Hem ekonomik sıkıntılar nedeniyle satış yapamayan hem de ayrımcılıkla karşı karşıya olan Jiyan Semt Pazarı’nda çalışan kadınlar, “Ürünler kadın pazarcılara pahalıya satılıyor erkek pazarcılara daha düşük maliyette veriliyor. Kadına yönelik bir ayrımcılık söz konusu. Emeğimizin karşılığını almak istiyoruz” iddiasında bulundu
YENİGÜN HABER - Türkiye'de ekonomik sıkıntılar giderek derinleşirken, neredeyse her gün yapılan zamlardan dolayı vatandaşlar temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz duruma geldi. Diyarbakır Bağlar Belediyesi’ne bağlı Jiyan Kadın Semt Pazarı’nda çalışan kadınlar da zamlardan dolayı tepkili. Jinnews’te yer alan habere göre satış yapamadıklarını belirten kadınlar, halde ürün satan toptancıların kadın-erkek ayrımcılığı yaptığını ve ürünü kadınlara daha pahalıya sattığını iddia etti. Artan sorunlar yüzünden evine ekmek götürmekte zorlandığını söyleyen kadınlar, yaşanan ekonomik sorunlara biran önce çözüm bulunmasını istedi.
‘Fiyatlar iki katına çıktı’
9 yıldır pazarda çalışan Gurbet Demir, ekonomik sorunlarla beraber artan zamlardan dolayı satış yapamadıklarını savundu Demir, “İlk olarak pazarda çalışmaya başladığımda satışlar gayet iyiydi. Bu sayede evimize ekmek götürülebiliyorduk. Son bir senedir her şey çok pahalı. Halden aldığımız ürünler de çok pahalı olmaya başladı. Eskiden almış olduğum ürünler şu anda iki katına çıkmış durumda” dedi.
‘Toptancılar ürünleri erkeklere daha ucuza satıyor’
Sebze halinde toptancılar tarafından satılan ürünlerin kadınlara daha pahalıya satıldığını iddia eden Demir, “Toptancılar hallerde sattığı ürünleri erkeklere daha ucuza satıyor. 9 yıldır bu durumun böyle devam etmesine rağmen kimse bu olaya ‘dur’ demedi. Tabi durum böyle olunca pazara getirmiş olduğum ürünleri satamıyorum. Çünkü müşteriler ürünün çok pahalı olduğunu söylüyor. Bundan dolayı da kadın pazarının çok pahalı olduğunu söyleyip pazarda erkeklerin çalışmasını istiyorlar. Bu yüzden de dilekçe yazıp kadın pazarında erkek pazarcıların olmasını talep etmişler. Bu dilekçeden sonra 6 aydır kadın pazarında erkekler de çalışmaya başladı” ifadelerine yer verdi.
‘Sorunlar çözülmezse ekonomik kriz büyüyecek’
Sorunların çözülmesi için haldeki satıcıların pazarcılara eşit şekilde davranması gerektiğini ifade eden Gurbet Demir, “Haldekiler erkeklere ürünleri hangi fiyata satıyorsa bize de aynı fiyatta ürün satması lazım. Sonuçta kadınlarda pazarda çalışıp evlerine ekmek götürmek zorundalar. Aldığımız ürünler o kadar pahalı ki tezgâha yerleştirdiğim ürünleri ‘halk nasıl alacak’ diye düşünüyorum. Artık buna bir çözüm bulsunlar istiyoruz” diye belirtti.
‘Ürünler pahalı diye müşteriler bizi suçluyor’
Pazarda 9 yıldır çalışan ve soyadını söylemek istemeyen Güneş ise ürünlerin bu kadar pahalı olmasının normal olmadığını kaydetti. Güneş, “İlk başta pazarda zücaciye işi yapıyordum fakat satış yapamadığım için yumurta satışına başladım. Fakat ürünler pahalı olduğu için pek bir satış yapmasak da mecbur olduğumuz için çalışmaya devam ediyoruz. Ürünlerin pahalı olması her ne kadar bizimle alakalı olmasa da müşteriler bu konuda bizi suçluyorlar ama maalesef öyle değil. Her şey yüksek oranda yapılan zamlar yüzünden. Bugün bir katına satılan ürün yarın iki katına satılıyor. Bu durumda müşteriler de gelip ‘dün bu ürün bu kadar fiyataydı şimdi bugün neden bu kadar pahalı?’ diye bize hesap soruyorlar. Hâlbuki bizimle alakalı bir durum değil. Artık fiyatları düşürsünler ki bizler de satış yaparak evimize para götürebilelim. Yoksa bu gidişle bütün ürünler elimizde kalmış olacak” sözlerini kullandı.
