Diyarbakır'da adalet arayışı; 4 yıldır iddianamesiz cezaevinde

Mehmet Oğuz Ademoğlu, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 2021 yılında yapılan icradan araç satışlarında usulsüzlük yaptığı iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. 4 yıldır iddianamesi hazırlanmadığı için yargılanmadan cezaevinde tutulan Ademoğlu için DEM Parti milletvekili Serhat Eren tarafından Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na başvuru yapıldı.

YENİGÜN HABER – Diyarbakır 1 No’lu Cezaevi’nde tutuklu bulunan Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun 4 yıldır iddianamesi hazırlanmadığı için yargılanmadan cezaevinde tutulduğu yönündeki iddiaları, DEM Parti Diyarbakır milletvekili Serhat Eren tarafından Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na taşındı.

Daha öncede konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak durumuna dikkat çeken Ademoğlu, hukuki sürecin işletilmediğini ve masumiyet ilkesinin ihlal edildiğini vurgulayarak, yaşadığı belirsizlik nedeniyle intihar aşamasına geldiğini ifade etmişti.

Zaman zaman açlık grevleri yapan Ademoğlu, adaletin ve yasaların işletilmesi için kamuoyuna ve yetkililere çağrıda bulunmuştu.

Eren, 2021 yılında Lice’de ilk kez yapılacak icradan araç satışlarında görev genç bir zabıt kâtibi olan Mehmet Oğuz Ademoğlu’na verildiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Ademoğlu’nun icra ve ihale süreçleri konusunda herhangi bir eğitim almadığı, bu göreve hazırlıksız olarak getirildiği belirtilmektedir.

Bu süreçte daha önce Diyarbakır 2. İcra Müdürü olarak görev yapmış, meslekten ihraç edilmiş ve cezaevinde yatmış olan Kemal Torun kendisini halen görevdeki bir icra müdürü olarak tanıtarak sürece dahil olmuştur. Ademoğlu’nun müdürü Hasan Sönmez de Torun’u “O işin ustası, güvenebilirsin” diyerek desteklemiştir. Torun’un yanında daha önce sahtecilikten yargılanmış Ferzende Güler ve Yusuf Aslan’ın da bulunduğu, bu kişilerin resmi kimliklerini teslim etmedikleri ve bu yolla genç memurun güvenini kazandıkları iddia edilmektedir.

63 araç ihaleye çıkmadan, evrak düzenlenmeden sisteme işlendi

Olayın seyrine ilişkin iddialar, Torun’un başlangıçta prosedüre uygun birkaç satış yaptıktan sonra genç memurun bilgisizliğinden faydalanarak sahte tescil işlemlerine yöneldiğini göstermektedir.

26 Nisan-7 Temmuz 2021 tarihleri arasında toplam 63 aracın ihaleye çıkmadan, evrak düzenlenmeden ve ödeme yapılmadan sisteme işlendiği, bu araçların büyük bölümünün Ferzende Güler adına kaydedildiği, daha sonra üçüncü ve dördüncü kişilere devredildiği ileri sürülmektedir. Ayrıca, araçların devredildiği günlerde Kemal Torun’un eşi Aysun Torun’un hesabına para girişleri olduğuna dair iddialar da bulunmaktadır.

“Memurun haberi yoktu, e-imzayı biz kullanıyorduk”

Sahte plakaların karıştığını fark eden Ademoğlu’nun konuyu müdürüne ilettiği ancak dikkate alınmadığı, daha sonra kendi girişimleriyle kayıtların incelenmesini sağladığı ifade edilmektedir. Kamera kayıtlarında sahte işlemleri yapan kişinin Kemal Torun olduğuna dair iddialar bulunmakta, tanıklardan birinin mahkemede, “Memurun haberi yoktu, e-imzayı biz kullanıyorduk. Araç başına belli bir meblağ alıyordum, kalanını Kemal Torun’un eşinin hesabına yatırıyordum” şeklinde beyanda bulunduğu öne sürülmektedir.

Usulsüzlüğü fark edip dile getirdi

Tüm bu iddialara rağmen Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun asıl fail olarak yargılandığı, tanıkların kendisini suçlamadığı, para izinin bulunmadığı, kamera kayıtlarında işlemleri yapan olarak görünmediği, aksine usulsüzlüğü fark edip dile getirdiği halde dört yıldır tutuklu bulunduğu belirtilmektedir. Ayrıca Ademoğlu’nun bu durumu gündeme getirmesi nedeniyle Elazığ Kapalı İnfaz Kurumuna sürgün edildiği ve telefon hakkının kısıtlandığı da kamuoyuna yansıyan iddialar arasındadır”

Bu olayda suçsuz bir memurun bütün yükü taşıması, asıl faillerin ise korunması iddiası yargı bağımsızlığına gölge düşüren bir tablo olduğunu belirten DEM Parti Diyarbakır milkletvekili Serhat Eren, “. Sahte araç satışlarından elde edilen paranın yargı içindeki bazı kişilere aktarıldığı yönündeki iddialar özellikle dikkat çekicidir” ifadelerini kullandı.

