Hastalıkların teşhis ve tedavisinde, hastanın şikayetlerini hakim olduğu bir dilde tam ve doğru ifade etmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Şemsettin Koç, Türkiye’de, uzun bir süre boyunca Türkçe bilmeyenlerin sırf bu yüzden hastanelere gitmediğini ve sağlık hakkının ihlal edildiğini söyledi
Foto: Arşiv
DİYARBAKIR YENİGÜN - Doktor Şemsettin Koç, özelikle sağlık alanında Kürtçenin kullandırılmamasının hak sağlığını etkilediğini söyledi. Anadilde sağlık hizmetin yaşam hakkıyla bütünleşmiş bir durum arz ettiğini ve anadilde sağlık hizmeti talebinin ise sağlık hakkı, tedavi hakkı, hasta hakkı ve yaşam hakkının ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulayan Koç, Türkçe bilmeyen insanların dezavantajlı durumda olduğunu hatırlattı.
‘Dil sağlık sonucunu etkiliyor’
Dil, sağlık hizmetlerinin erişilebilirliğini ve kalitesini etkileyen unsurların başında geldiğini ifade eden Koç, hasta hekim ilişkisinin her iki taraf açısından da anlaşılabilir kılınmasını sağlık hizmetinin sonuçlarını ciddi oranda etkilediğini dile getirdi. Hastalığın her insan için korku ve kaygı yaratan bir durum olduğunu anımsatan Koç, bu korkuları yenmenin en önemli unsuru ise hastayı ve yakınlarını hastalık hakkında detaylı olarak onların anlayacağı ve özellikle de kendilerini rahat hissedecekleri şekilde anlatmaktan geçtiğini belirtti.
‘Tersi durum kaygı verici’
Hastalıkların teşhis ve tedavisinde, hastanın şikayetlerini hakim olduğu bir dilde tam ve doğru ifade etmesi gerektiğinin altını çizen Koç, Türkçe bilmeyenlerin sırf bu yüzden hastanelere gitmediğini söyledi. Geçmiş yıllarda bölgede insanların yıllarca derdini doktora ifade edemediğini anımsatan Koç, günümüzde bunun tersi yaşandığını söyledi. Koç, Kürtçe konuştuğu hastaların kendisine ısrarla Türkçe cevap verdiklerini ve bu durumun kaygı verici olduğunu dile getirdi. Bölgedeki doktorların büyük bölümün Kürt olduğunu vurgulayan Koç, ancak endişelerden dolayı Kürtçe konuşmaktan kaçındığını söyledi. Koç, Kürtçe dışında dil bilmeyen hastanın hastanede Kürtçe tercüman olmadığı için tedavi olmadığı durumlarının da yaşandığını hatırlattı.
‘17 dil arasında Kürtçe yok’
Türkiye’de bir hastanenin 17 dilde sağlık hizmeti verdiğinin ancak bu 17 dil içinde Kürtçenin olmadığını kaydeden Koç, “Elazığ Medical Park Hastanesi’nde Türkçe bilmeyen hastalar için 17 ayrı dilde dil kartları oluşturulmuş. Fakat Türkiye’de ve Elazığ’da en çok konuşulan dillerden olan Kürtçe, hastanenin sunduğu hizmetler arasında yer almamaktadır. Hastane yönetimi bu uygulamanın Sağlık Bakanlığı’nın yönlendirilmesi ile yapıldığını açıkladı” diye konuştu.
‘Sağlık hakkına sahip çıkılmalı’
Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlığı sadece hastalık ve sakatlığın olmaması hali değil, bedensel, sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik hali olarak tanımladığını aktaran Koç, bu üç unsurun birbirini etkileyen bir bütünden oluştuğunu ifade etti. Anadilde sağlık hakkında sahip çıkılması gerektiğini sözlerine ekleyen Koç, şunları söyledi:
“Sağlık hakkı, tedavi hakkı, hasta hakkı ve yaşam hakkı, yani sağlıkla ilgili tüm hizmetlere ulaşılması için olmazsa olmazlardandır. Anadilde sağlık hizmeti vermenin en azından sağlık hizmetinin yerine getirilmesinde bir zorunluluk olan aydınlatılmış ve bilgilendirilmiş rıza gerçekten ve doğru bir şekilde yapılması bakımından önemlidir.” (MA)