durum değildir” diye konuştu.
Talepler
Taleplerinin gerçekleşmesi için birliklerini pekiştirmek ve ses tonlarını yükseltmek zorunda olduklarını ifade eden Vural taleplerini şu şekilde sıraladı;
*Meslek Mensubunun veya 1. Derece yakınının hastalık, vefat vb durumlarda mücbir sebep hakkına sahip olmasını,
*Ticarettin sınırının olmadığı ekonomik süreçte, meslek mensuplarına yabancı meslektaşları ile rekabet edebilmeleri için yeşil pasaport hakkı tanınması,
*Dördüncü dönem geçici verginin kaldırılmasını,
*Beyan ve ödemede yaşanan uzama kaosunu önleyen daha gerçekçi bir düzenleme yapılması,
*Yeni işyeri açacak meslek mensuplarına KOSGEB desteğinin verilmesi,
*Ağır çalışma temposunda fazlası ile hak ettiğimiz mali tatilin normal yaşam standartlarında uygulanan bir tatile dönüştürülmesi ve mali tatile denk gelen beyan ve bildirimlerin sonraki dönem ile birleştirilmesi,
Ve son olarak hiç bir meslektaşımızın iş yetiştirme stresi altında hayatını kaybetmesini istemiyoruz…