Eren, Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun yaşamış olduğu mağduriyete ilişkin Adalet Bakanlığı’nın yanıtlaması istemiyle hazırladığı şu soruları yöneltti:.

  1. Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 2021 yılında yaşandığı belirtilen ve 63 aracın ihaleye çıkmadan, evrak düzenlenmeden ve ödeme yapılmadan satıldığı iddialarına ilişkin Bakanlığınızca herhangi bir idari veya adli soruşturma yürütülmüş müdür?
  2. Kamera kayıtlarında sahte işlemleri yapanın başka kişiler olduğuna dair iddialar mevcutken ve tanık ifadeleri de bu yöndeyken, Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun tek başına sorumlu tutulmasının gerekçesi nedir?
  3. Araç satışlarından elde edilen paraların Kemal Torun’un eşi Aysun Torun’un hesabına aktarıldığına dair iddialar araştırılmış mıdır? Araştırıldıysa sonuçları nedir?
  4. Tanık Ferzende Güler’in “memurun haberi yoktu, e-imzayı biz kullanıyorduk” şeklindeki beyanı neden dikkate alınmamıştır?
  5. Bu süreçte adı geçen ve meslekten ihraç edilmiş personel ile birlikte Hasan Sönmez, Ferzende Güler ve Yusuf Aslan hakkında hangi idari ve adli işlemler yapılmıştır?
  6. Sahte araç satışlarından elde edilen paranın yargı içinde bazı kişilere aktarıldığı iddiaları Bakanlığınızca araştırılmış mıdır? Araştırıldıysa hangi sonuçlara ulaşılmıştır?
  7. Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun suçsuz olduğu yönündeki iddialar dikkate alınarak, haksız tutukluluk nedeniyle uğradığı mağduriyetin giderilmesi için Bakanlığınızca herhangi bir girişim yapılacak mıdır?
  8. Ademoğlu’nun Elazığ Kapalı İnfaz Kurumuna sürgün edilmesinin ve telefon hakkının kısıtlanmasının gerekçesi nedir? Bu uygulama Bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir?
  9. Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun herhangi bir eğitim almadan bu göreve verilmesi bir idari zafiyet değil midir? Bu tür kritik görevlerde memurların eğitimsiz bırakılmasının sorumluluğu kime aittir?
  10. İcra müdürlüklerinde görev yapan kâtip ve memurların yetki ve sorumluluklarının sınırları nelerdir? Eğitim ve denetim mekanizmalarının yetersizliği hakkında Bakanlığınızın tespiti bulunmakta mıdır?
  11. Meslekten ihraç edilmiş kişilerin resmi kurum kimliklerini teslim etmeden kullanmaya devam ettikleri iddiaları doğru mudur? Doğruysa bu açık nasıl oluşmuştur ve bundan kimler sorumludur?
  12. İcra müdürlüklerinde sahtecilik ve usulsüzlük risklerini önlemek için hangi teknik ve idari önlemler alınmaktadır? Bu olaydan sonra ek tedbirler uygulanmış mıdır?
  13. 63 aracın sahte işlemlerle satışının tapu ve tescil sistemine yansıması nasıl mümkün olmuştur? Bu durum elektronik imza ve UYAP sistemindeki denetim mekanizmalarının zaafına işaret etmiyor mu?
  14. Bakanlığınızın teftiş kurulu tarafından bu olaya dair herhangi bir inceleme yapılmış mıdır? Yapıldıysa raporun sonuçları nelerdir?
  15. İcra müdürlüklerinde son beş yılda kaç personel hakkında usulsüzlük veya sahtecilik iddiasıyla soruşturma açılmıştır? Bu soruşturmaların kaçı sonuçlandırılmıştır?
  16. Mehmet Oğuz Ademoğlu’nun dört yıldır tutuklu bulunmasının makul süreyi aştığı, suçsuzluk karinesi ve adil yargılanma hakkı açısından ihlal oluşturduğu değerlendirilmiş midir? Bu konuyla ilgili Bakanlığınızın görüşü nedir?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Diyarbakır Haberleri