2014 yılından bu yana Irak ve Suriye’deki Ezidi azınlığa yönelik katliamların sorumlularını araştırıp, bu kişiler hakkında soruşturma açılması için çalışıyor.
Belçika ve Hollanda, IŞİD tarafından Ezidilere karşı Suriye ve Irak’ta işlenen suçlarla ilgili uluslararası soruşturmaya dahil oldu.
Araştırma komisyonuna destek
Avrupa Birliği (AB) bünyesinde faaliyet gösteren Avrupa Adli İş Birliğini Geliştirme Ajansı (Eurojust), Fransa ve İsveç tarafından 2021 yılı ekim ayında kurulan ortak araştırma komisyonuna destek veriyor.
2014 yılından bu yana Irak ve Suriye’deki Ezidi azınlığa yönelik katliamların sorumlularını araştırıp, bu kişiler hakkında soruşturma açılması için çalışıyor.
Eurojust araştırması sayesinde, şu ana kadar Ezidi bir kadına eziyet eden IŞİD üyesi Fransız bir çiftin kimliği tespit edilerek, bu kişiler “insanlık suçu” işlemekle itham edilip haklarında dava açılması sağlanmıştı.
BM’nin 2021 yılında tamamladığı bir araştırmada, IŞİD üyelerinin Ezidi azınlığa yönelik saldırıları 'soykırım' olarak tanımlanmıştı.
Yüzlerce Ezidiyi öldürmüş
IŞİD, 3 Ağustos 2014'te Ezidilerin çoğunlukta yaşadığı Sincar bölgesine saldırmış, yüzlerce Ezidiyi öldürmüş, çoğu kadın ve kız 6 bin kişiyi çocuklarıyla alıkoymuştu.
BM’ye göre alıkonan yetişkin erkeklerin çoğu muhtemelen öldürüldü, kadınlar ve kızlara sistemli olarak tecavüz edilirken, bu kişiler daha sonra “seks kölesi” olmaya zorlandı.
Geçen hafta 37 yaşındaki bir Alman kadın, Koblenz mahkemesi tarafından Irak ve Suriye'de IŞİD ile birlikte olduğu dönemde Ezidi bir kadını köle olarak alıkoymaktan suçlu bulunarak, 9 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Hollandalı yetkililer, şubat ayında IŞİD'e katılmak için Irak ve Suriye’ye giden bir kadını, insanlık suçu işlemekle itham edip yargılayacaklarını duyurmuştu.
Bu kadının 2015 yılında Suriye'de Ezidi bir kadını köle olarak kullandığı iddia ediliyor.
Bu duruşma, IŞİD üyesi olmakla suçlanan bir kişinin, Ezidi bir kurbana karşı işlediği suçlardan dolayı Hollanda'da yargılandığı ilk dava oldu.
Ezidiler kimdir?
IŞİD'in Şengal'i ele geçirmesiyle yurtlarını terk etmek zorunda kalan, binlercesi de IŞİD'e esir düşen Ezidiler, kendilerini bir anda dünya gündeminin odağında buldu.
Ama onlar bu uluslararası ilgiden aslında hoşlanmayacaklardır.
Alışılmadık inançları nedeniyle haksız bir şekilde ‘şeytana tapanlar’ olarak yaftalanan Ezidiler, geleneksel olarak küçük gruplar halinde, Irak'la Suriye'nin kuzeybatısında ve Türkiye'nin güneydoğusunda yaşıyorlar.
Korkutulmuş, eziyet görmüş, üzerlerine çamur atılmış bir toplum olarak şüphe yok ki nüfusları geçtiğimiz yüzyıl boyunca giderek azaldı.
Dürziler ve Aleviler gibi bölgedeki diğer dini azınlıklarda olduğu gibi, Ezidiliğe geçmek mümkün değil. Ancak doğuştan Ezidi olabilirsiniz.
Şengal'in birinci yılı: Binlerce Ezidi kadın ve çocuk hala IŞİD'in elinde tutsak
Türkiye'deki Ezidiler: Gitmek de zor, kalmak da
Diyarbakır'da gönüllülerin ve belediyenin ayakta tuttuğu Ezidiler
Musul'un batısındaki Şengal Dağları bölgesinde devam eden zulüm ise isimlerinden doğan yanlış anlamadan kaynaklanıyor.
IŞİD gibi Sünni radikaller, Ezidi isminin Emevi hanedanının ikinci halifesi olan ve hiç sevilmeyen Yezid İbn Muaviye'den geldiğini düşünüyor. Ancak araştırmalar gösteriyor ki ismin Yezid ile bir ilgisi yok.
Ezidi isminin İran şehri Yezid ile de bir ilgisi yok. İsmin kökeni modern Farsça'da melek ya da ilah, tanrı anlamına gelen "ized" kelimesinden geliyor.
