Diyarbakır’ı Çınar ilçesindeki yaşayan 18 yaşındaki Medine Akyüz, annesi ve 3 kardeşiyle birlikte hayat mücadelesi veriyor. Babasını kaybettiği 2015'te 9 yaşında olan Akyüz, son 3 yıldır tarım işçiliği yaparak hem öğrenimine devam etmek istiyor hem de ailesine katkı sunmaya çalışıyor. Bu yıl üniversiteye yerleşemeyen Akyüz, sınava hazırlık yapıyor.
"Benim bu zorluklara karşı mücadele etmem gerekir" sözleriyle motivasyonunu sağlayan Akyüz, babasını kaybetmenin kendilerinde yarattığı maddi ve manevi zorlukları anlatarak, "Babamı kaybettikten sonra çok zorlu günler geçirdik. Maddi olarak bir şekilde üstesinden gelebiliyorum ama manevi olarak o eksiklik asla gideremedim. Hayatımda çok büyük bir boşluk oluştu. Mesela küçük yaşta çok büyük sorumlulukların altına girip çocukluğumu dahi yaşayamadım. Benden büyük üniversite okuyan ağabeyim ve 2 tane küçük kardeşim ve annemle yaşıyorum. Bu zorlukları karşısında hem okul okuyup hem de çalışmak zorunda kaldım" ifadelerini kullandı.
'ZORLUKLARLA MÜCADELE EDİYORUM’
Lise öğrene devam ettiği son 3 yılda sezonluk tarım işçisi olarak çalışmaya başladığını ifade eden Akyüz, günde 13-14 saat çalıştığını, kazandığını eve katkıda bulunmak için kullandığını ifade etti. Her sabah saat 04.00’da uyanan ve tarlada çalışmak için yola koyulan Akyüz, "Her gün bir saatlik yolun ardından saat 05.00'da daha güneş doğmadan işbaşı yapıyoruz. Tarla işine göre de çalışma saatimiz uzayabiliyor. Bu zorlukların beraberinde gün boyu güneşin altına çalışıp, toza da maruz kalıyoruz ve bu durum sağlığımızı da etkiliyor. Sabah gelip patlıcan topladıktan sonra bir de onların paketlemesini yapıyoruz. Paketleme işi ne zaman biterse o zaman çıkabiliyoruz. Belli bir saati yok. Gece saat 10.00 olsa bile iş bitmemişse, bitirene kadar orda kalıyoruz. Hem okumak hem de çalışmak zorunda olduğum için büyük zorluklarla mücadele ediyorum. Hele ki bir kadın olarak büyük bir sorumluluğun varsa ve tarla işinde çalışıyorsan hem duygusal, hem mental olarak bu yükle beraber büyük bir zorluk da açığa çıkıyor. Annem ne kadar bana 'Çalışma oku.' dese de ben aileme destek çıkmalıyım" diye konuştu.
'ÇÜRÜMÜŞLÜĞÜ KABUL ETMEYELİM'
Sporla ilgilenen Akyüz, Diyarbakır’da Voleybolcular Kulübü'nde voleybola devam ederken, eğitimini de Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu'nda (BESYO) tamamlamak istiyor. Ancak, bu bölümde atamaların sınırlı olması nedeniyle hemşirelik bölümünü okumak zorunda olduğunu söyleyen Akyüz, "Ama daha kolay atanabilmek için hemşirelik okumak zorunda kalıyorum. Benim bu zorluklara karşı mücadele etmem gerekir. Çevremde mücadele etmekten korktukları ve toplumun dayattıklarından dolayı evliliği çözüm bulan kadınlar var. Bu asla doğru yaklaşım değil. Çünkü zorluklardan kaçmak yerine mücadele etmek lazım. Hiç bir şekil de evlenmek zorunda değiller. Sistemin çürümüşlüğü bize bu zorlukları dayatıyor olabilir ama kabul etmeyelim. Sistemin dayattığı ekonomik şartlardan kaynaklı artık kimse okumak istemiyor. İnsanların yönelmek istediği o kadar alan var ki ama maddi imkânsızlıklar buna izin vermiyor" şeklinde konuştu.
'ÇÖZÜM MÜCADELE ETMEKTE'
Ülkeyi yöneten kişilerin doğru seçilmesi gerektiğini vurgulayan Akyüz, "Bu sisteme karşı doğru seçimler yaparak ve o seçimlerde bu ülkeyi doğru yönetebilecek, kişilere seçilmeli. Çoğu insanın şunu diyebiliyor, 'Biz bir oy versek bir oyla mı düzelecek?", kesinlikle öyle düşünmemek lazım bizim irademiz önemlidir. Bir oyla herkesin hayatına etki edebiliyorsun. Yoksa bu şekilde devam ederse ülkeyi daha kötü durumlar bekliyor. Çözüm kaçmakta değil, mücadele etmek lazım. Biz bir şeylere 'Dur' demedikçe kimse kalkıp 'Dur' demeyecektir. Yine yandaşlar para yerken, kötü koşullarda çalışan da bizler olacağız. Halk olarak birlik olup doğru olana karar verebilmeliyiz" diye belirti.