YENİGÜN HABER – Diyarbakır Çocuk Hastanesi’nde görevli SES İşyeri Temsilcisi Serdar Büyükdeniz, kamu zararını dile getirdiği için sistematik baskıya maruz kaldığını iddia etti. Dört kez mahkemeyi kazanan Büyükdeniz, "Hukuku kazandım ama mobbingi aşamadım" diyerek yetkililere seslendi.
Diyarbakır Çocuk Hastanesi’nde sağlık emekçisi ve SES işyeri temsilcisi olarak görev yapan Serdar Büyükdeniz’in iddiaları, sağlık camiasında yaşananları bir kez daha gözler önüne serdi.
Kamu zararını ihbar etti, hedef tahtasına oturtuldu
Büyükdeniz, hastanedeki usulsüzlükleri ve kamu zararını CİMER üzerinden yetkililere bildirdiği günden beri huzurunun kalmadığını belirtti. Yaptığı başvuruların ardından iki kez sürgün edildiğini dile getiren Büyükdeniz, hukuk mücadelesinden vazgeçmedi.
4 dava kazandı, baskı yine dinmedi
Hakkındaki sürgün kararlarına karşı yargı yoluna giden Büyükdeniz, açtığı dört davayı da kazanarak eski görev yerine dönmeyi başardı.
Ancak iddiaya göre, mahkeme kararıyla dönen sağlık çalışanını bu kez "sistematik mobbing" karşıladı. Başhekimlik tarafından baskı gördüğünü öne süren Büyükdeniz, sağlık durumuna ilişkin heyet raporları bulunmasına rağmen, sağlığına uygun birimlerde çalıştırılmadığını savundu.
"Liyakat gitti, torpil geldi"
Yaşadığı süreci İl Sağlık Müdürlüğü ve Valilik gibi üst mercilere de taşıyan ancak sonuç alamadığını belirten Büyükdeniz, sağlık sistemindeki yönetim anlayışını sert bir dille eleştirdi. Liyakat yerine torpilin, adalet yerine baskının hâkim olduğunu savunan SES temsilcisi Büyükdeniz, şu ifadeleri kullandı:
"Mobbinge, liyakatsiz yönetime ve torpile boyun eğmeyeceğiz. Sağlık emekçileri olarak susmayacak, geri adım atmayacağız."
Gözler yetkililerde
Büyükdeniz'in iddiaları sonrası, Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü'nün konuyla ilgili bir inceleme başlatıp başlatmayacağı merak konusu oldu. Sağlık çalışanlarının sendikal hakları ve iş barışı açısından kritik önem taşıyan bu iddialar, "Sağlıkta şiddet sadece hasta yakınından mı geliyor?" sorsunu bir kez daha gündeme taşıdı.