Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi’nin Diyarbakır’da yaptığı “ekonomik kiriz” anketine göre, katılımcıların yüzde 97’den fazlası ekonomik krizden etkilendi, 1 yılda yaklaşık 3 kişiden 1'i işsiz kaldı, her 3 kişiden, 1'i ve daha fazlası asgari temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, çoğunluk borçlanarak krizle baş etmeye çalışıyor.
Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi, Diyarbakır’da yüz yüze gerçekleştirdiği “Ekonomik kriz göstergeleri ve etkilenimleri”ne dair saha çalışmasını açıkladı. Ülkedeki “ekonomik krizden” kaynaklanan fiyat artışları ve alım gücünün düşmesinin; alışveriş alışkanlıkları, borçlanma, gündelik ihtiyaçları karşılama gibi konuların ele alındığı saha araştırmasında, Diyarbakırlı vatandaşların tutum ve davranışları, bu durumla baş etme biçimleri, marketlerdeki satış düzeylerine etkisi ölçüldü. Çalışma, biri market çalışanları biri de alışverişe gelen müşterilerle olmak üzere hazırlanan ve eşzamanlı gerçekleştirilen iki ayrı soru formuyla yürütüldü.
Yüzde 95’inin alım gücü düştü
Müşterilerle yapılan çalışmada, “Yapılan görüşmelerde yüzde 27,9’u son bir yıl içerisinde hanelerinde en az bir kişinin işsiz kaldığını (yüzde 62,1’i 1 kişi, yüzde 31’i 2kişi, yüzde 6,9’u 3 kişi), yüzde 97,1’inin ise ekonomik krizden olumsuz etkilendiğini bildirmiştir. Son bir yıl içerisinde görüşmecilerin yüzde 95,2’sinin alım gücünün azaldığı ölçülmüştür. Görüşmecilerin yüzde 24’ünün son bir yıl içerisinde farklı ihtiyaçları nedeni ile kredi aldığı, yüzde 42,3’ünün borç aldığı ve yüzde 55,8’i ise mevcut durumda hala borcunun olduğu görülmüştür” denildi. Raporda, önemli bir kesim için yaşamın borçla idame edildiği kaydedildi.
Faturalar ödemekte zorlanıyor
Çalışmada, görüşmecilerin yüzde 42,3’ünün faturalarını ödemekte zorlandığı, yüzde 31,7’sinin temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığı ve yüzde 26’nın ise sağlık ihtiyaçlarını karşılayamadığı tespit edildi. Görüşmecilerin yüzde 51’inin aile ve akraba desteğine ihtiyaç duydukları halde onlardan katkı/destek alamadığı ifade ediliyor. Katılımcıların yüzde 46,1’i gelirleri giderlerini karşılayamadığı ve buna karşın yüzde 92,3’ünün herhangi bir sosyal yardım alamadığını belirtiyor. Ankette, “Görüşmecilerin yüzde 15,6’sı artan ekonomik kriz ve hayat pahalılığı ile baş edemediği ve baş edenlerin ise; temel gıda ihtiyaçlarını kısarak, kampanya ve indirim günlerinde alışveriş yaparak, borçlanarak ve aile/akraba desteği alarak baş ettiği ölçülmüştür” denildi.
Alımından vazgeçilen ürünler
Raporda son bir yıl içerisinde görüşmecilerin yüzde 63,5’inin almaktan vazgeçtiği ürünler şöyle sıralandı: Giyim yüzde 42,3; Gıda yüzde 31,7; Ev eşyaları yüzde 26.” Araştırmada dikkati çeken bir diğer husus ise; görüşmecilerin yüzde 88,5’inin birikim yapamadığını ve yüzde 63,4‘ünün ise kendi yaşadıkları dönemin, anne ve babalarının yaşadıkları döneme nazaran daha kötü olduğunu bildirmiş olduğu belirtildi. Market çalışanlarıyla yapılan çalışmada da önemli bilgilere yer verildi. Araştırmanın yapıldığı marketlerde en fazla satışı yapılan ürünlerin dağılımı; “Temel gıda: yüzde 51,1, temizlik ürünleri: yüzde 24,4, kahvaltılık örünler, yüzde 11,1 İndirimlerde en fazla rağbet gören ürünlerin ilk sıraları; gıda yüzde 51,1, temizlik 24,4, kasap-şarküteri 11,1 mutfak gereçleri 11,1”
İndirim günleri
Marketlerin indirim günlerinde daha fazla yoğunluğun olduğu, market çalışanları yüzde 91,6 tarafından ifade edildi. Market çalışanlarının yüzde 79,2’si son 1 yıl içerisindeki alışveriş hacimlerinin/miktarlarının “Azaldığını” bildirirken, bunun nedenine dair yöneltilen soruya ise şöyle “zamlardan dolayı yüzde 50, alım gücünün düşmesinden dolayı yüzde 37,5” yanıtını veridi.
Fiyat artışları devam edecek: Yüzde 83
Fiyat artışlarının, müşterilerin son bir yıl içerisindeki alışveriş alışkanlıklarını nasıl değiştirdiğine dair soruya ise şöyle yanıt verdi: “Yüzde 45 zorunlu ihtiyaçları almaya başladılar, yüzde 45 her şeyi daha az almaya başladılar. Ayrıca market çalışanlarının yüzde 83,3’üne göre yüzde 83 fiyat artışları devam edecektir.” Çalışmaya dair raporun sonucunda şu tespite yer verildi: “Ayrıca çalışmaya ek olarak, ilgili marketlerin Nisan ayı içerisindeki fiyat çizelgeleri karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Bu inceleme sonunda; kış ayları içerisinde gerçekleşen fiyat artışları ve vergi indirimleri ardından, Nisan ayında fiyatların önemli oranda stabil kaldığı, ulusal çaplı zincir marketlerin yerel bazlı marketlere oranla kimi ürünlerde nispeten ucuz satış gerçekleştirdiği, Bunun belli başlı en önemli nedenlerinden birinin de çıktı maliyetlerinin yerel marketlere göre daha az olması yanında sürümdeki fazlalığın ıskonto uygulamalarına ve sürekliliğine olanak sağlaması, Yerel marketlerin daha ucuza ürün temin edip, daha ucuza satamazsa veya bu konuda desteklenemez ise ulusal çaplı büyük marketler nezdinde rekabet gücünün giderek zayıflayacağı görülmüştür.” (MA)