Diyarbakır’da yoğun bakımda görevli hemşire Hediye Yaşar, pandemi yoğunluğundan arta kalan zamanıyla soluğu fırçasını alıp tuvalinin başında alıyor. Sonradan aldığı eğitimle hayatını sanata adayan hemşire Yaşar, farklı meslek gruplarından kadınlarla atölyeye çevirdiği evinde sanatsal çalışmalar gerçekleştiriyor
YENİGÜN HABER - Yaklaşık 21 yıldır hemşirelik yapan Hediye Yaşar, çocukluğundan beri ilgisi olduğu sanatla iç içe olmak için 2011 yılında arkadaşları ile birlikte kursa gitti. Kısa bir ara verdiği çok sevdiği sanata 2017’de tekrar dönerek bir atölyede yağlı boya eğitimi aldı. Aldığı eğitimle ilk sergisini açan hemşire Yaşar, şimdiye kadar 20 yağlı boya tablosu ele aldı. Yoğun bakım servisi hemşiresi olan Yaşar, pandemi yoğunluğundan arta kalan zamanda fırçasını alıp soluğu tuvalinin ve heykel çalışmalarının başında alıyor.
‘Kendimizi aynalamanın yolunu bulduk’
Yaklaşık 21 yıldır hemşire olarak çalıştığını kaydeden Yaşar, çocukluğumdan beri resme ilgisi olduğunu söyledi. Yaşar, "Ama ilk 2011’de bir kursta bir arkadaşımla beraber başladım. Sonrasında bir ara verdim. En son 2017’de bir atölyede yağlı boya eğitimi aldım. O eğitim esnasında ilk sergim için tuvalleri hazırladım. Hemşirelik ve sanat bir birleriyle ilişkili mi bilmiyorum ama duygusal olarak başka bir alanda kendiniz aynalamak istediğiniz bir meslek. Çünkü çok travmatik ve zor bir iş. Pandemi süreciyle bu daha da zorlaştı. Hastalar bilinçleri açık olarak geliyorlar ve kötüleştiklerini görmek duygusal olarak çok çökerten bir şey. Yağlı boya, resim ve heykel yapıyorum. Bir grup arkadaşlar bir araya gelip yeni yeni şeyler üretiyoruz. İkisini bir arada nasıl yürütebiliyorum, sanırım kadınların üretici olabilmeleri için, bir şeyler üretebilmeleri için ekstradan çabalamaları gerekiyor. Sanırım çok fazla çaba sarf ediyorum. Bugün de nöbetten çıktım, hiç dinlenmedim, günlerim böyle geçiyor. İkisini bir arada yürütünce kendime hiç zaman ayıramıyorum. Dinlenmeye zaman bulamıyorum. İkisini bir araya getirmek benim için düşünsel olarak da çok zor. Sanatı ve sağlığı birleştirmek, çünkü ikisi de apayrı zor meslekler. Bir kadın grubuyuz biz. Metal Kolektif adımız. Bu kadın grubuyla 2018’de solo sergimdeki ve kadınlar heykelimden etkilenerek göç ve kadın temalı bir çalışma yaptık. Yaklaşık 30 kadınla başladık. Şu anda 15, 18 kadın devam ediyor. Bu kadınların sanata olan ilgisi heykelleri tamamladıktan sonra bitmedi. O yönlerine dokundu. Güzel olan tarafı da hepimiz farklı meslek grubundan kadınlarız. Şimdi arkadaşımın deyimiyle ‘kendimizi aynalamanın yolunu bulduk.’ 20 tane yağlı boya çalışmam var” dedi. (İHA)