Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle düzenlenen 'Türk Mutfağı Haftası' kapsamında Vali Ali İhsan Su’nun katılımıyla Diyarbakır’ın yöresel lezzetleri ile coğrafi işaretli ürünleri tanıtıldı. Diyarbakır’ın gastronomide her alanda gelişen bir mutfağa sahip olduğunu vurgulayan Vali Su, “Gastronomi yemek çeşitlerimiz acılısı, ekşilisi, tatlısı, tuzlusu ama Diyarbakır mutfağınızın bir önemli özelliği de var. O da hakikaten israf edilmeden her şeyin değerlendirildiği bir mutfak” dedi
Süleyman Özdemir / YENİGÜN HABER - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan Hanımefendinin öncülüğünde kutlanan "Türk Mutfağı Haftası" çerçevesinde, Diyarbakır Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve Dicle Üniversitesi iş birliğinde merkez Yenişehir ilçesinde bir otelde etkinlik düzenlendi. Yöresel yemeklerin sergilendiği etkinlikte, Vali Ali İhsan Su, stantları gezerek yiyecekler hakkında bilgi aldı. Açılış konuşmasını yapan Vali Su, kentin zengin tarihsel geçmişe sahip olduğunu söyledi. Şehrin gastronomide önemli bir yerde olduğunu belirten Vali Su, “Biz de Diyarbakır olarak 12 bin yıllık geçmişe sahibiz. Bu anlamda birçok kültüre ev sahipliği yapmışız. Her kültürün burada bıraktığı izler var, bu kültürlerin meydana getirdiği çok zengin, hoş, güzel bir gastronomi de var” dedi.
‘Her şeyi değerlendiren bir mutfak’
Diyarbakır’ın gastronomide her alanda gelişen bir mutfağa sahip olduğunu vurgulayan Vali Su, “Gastronomi yemek çeşitlerimiz acılısı, ekşilisi, tatlısı, tuzlusu ama Diyarbakır mutfağınızın bir önemli özelliği de var. O da hakikaten israf edilmeden her şeyin değerlendirildiği bir mutfak. Kışın kurutuluyor, değerlendiriyor. Kurumuş ekmekleri kavurmuşlar, tatlı haline getirmişler. Yani aynı zamanda da Diyarbakır mutfağımız birçok yemek çeşidine sahip olmakla beraber, bu anlamda tasarruflu ve hakikaten her şeyi değerlendiren israf etmeyen bir mutfak konumunda.”
“Yemeklerimizi uluslararasında tescillememiz lazım”
Yemeklerin uluslararası düzeyde tanıtılmasının önemine dikkat çeken Vali Su, “Yemeklerimiz tescil edilmiş coğrafi işareti alınmış ve UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı gastronomi alanında da ulusal listeye kabul edilmiş bir iliz. Bu coğrafi işaret aldığımız, yemeklerimizi, ürünlerimizi çoğaltmaya devam edeceğiz. Bu coğrafi işaret aldığımız ürünlerimizi uluslararasında da tescillememiz lazım. Bu yemeğin Diyarbakır’a ait yemek olduğunu, ülkemize ait bir yemek olduğunu da tescilletmiş olalım” ifadelerini kullandı. Şehrin zengin mutfak kültürünün turizme katkı sunacağını ifade eden Vali Su, şunları kaydetti:
“Sahip olduğunuz değerleri tanıtmak çok önemli, çok zengin kaynaklarınız, her şeyiniz olabilir. Siz bunları eğer değerlendiremiyorsanız, tanıtamıyorsanız o zaman kapalı kutu olarak kalıyorsunuz. Diyarbakır'ımız da bu anlamda Allah'a şükür gerçekten çok muhteşem bir gastronomiye, tarihi hazineye, doğal güzelliklere sahip. Bunların hepsi var. Diyarbakır’ımızda bunların tanıtılması, bunları tüm dünyaya tanıtmak, herkesle paylaşmak önemli. Bu tür çalışmalar ilimiz açısından turizm konusunda da çok ciddi bir katkı sağlayacak. Bugün artık biliyorsunuz televizyonlarda yemek programları oldukça çoğaldı. En çok izlenen programlar arasına giriyor. Bu tür organizasyonların ilimizde aynı zamanda Gastro turizminin de gelişmesine çok büyük katkı sağlayacak.”
‘Coğrafi işaret alan ürünü 70’e çıkaracağız’
Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu Aşçılık Programı Öğretim Görevlisi Cüneyt Ateş ise Diyarbakır’ın şu ana kadar 34 coğrafi işaret tescili almış ürününün bulunduğunu belirterek, “63 tane dosyayı verdik, bu sayıyı yıl içerisinde neredeyse 70’e çıkaracağız. Bu neredeyse Türkiye rekoru diyelim, çünkü bir yıl içerisinde en fazla dosya verilen, en fazla coğrafi işaret alan il oldu” dedi.