2022-2023 Eğitim öğretim yılının ilk karnesinin dağıtımı öncesi tatilin verimli değerlendirmesi hususunda önemli tavsiyelerde bulunan Eğitimci Murat Çakır, karnede verilen notun öğrenciyi yansıtmadığının bilinmesi gerektiğinin altını çizdi
Özellikle LGS sürecinde olan 8 ve YKS'ye hazırlanan 12'nci sınıf öğrenciler ile ara sınıf olarak değerlendirilen 7 ve 11'inci sınıf öğrencilerinin yarıyıl tatili gibi dinlenme sürelerini en verimli şekilde değerlendirmesi konusunda konuşan Eğitimci Murat Çakır, motivasyon açısından velilerin vereceği desteğin önemli olduğuna dikkat çekti. Yapılacak karne dağıtım sonrası başlayacak olan yarıyıl tatilinde, ilk günden itibaren yoğun bir ders programı atmosferine girilmesinin doğru olmadığını belirten Çakır, "Başta ara sınıflardan 7 ve 11'inci öğrencilerimizin bir yıl sonra 8 ve 12'nci sınıf olarak sınav maratonuna dahil olacaklarından bu tatil sürecinde özellikle zayıf olan derslerde eksikliklerini gidermeleri taraftarıyız, bu şekilde değerlendirmelerini tavsiye ediyoruz." dedi.
‘Öğrencilerin yoğun bir programa tabi tutulmasını istemiyoruz’
Çakır, "Tabi ki bu tatil sürecini tamamen ders çalışarak geçirilsin demiyoruz. Çünkü nihayetinde bu bir dinlenme sürecidir. Çocuklarımızın kendini toparlama, dinlenme ve sükunete veya aileleriyle beraber bir aktiviteye ihtiyaçları olduğunu belirtmek isteriz. Yani ilk günden çocukların oturup ders çalışması, eksikliklerini gidermesi ve yoğun bir programa tabi tutulmasını istemiyoruz." ifadelerini kullandı. YKS sürecinde olan öğrencilerimize TYT eksikliklerini gidererek AYT sürecine dahil olmaları konusuna değinen Çakır, "Çünkü AYT çok önemli ve belirleyici bir sınavdır. Ancak TYT'de yapılan çalışmalar sürecinde AYT'ye bir katkı olduğunu ifade ediyoruz. Öğrenci bu tatil sürecinde TYT eksikliklerini gidererek branş denemeleri diye tarif ettiğimiz Türkçe, fen, sosyal ve Matematik branş denemelerine tabi tutulmalarını gerektiğini vurguluyoruz. TYT'deki eksiklerin giderilmesi sürecinden sonra öğrencilerimiz AYT çalışmalarına dahil olmalılar." şeklinde konuştu.
‘Veliler, destek içerikli ifadelerle öğrencinin başarısına katkı sunabilir’
Karne notu üzerinden öğrenci performansının değerlendirilmesinin doğru olmadığı gibi velinin yaklaşım çocuğuna yaklaşım tarzının psikolojik ve sosyolojik etkilerini ele alan Çakır, şunları söyledi:
"Çocuklarımız geleceğimizdir. Veliler, karnedeki notun öğrenciyi yansıtmadığını bilmelidir. Karnede belirtilen not öğrenciyi iyi alanda yansıtmadığı gibi kötü olarak da katorize etmemelidir. Çünkü orada verilen not birkaç rakamdan ibarettir ve kişi bazı davranışlarıyla veya dersteki performansıyla değerlendirilmemelidir. Şayet varsa bir eksiklik veliler, "oğlum-kızım senin yanındayım, derslerin zayıf olabilir ama sana yardımcı olacağım, sana inanıyorum" cümleleriyle desteklerini belirtmelidir. Nitekim bu sözler paha biçilmez ifadelerdir. Bunun aksine olumsuz ifadelerin kullanılması durumunda o çocuk kendine olan güvenini tamamen yitirmektedir." Söz konusu motivasyon sürecinde ailelerin yanı sıra eğitimcilere düşen paya da vurgu yapan Çakır, "LGS sürecinde olan öğrencilerimizde eksiklerin giderilmesi hususunda ailelerin desteğiyle güzel bir program hazırlayabilirler. Tabi ki bu program kişiyi sıkmayacak ve aileyle zaman geçirebilecek şekilde hazırlanmalıdır. Öğrencinin nitelikli bir liseye geçiş sürecinde bu çalışmayı verimli şekilde yürütmesi gerekir. Burada tüm yük ve sorumluluğu öğrenciye yüklemek doğru değildir, başta ebeveynler olmak üzere öğretmenlerin de bu sürece katkı sunması gereklidir." dedi. (İLKHA)