YENİGÜN HABER – Diyarbakır’ın Lice ilçesinde bir grup eliyle oluşturulan fuhuş ağı, ortaya çıkarıldı. Mezopotamya Ajansı’nda çıkan haberlerden sonra kadın kurumları bölgede araştırma ve incelemelerde bulundu. Özgür Kadın Hareketi (Tevgara Jinên Azad-TJA) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti ) ilçe örgütü de çalışmalara başladı.
Fuhuş, uyuşturucu ve özel savaş politikalarına karşı ilçe merkezinde başlatılan çalışmalar önümüzdeki günlerde kırsal mahallelerde sürecek.
Fatma Gülen (40), Lice’de ilk kez böyle kötü bir şeyin yaşandığını söyleyerek, “Böyle bir şeyi kesinlikle kabul etmiyoruz. Eğer bugün burada uyuşturucuya müsaade etmeseydiler, fuhuş da olmazdı. Bugün fuhuş olduysa yarın daha kötüsü de olacaktır. Biz kadınlar özgürce gezmek istiyoruz. Çocuklarımız sokakta özgür hareket edebilsin istiyoruz. Benim kızım okula gidiyor, çok korkuyorum. Çünkü dışarısı çok tehlikeli. Yaşananları kınıyoruz. Buna karşı bütün halk ayaklanmalı ve bu kişiler tespit edilip cezalandırılmalı. Köy yakmaları her şeyi gördük ama böyle bir şeyi ilk defa gördük. Bunu da devletin Kürtlere bilerek yaptığını biliyoruz” dedi.
‘Kadınlar birlik olmalı’
Huri Biçer, Lice halkının böyle bir şeyi kabul etmemesi gerektiğini belirterek, “Kadınlar birlik olmalı ki kadınların başına böyle şeyler gelmesin. Kadınlara bunu yapanlara da müebbet hapis cezaları verilmeli. Kadınlar da erkeler de bu meseleye karşı birlik olmalı ve buna karşı mücadele etmeliler” diye konuştu.
Fayika Seven, “İnsanlar yürütülen bu politikalarla ajanlaştırılmış. Bunu yapan da devlettir, mitleri ve ajanlarıdır. Buna karşı herkes tepki göstermeli, yürüyüşler yapmalı ve bu durumu protesto etmeli. Birlik olmaktan başka çözüm yok” diye kaydetti.
Nedret Maltaş, “Devletin amacı Licelileri bazı şeylerden uzaklaştırıp böyle pis şeylere bulaştırmak. Kadınlar bu durumu kabullenmesin, buna karşı ayaklansın. Kadınlar tepkileriyle ve yürüyüşleriyle dünyayı sarsmalılar. Fuhuşa sürüklenip kurtulmak isteyen kadınlar korkmamalı, onlara bütün kapılar açık. Halk onların arkasındadır” diye belirtti.
Fuhuşa sürüklenen kadınların Lice halkına sığınması gerektiğini belirten Kibar Duman ise yaşananları duyunca kanının donduğunu söyledi. Kibar Duman, “Bugün o kadınlar, yarın ben, benim çocuklarım, komşumun çocukları olacak. Yani muhakkak biri olacak. Onun için bunu kabul etmiyoruz. Herkes ayaklansın, bu sorunu çözsün. Burada doğdum büyüdüm böyle bir şey görmedim. Bunu yapanlar cezalandırılmalı” dedi.
Ne olmuştu?
Son zamanlarda özellikle kadın ve çocukların şüpheli ölüm ve intiharlarıyla gündeme gelen Diyarbakır’ın Lice ilçesinde aralarında çocukların da olduğu genç kadınları fuhuşa sürükleyen bir ağ ortaya çıkarılmıştı.
MA’nın edindiği bilgiye göre 1’i kadın 5 kişiden oluşan fuhuş ağının genç kadınları çeşitli şekillerde elde ettikleri fotoğrafları üzerinden fuhuşa sürüklediği belirtilmişti.
B.M., E.P., S.A. ve Ö.A. adlı erkekler ile R.M. adlı kadından oluşan fuhuş çetesinin, ilçe merkezinde bulunan parkları kullandığı belirtilmişti.
Çete tarafından fuhuşa sürüklenen ve can güvenliği nedeniyle ilçeden kaçarak farklı bir kente yerleşen, isminin açıklanmasını istemeyen kadın, yaşadıklarını ve fuhuş ağını MA anlattı.
“Abini tutuklatırım” tehdidiyle başladı
Kadın, yaklaşık 1 yıl önce abisinin adli bir suçtan kaynaklı gözaltına alındığını bir delil olmaması üzerine abisinin serbest bırakıldığını belirtti. Kadın, aynı süreçte kendisi ile irtibata geçen ve daha sonra fuhuş ağının üyesi olduğunu öğrendiği B.M.’nin kendisinden uygunsuz fotoğraf istediğini dile getiren kadın, “‘Bana istediğim fotoğrafı atmazsan, yanıma gelmezsen abini içeriye aldırırım’ diyordu. Ben de onun içeriye girmesini göze alamadığım için bir kereliğine kabul ettim. Ben kabul ettikten sonra devamı gelmeye başladı” dedi.
Kadın, B.M.’nin, fotoğrafları ailesi ve çevresiyle paylaşmakla kendisini tehdit ettiğini ve tecavüzünü sürdürdüğünü söyledi. B.M.’nin tehdit ve tecavüzünün sistematik hale geldiğini, Mayıs ayında 17 yaşındaki kız kardeşini kaçırdığını, kardeşini kurtarabilmek için yeniden tecavüze boyun eğmek zorunda kaldığını söyledi.
Bu yapılanmanın ağına düşen tek kişinin kendisi olmadığını, ilçede kendisinin isimlerini bildiği en az 8 kadının da benzer şekilde taciz ve tecavüze maruz kaldığını kaydetti. Kendisi ve ailesinin can güvenliği nedeniyle yaşadıklarını adli mercilere taşımaktan korkan ve bu nedenle kent değiştiren kadın, fuhuş ağı birçok kesim tarafından bilinen saldırılara dair bir işlem yapılmadığını söyledi.
B.M.’nin tacizlerinin devam ettiğini aktaran kadın, kentteki kadın örgütleri başta olmak üzere hak savunucularının ilçede oluşan fuhuş ağına karşı mücadele etmeye ve kendilerine destek vermeye çağırmıştı. Haber Merkezi