Diyarbakır Din Bir-Sen Şube Başkanı Mevlüt Yıldız ve Diyarbakır Diyanet-Sen Şube Başkanı Ömer Evsen, diğer kurumlarda olduğu gibi caminin giderlerinin de devlet tarafından karşılanması gerektiğini söyledi
Cami giderlerine ayrılan devlet bütçesini değerlendiren cami dernekleri yetkilileri, diğer kurumlarda olduğu gibi camilerin de ısıtma-soğutma, su ve elektrik gibi giderlerinin devlet tarafından karşılanması gerektiğini talep etti. Tüm kamu kurum ve kuruluşlarında olabilecek giderlerin devlet tarafından karşılandığı gibi dini müesseseler olan camilerin de aynı kategoriye alınarak aydınlatmanın yanı sıra diğer masraflarında bağlı bulunulan kurumlarca karşılanmasını isteyen sendikalar, bu yönde atım atılması hususunda yetkililere seslendi. Din-Bir-Sen olarak daha önce cami giderleriyle ilgili daha önce adım attıklarını dile getiren Diyarbakır Din Bir-Sen Şube Başkanı Mevlüt Yıldız, "Diyanet tarafından camilere çift sayaç takılmasını isteniliyor. Bunun kendilerine yanlış olduğunu söyledik, genel bütçeden ödenmesini talep ettik. Maalesef halende devam ediliyor. Bu yanlış bir şeydir. Çünkü cemaatle ve din görevlisi arasında sürtüşmeye neden olmaktadır. Cemaat 'Biz para ödemiyoruz, klimayı ve sobayı açın' diyorlar. Bundan dolayı imamda cemaatle yüz yüze kalıyor. Yetkililerden talebimiz genel bütçeden ödenmesidir." şeklinde konuştu.
‘Bütçeden verilmesini talep ediyoruz’
İmamlar olarak cemaat tarafından yardım talep etmemiz hoş olmayan bir durum olduğunu söyleyen Yıldız, "Yüzümüz tutmuyor cemaate söyleyemiyoruz, cebimizden üstünü tamamlasak da 'hoca acaba kendisi mi bu parayı cebine atıyor' gibi şüphelere maruz kalıyoruz. Ondan dolayı camilerden para toplatılmamasını istiyoruz. Cami için bütçe olarak sadece aydınlatma ücretini veriyor. Diğer giderler için herhangi bir bütçe ayırmıyor. Faturalar vatandaşlar ve hayırseverler tarafından ödeniyor. Yetkililere ve Diyanet İşleri Başkanına kendilerine sorunu ilettik." dedi. Yıldız, "Din görevlileri ve cemaat karşı karşıya gelmeden caminin bütün masrafları genel bütçeden verilmesini talep ediyoruz. Bizim amacımı ve gayemiz ibadethanenin açık olması ve vatandaşlarımız rahatlıkla ibadetlerini yerine getirmesidir. Cami giderleri genel bütçeden ödendiği zaman cami cemaati ile din görevlisi de rahat olur." ifadelerini kullandı.
Camilerde aydınlatma devlet tarafından, ısıtma ise cemaat bütçesinden ödenmesi istenilmesi ciddi manada cemaatle ve imam arasında büyük probleme yol açtığını söyleyen Diyarbakır Diyanet-Sen Şube Başkanı Ömer Evsen, şöyle konuştu:
"Devlet kurumlarının hepsinde aydınlatma ve ısıtma direkt ana bütçeden veriliyor. Birçok camilerimizin dernekleri olmadığı için imamın giderleri karşılama gibi durumu ne yazık ki olmuyor, bir şekilde cemaatten para toplattırıyor. Din görevlisi izin alınmadan cemaatten para toplama şansına sahip değil. Bundan dolayı bizim için ciddi anlamda problem oluşturuyor ve din görevlisi, cemaat arası ve idare arasında 3'lü probleme yol açıyor. Hatta geçen yıllarda elektrik faturası ödetilmemesinden dolayı elektriklerin kesilmesi noktasına kadar gidilmiş oldu." dedi. Evsen, "En küçük camimizde bile aylık bin veya 2 bin TL gibi elektrik faturası geliyor, ne yazık ki din görevlisi de bunu ödeyemiyor. Ödeyemediğince de faturalar birikiyor, biriktiğinde de ciddi manada problemler yaşanılacak. Önümüzdeki süreç içerisinde birçok camimizin ısıtma giderlerinden kaynaklı elektriklerin kesilmesine karşı karşıya kalacağız. Bunun merkezi bütçeden ödetilecek şekilde kanunla, yasayla düzenlenmesini ve cemaatin üzerindeki elektrik giderleri faturasını kaldırılmasını talep ediyoruz. Sonuç itibariyle bütün camiler devlet kurumlarıdır. Çünkü halk cami yapar devlete teslim eder. Mülkiyeti devlette olan bir yapının aydınlatma ve ısıtma giderlerinin de devlet tarafından ödetilmesini daha uygun olacağını ifade edebiliriz. TBMM acilen yasal bir düzenlenmeye gitmeli, aydınlatma ve ısıtma giderlerinin tek kalemde devlet bütçesinden ödetilmesi noktasında çalışma yapılmalıdır." diye belirtti.
‘Isıtma giderleri iki ayrı sayaç haline çevrildi’
Elektrik giderleriyle ilgili yaklaşık 10 yıl önce yasal bir düzenlenme yapıldığını hatırlatan Evsen, "Camilerin aydınlatma ve ısıtma giderleri iki ayrı sayaç haline çevrildi. 2021 yılı içinde bir genelge geldi, acilen sayaçların ayrılması noktasında çalışma yapılmasını istenildi. Camilerde şu an iki tane ayrı sayaç bulunmaktadır. Biri elektrik için diğeri ise ısıtma olmak üzere iki sayaç kullanılmaktadır. Bu nedenle aydınlatma kısmını o yasadan kaynaklı olarak aydınlatmayı devlet ödüyor. Devlet bütün ibadethanenin aydınlatma giderleri bütçeden ödetiliyor, ısıtma giderleri de ne yazık ki cemaatten talep ediliyor." dedi. Din görevlisi camilerin halkın hizmetine hazırlamakla görevli olduğunu söyleyen Evsen, "Camiyi ısıtamadığınız zaman halk camilere gelmeme gibi sorunlara neden oluyor. Gelen faturalar yüklü olduğu zaman fakir bölgelerde ve köylerde cami cemaatinin elektrik faturaları ödeyememesiyle de sıkıntı yaşatıyor. İmamın aldığı maaş belli, cebinden ödeye bilme şansıda yok. İster istenilmez ikili problemlerle karşılaşıyoruz. Isıtma ve soğutma giderlerinin de merkezi bütçeden ödenmek üzere bir bütçe oluşturulmasını talep ve tavsiye ediyoruz. Nasıl ki yasal bir düzenlemeyle sayaçlar birbirinden ayrıldıysa, yasal bir düzenlemeyle de iki sayaçtan çıkan elektrik faturaları ödenmesi şeklinde bir çalıma yapılanabilir." şeklinde konuştu. (İLKHA)