Adını Piruz koymuşlardı. Farsça ‘Zafer’ demek. Dünyada geriye kalan son birkaç Asya çitasından biriydi. Ama geçen Mayıs ayında İran’da doğan on aylık yavru çita öldü. Piruz’un bebeklik günleri İran’daki hükümet karşıtı protestolara denk gelmiş ve çok sayıda gösterici tarafından umudun bir sembolü olarak benimsenmişti.
İran toprakları, türü kritik derecede tehlikede olan bu hayvanın halen tutunduğu son yerlerden biri. Çita, İran’ın gurur duyduğu ulusal sembolleri arasında yer alıyor. Geleneksel şiirlerde ve resimlerde karşımıza çıkan bu hayvan figürü, İran milli futbol takımının forması üzerinde de sürat ve gücü temsil ediyor. Ama yavru Piruz, bütün bunların ötesinde bir sembol haline gelmişti. Vahşi doğada sadece 12 Asya çitasının kaldığı tahmin ediliyor.
Piruz, doğumundan itibaren milyonlarca İranlı tarafından sosyal medyada takip altına alınmıştı. 2022 yılında ‘İran’ isimli dişi bir çita, ülkenin kuzey batısında yer alan Turan doğa parkına nakledilmiş ve burada erkek çita ‘Firuz’ ile çiftleştirilmişti. Bunun sonunda üç çita yavrusu sezaryenle dünyaya geldi. Fakat anne, yavruları reddetti. Üç bebeğin hayatta kalma mücadelesi, kamuoyunda ilgiyi artırdı.
İran Veteriner Birliği’nin başkanı Dr. Payam Mohebi, “Anne çita içgüdüsel olarak yavrularını tanıyamadı ve uzak durdu.” diyor.
Doğumdan birkaç gün sonra yavrulardan ikisinin yetersiz beslenme ve organ yetmezliği nedeniyle ölümü üzüntü yarattı. Yetkililer, bu nadir hayvanların bakımına özen göstermemekle ve çevreye duyarsızlıkla suçlandı. Dikkatler, geriye kalan son yavru Piruz’u hayatta tutma çabalarına yoğunlaştı.
İranlı çevre aktivisti Alirıza Şahrdari, Piruz’a bakmakla görevlendirildi. Şahrdari, her gece yavru çitanın yanında uyudu. Piruz’u ‘insan babası’ ile birlikte uyurken gösteren videolar anında viral hale geldi ve milyonlarca İranlının gönlünü fethetti.
Eylül 2022’de ülke çapında büyük protesto gösterileri alevlendiğinde, Piruz beş aylıktı. Birden fazla sağlık sorunuyla boğuşan Piruz’un sosyal medyada yayılan fotoğraflarına, yavru hayvanın mücadeleci ruhuna hayran olanların yorumları ve sevgi mesajları eşlik ediyordu. Özellikle hükümet karşıtları, Piruz’u protestocuların dayanışma sembolüne dönüştürdüler.
Yavru çita, Şervin Hacıpur’un ‘Baraye’ adlı Grammy ödüllü şarkısına bile girdi.
İranlıların ülkelerindeki durumu eleştiren tweet’lerini bir araya getiren şarkıda, sokaklarda dans etme ve öpüşme özgürlüğüne duyulan hasretin yanısıra, türü yok olma tehlikesi altındaki Piruz’un geleceğinden duyulan endişeye de yer veriliyor.
Tahran’da bir hastaneye kaldırılan Piruz’un böbrek yetmezliğine yenik düştüğü ve bakıcısı Şahrdari’nin kucağında 26 Şubat’ta öldüğü bildirildi. Çok sayıda İranlı sosyal medyada duyduğu üzüntüyü dile getiriyor.
Veteriner Birliği Başkanı Payam Mohebi, “Ömrü kısaydı ama Piruz’un adı ve hatırası kalplerimizde sonsuza değin kalacak.” dedi.
Şu an antrenörlük yapan eski futbol milli takımı oyuncusu Ali Karimi ise Twitter’da, “İslam Cumhuriyeti’nin gölgesi altında ne insanlar ne de hayvanlar güvende.” diye yazdı. (Haber merkezi)