‘Hallerde ayrımcılık yapılıyor’
Pazarda 2 yıldır meyve satıcılığı yapan Necla Kaplan da şunları dile getirdi: “Sattığımız ürünlerin masrafını çıkaramasak da müşteriye memnun etmek için ürünleri yarı fiyatına satmak zorunda kalıyoruz. 2 yıl boyunca satış yapmış olduğum bu pazarda satış konusunda hiçbir şey değişmedi. Eskiden müşteriler bir üründen 3 kilo alabilirken şimdi yarım kilo bile alamıyor. Çünkü almış olduğumuz ürünleri piyasada olan fiyatların altında satmak zorunda kalıyoruz. Eğer bu şekilde satış yapmazsak hem müşteri kaybetmiş oluyoruz hem de satamadığımız ürünler elimizde kalarak zarara uğramış oluyoruz. Bu duruma bir çözüm bulunması lazım ama bu çözüm sadece bizimle çözülecek bir şey değil. Çünkü ürünler kadın pazarcılara pahalıya satılıyor erkek pazarcılara daha düşük maliyette veriliyor. Tabi burada da kadına yönelik bir ayrımcılık söz konusu. Kadınlar bu şekilde tekrardan ezilmiş oluyor. Bizler de ezilmemek için çalışmaya devam ediyoruz.”
‘Şu an resmen burada vergilere çalışıyoruz’
Yapılmayan satışlardan dolayı çoğu zaman evine ekmek götüremediğini vurgulayan Kaplan, “Büyüyen ekonomik krizden dolayı her şeye zam yapılmış durumda. Gelen faturalara baktığımda tüketmiş olduğum elektrik ve su az olmasına rağmen faturalarda yüklü miktarda yazılıyor. Fazla miktarlarda yapmış olduğumuz ödemelerin hepsi vergilere gidiyor. Biz şu an resmen burada vergilere çalışıyoruz. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Bunun için artık devletin sesimizi duyması gerekiyor. Devletin artık buna çözüm bulması gerekiyor. Vergi fiyatlarını düşürmesi gerekiyor. Artan zamları indirmesi gerekiyor. Biz halk olarak buradan bağırıyoruz sesimizi duysunlar. Artık emeğimizin karşılığını almak istiyoruz” dedi.
‘Müşteriler alışveriş yapamıyor’
Pazarda yapmış olduğu satışlardan bazen hiç kazanç sağlayamadığına dikkat çeken Saliha Yavuz, “4 yıldır bu pazarda çalışıyorum. Gerçekten fiyatlar çok pahalı. Gelen bütün müşteriler fiyatların pahalı olmasından yakınıyor. Şimdiye kadar pazarda en ucuz olan patates ve soğan da çok pahalı. Gelen bütün müşteriler ‘her şeyin çok pahalı olduğunu ve bu yüzden bir şey alamadıklarını sadece elinde olan birkaç kuruşla pazarlarını yaptıklarını’ dile getiriyorlar” diye belirtti.
‘Çözümler artık bize ütopik geliyor’
Pazarda satılan ürünlerin akşam saatinde daha ucuza satıldığı için müşterilerin ancak akşama doğru alışveriş yapabildiğini vurgulayan Yavuz, “Pazara gelip de alışveriş yapacak güçte olmayan birçok insan var. Biz de ürünlerimizi istediğimiz fiyata satamıyoruz. Çok az bir karla ürünlerimizi satmak zorunda kalıyoruz. İnsanlar akşamüzeri gelip hangi tezgahta ucuz bir şey varsa onu almaya çalışıyorlar. Biri bize ‘nasıl çözüm üretilir’ dediği zaman bize artık ütopik olarak geliyor. Herkes çalışabilecek iş imkânı bulabilse, ayakları üzerinde durabilse zaten bu sorunların hiçbiri olmayacaktı. Sorunlara çözüm bulunması için ilk önce işsizlik sorunu çözülmeli. Ürünün daha ucuzu satılması için direk tarladan satışa sunulması gerekiyor. Çünkü ürün birden fazla elde dolandığında ürünler çok pahalıya satılmış oluyor” diye konuştu.