Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesine bağlı ekiplerin gerçekleştirdikleri operasyonda Engin Kola liderliğindeki 21 kişilik organize suç örgütü çökertildi. Polisin belirlenen adreslere eş zamanlı gerçekleştirdiği operasyonda zanlılar çok sayıda ruhsatsız silah ve uyuşturucu madde ile yakalandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı 9’u tutuklu 21 sanık hakkında yürütülen soruşturmayı tamamladı.
Sözcü Gazetesi’nden Özgür Cebe’nin haberine göre, iddianamede, sanıkların “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme, silahla yağma, uyuşturucu ticareti yapmak, kasten yaralama” suçlarından 50’şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
ŞİKAYET EDENLERİ KAÇIRIP İŞKENCE EDİYORLAR
İddianamede, sanıkların Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi Kaynartepe Mahallesinde vatandaşlar üzerinde korku, panik ve baskı kurup hırsızlık, yankesicilik, kapkaç ve uyuşturucu satışı yaptıkları belirtildi. Mahalle sakinlerinin bu duruma karşı çıkması üzerine ailelerine silahlı saldırıda bulundukları, küçük yaştaki çocuklarını kaçırıp işkence yaptıkları ve ölümle tehdit ettikleri ve sindirip polise gitmelerine engel oldukları bildirildi.
Sanıkların kurdukları suç örgütü etrafında örgütlü bir şekilde halk üzerinde korku, baskı, panik ve infial ortamı oluşturup bölgenin illegal hâkimiyetini ele geçirdikleri, halkın can güvenliğini tehlikeye soktukları, kent genelinde uyuşturucu ve kaçak silah ticaretinde aktif rol aldıkları ifade edildi.
Sokak aralarında torbacı olarak bilinen ayaküstü uyuşturucu ticaretini sevk ve idare ettikleri, bu kişilere uyuşturucu temin edip sattırıp haksız kazanç sağladıkları vurgulandı.
Zanlıların kontrol altında tuttukları bölgedeki mahallelerde adeta polis gibi geceleri kimlik kontrolüne çıktıkları, bu mahalleleri girilemez bir üs ve bir kale gibi gördükleri, kendilerini bölgenin söz sahibi ve hakimi olarak çevreye yansıttıkları belirtildi.
Mahalle sokaklarının dar ve karanlık olması, mahallenin çete üyeleri tarafından daha rahat kontrol edilmesini ve suç işleme imkânının artmasını sağlamak için sokak başlarına “erkete” olarak tabir ettikleri kişileri yerleştirerek bu yolla sokağa hükmetme ve mahalleye girenleri kontrol altına alma/gözlemleme/istihbarat sağlama imkanı buldukları, yine bu fiziksel koşulların avantajını kullanarak silah ve uyuşturucunun saklanması ve gizlenmesinin kolaylaştırdıkları kaydedildi.
EMİR KOMUTA ZİNCİRİ İÇİNDE BİR HİYERARŞİK YAPI
Bölge illerindeki silah tacirlerinden temin ettikleri ruhsatsız silahları fahiş rakamlardan sattıkları tespit edildi. Bu silahların bir kısmını da kendilerine engel gördükleri kişilere karşı kullandıkları belirtildi.
Çete üyelerinin örgüt lideri konumundaki Engin Kola’nın talimatıyla hareket ettikleri, örgüt üyelerinin verilen talimatları sorgusuz, sualsiz yerine getirip örgüt hiyerarşisi içinde hareket ettikleri bildirildi.
Zanlıların uyuşturucu ve silahtan elde ettikleri gelirle güçlenerek daha büyük bir bölgeye hakim olmak için önlerine çıkan her türlü engele karşı silahla karşılık verdikleri belirtilen iddianamede, sanıkların ast üst ilişkisiyle emir ve komuta zinciri içinde birbirlerine sıkı sıkıya bağlı oldukları vurgulandı.
Suç örgütünün yapı itibari ile birlikte hareket etmeye özen gösterdikleri, bu sebeple en basit olaylarda dahi suç örgütü olmanın sağladığı avantajla olayların büyütülerek hak, mal ve can kaybının yaşandığı olaylara dönüşmesine sebep oldukları bildirildi.
Özellikle de mahallede görevini ifa eden bir kolluk görevlisini tespit ettikleri taktirde adeta profesyonel bir kurumun üyeleri gibi hareket ederek aralarındaki haberleşme ve iletişimi hızlandırıp önlem aldıkları kaydedildi.
Örgütün birlikteliği ve sürekliliğinden dolayı birbirlerini kollayıp korudukları, içlerinden birisinin yaşadığı bir sıkıntı sonrasında hepsinin bir araya geldiği ve yaşanan sorunu çözmeye odaklandıklarına dikkat çekildi.
ANINDA ORGANİZE OLUP SALDIRI VE SONRASI DELİL KARARTMA
Yakalanıp tutuklanan bir örgüt üyesini tahliye ettirebilmek için yalan tanıklık, şahitlik gibi yollara başvurup ilgisiz alakasız kişilere suç üstlendirip asıl faili dışarı çıkarma yoluna gittikleri belirtildi.
Husumetli oldukları kişilere karşı anında silahlanıp saldırı için harekete geçip hızlıca organize oldukları ve saldırı sonrası delillerin süratle karartılması yoluna gittikleri belirtilen iddianamede, saldırılacak hedef kişi ile ilgili önceden bir gözcü gönderip uygun koşulların yaratıldığı, keşif yapıldıktan sonra hedef şahsın vurulması yönünde hem fikir oldukları kaydedildi.
Polisin aylar süren teknik ve fiziki takibiyle adım adım izlenen çete üyelerinin telefon görüşmelerindeki suç içeren görüşmeleri de dosyaya delil olarak konuldu.