Diyarbakır-Bismil kara yolu kenarındaki leylekler, 50 kilometrelik yol boyunca Dicle Nehri'ne paralel ve 200 metre aralıklar ile bulunan yüksek gerilim hatlarını taşıyan direklere kurdukları yuvalarla, Türkiye'nin en büyük kolonilerinden birini oluşturuyor.
Bu kış leyleklerin birçoğu, göç etmeyerek bölgede kaldı. Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı ve Kuş Bilimci Prof. Dr. Ahmet Kılıç, leyleklerin kış aylarında Dicle Vadisi'nde kalmaya başladığını belirterek, daha soğuk yerlerden de leyleklerin gelip, kışı burada geçirdiğini söyledi.
'23 YILDIR TAKİP EDİYORUZ'
Prof. Dr. Kılıç, yaptıkları gözlemlerde 100'den fazla leyleğin göç etmediğini tespit ettiklerini söyledi. Prof. Dr. Kılıç, "Dicle Üniversitesi olarak 23 yıldır buradaki leylekleri takip ediyoruz. Leylekler, bölgede göçmen türü olarak biliniyor. Kışları, kışlıklarına, Afrika'ya gidiyorlar ve üreme zamanı geliyorlar. Son yıllarda gözlemlerimizde bazı değişiklikler fark ettik; leylekler artık göç etmiyor. Bunda iklim değişikliğinin ciddi etkisi var ve leylekler, şu an iklime dayanabilecek sıcaklığa sahipler.
Ayrıca yiyecek bulma şansları var. Bundan dolayı leylekler artık Bismil'de kalabiliyor. Batman'a kadar uzanan vadi boyunca leyleklerimiz kışı geçirebiliyor. Daha soğuk yerlerden, kuzeyden leylekler de gelip, Dicle Vadisi'nde kışı geçirmeye başladı. Bu sene 100'den fazla leyleğin burada kışı geçirdiğini biliyoruz ve bu her sene katlanarak devam edecektir. Bu bölgede kışı geçiren leylekler yuvaya geldiği zaman insanlarımız, 'Bunlar Afrika'dan geldi' diye değerlendiriyor. Öyle değil, leylekler artık burada bulunabiliyor" diye konuştu.
'BÜYÜK BİR KOLONİ DAHA KEŞFETTİK'
Dicle Vadisi'nde yeni bir koloni keşfettiklerini belirten Prof. Dr. Kılıç, şunları söyledi:
"Sürekli takip ettiğimiz bölgenin hemen devamında büyük bir koloni daha keşfettik. Leylekler, buralarda nehre yakın yüksek gelirim hatları direklerini kullanıyor. Bu bölgede ağaçlar çok az, doğal bitki örtüsü step özelliği arz ediyor. Yüksek gerilim hatlarını kullanıyorlar ve bunlar da Dicle Nehri'ne paralel. Buralarda yaptıkları yuvalarda 5 yavruyu rahat yetiştirebiliyorlar. Çünkü sürekli yiyecek bulma ve bunları kısa sürede yakın mesafeden yuvaya taşıma imkanına sahipler.
Bismil leylekleri, bu yönü ile Türkiye'deki diğer bölgelerden farklılık arz eder. Bu bölgede su samurları, sincaplar, tilkiler, domuzlar var. Eğer doğal ortam korunursa, zenginleştirilirse, bunların yaşama şansı devam eder. Biyoçeşitlilik çok önemli. Biyoçeşitliliğin olduğu yerde salgın hastalıklar, aşırı haşaratın verebileceği zararlar engellenir. Çünkü aşırı üreme sırasında kuşlar, böcekleri yiyerek kontrol altına alır. Fareleri, kuşlar diğer memeliler yiyerek kontrol altına alır. Bu yüzden bizim biyoçeşitliliği sürekli korumamız lazım.”