Ezidi kelimesi basitçe "tanrıya inananlar" anlamına geliyor, Ezidiler de kendilerini bu şekilde tanımlıyor.
Ezidilerin inançlarının büyük kısmı Hristiyanlıktan geliyor. Hem İncil'i hem Kuran'ı kutsal sayıyorlar, fakat geleneklerinin çoğu yazılı değil sözlü.
Şengal Operasyonu
Bir ölçüde ketumlukları nedeniyle oldukça karmaşık olan Ezidilerin inançlarının karanlık/aydınlık ikilemi hatta güneşe tapma temaları üzerinden Zerdüştlükle bağı olduğuna dair yanlış anlamalar vardır.
Son araştırmalara göre her ne kadar Ezidilerin mabetleri güneş figürleri ile donatılmış olsa ve mezarlarının yönü doğuyu, güneşin doğduğu yeri gösterse de İslam ve Hristiyanlıkla birçok ortak noktaları var.
Çocuklar kutsanmış su ile pir tarafından vaftiz edilirler. Evlilik törenlerinde pir bir somun ekmeği kırar ve yarısını geline diğer yarısını ise damada verir.
Kırmızı bir elbise giyen gelin, Hristiyan kiliselerini ziyaret eder.
Dış basın: IŞİD binlerce Ezidi kadını cariye olarak satıyor
Aralık ayında Ezidiler, pir ile şarap içmeden önce, üç gün boyunca oruç tutarlar. 15-20 Eylül tarihleri arasında, Musul'un kuzeyindeki Laleş'te bulunan Şey Adi'nin türbesine hac ziyaretinde bulunurlar, bu esnada ise nehirde abdest alırlar. Hayvan kurban ederler ve sünnet uygulaması onlarda da vardı.
Üstün varlıkları Yezdan adı ile bilinir. Öyle yüksek bir mevkidedir ki ona doğrudan tapılamaz. Pasif bir güç olarak adlandırılır, dünyanın yaratıcısıdır, koruyucusu değildir.
En yüceleri Melek Tavus olarak bilinen Tavuskuşu meleğinin de aralarında bulunduğu yedi büyük ruh Yezdan'dan çıkmıştır. Melek Tavus kutsal iradenin aktif uygulayıcısı olarak bilinir ve Tanrıdan ayrı düşünülemez. Bu nedenle Ezidilik tektanrılıdır.
Erken dönem Hristiyanlıkta tavuskuşu ölümsüzlüğün simgesi idi, çünkü eti çürümezdi.
Ezidiler günde beş kez Melek Tavus'a dua ederler. Melek Tavus'un diğer adı ‘şeytan’dır, bu nedenle Ezidilerin yanlış bir şekilde şeytana tapanlar olarak damgalanmasına yol açmıştır.
Ezidiler ruhun başka bedenlerde can bulabildiğine, devam eden yeniden doğumlarla kademeli bir şekilde günahlardan arınılabileceğine, bu nedenle cehennemin gereksiz olduğuna inanırlar. Bir Ezidi için en kötü kader kendi toplumundan dışlanmasıdır.
Bu, ruhunun hiçbir zaman gelişemeyeceği anlamına gelir. Başka bir dine geçiş bu nedenle tartışma dışıdır.
Türkiye'nin güneydoğusunun uzak bölgelerinde, Suriye ve Irak sınırına yakın yerlerde bir zamanlar terk edilmiş olan kasabaları tekrar hayata dönmeye başlıyor. Ezidiler köylerinde yeniden evler inşa ediyor.
Birçok Ezidi Türkiye devleti artık onları rahatsız etmediği için geri dönmeye başladı. Yüzyıllar boyu süren zulümlere maruz kalmalarına rağmen, Ezidiler inançlarını, dikkate değer kimlik duygularına olan bağlılıklarını ve güçlü karakterlerini hiç terk etmedi.
Eğer IŞİD tarafından Irak ve Suriye'de yerlerinden edilirlerse, daha fazlasının Türkiye'nin güneydoğusuna, inançlarını yaşamalarına izin verilen yere yerleşmesi mümkün.
Bu topluluğun Zerdüştlük ve eski Mezopotamya dinlerinden uzanan dinî inançlarına Ezidilik denilmektedir. Ezidiler, temel olarak tarihte Asurluların bir parçası olan Irak'ın Ninova bölgesinde yaşamaktadırlar. Yezidilerin bir kısmı Kürt kimliğini benimsemiş olsa da, özellikle Ermenistan'da yaşayan Ezidiler, kendilerini Kürtlerden ayrı tutmaktadır. Ermenistan, Hollanda, Almanya, Belçika, Gürcistan, Suriye ve Türkiye gibi ülkelerde yaşayan Ezidi toplulukları gittikçe azalma ve Avrupa'ya, göç etme eğilimindedirler. (Haber Merkezi)