Ünlü qırıxlardan Yahudi Yunus, 1948'de İsrail Devleti'nin kurulmasıyla Diyarbakır'ın Yahudi Mahallesi'nden gitmeyen Yahudilerden biriydi. Yunus, halktan yana duruşuyla tanınan bir qırıx idi.
Diyarbakır Hafızası’nda yer alan bilgiye göre, yazar Mıgırdiç Margosyan kabadayılığın ayrımını yapar. Hayat gailesi içinde geçinmeye çabalayan insanlara musallat olup bundan çıkar sağlayanları vardır; bir de o insanların yanında olup, yeri geldiğinde bunu yapan kabadayılarla karşı karşıya gelmeyi tercih edenler...
Yahudi Yunus, Margosyan'a göre bu ikincilerdendir. Etkileyiciliği giyiminden kuşamından, yakışıklılığından ya da iyi dövüşmesinden gelmez. Cesareti ve kimin yanında durduğu önemlidir.
1948 yılında İsrail Devleti'nin kurulmasıyla Diyarbakır'ın Yahudi Mahallesi boşalmaya başlamıştı. Evler yok pahasına satılıyor, uzun bir yolculuk için hazırlıklar yapılıyordu. Tanıklık ettiği o günleri anlatırken iki istisnadan söz ediyor Margosyan. Giden Yahudi ailelere katılamayanlardan biri Yahudi Yunus'tur. Hatta tam o dönemde bir pusuda öldürülmesinin Yahudilerin şehri terk edişini hızlandırdığı söylenir.
Pusuya düşürülüşü
Diyarbakır Yahudileri bu dönemde topluca İsrail’e göç etmişti. O dönemden bir hikayeye göre göçü tetikleyen (bence sadece kozmetik bir şekilde hızlandıran) meselelerden biri Qırıx Yunus’un vakasıydı. Bunlardan biri Yahudi Yunus olarak bilinirdi. Rıfat Bali’ye göre Yunus olarak bilinen Yona’nın Buğday Pazarı’nda manifatura dükkanı vardı. Yahudi Yunus, kendilerine zorla çay verip kendi mekanına alıştırmak isteyen bir çaycıyı dövüyor ve zorlamalarını şikayet ediyor. Hem suçlu hem güçlü imiş Qırıx Yahudi Yunus. Yunus’un şikayeti üzerine çaycıya dava açılıyor. Mahkeme günü gelince çaycının yakınları oracıkta Yunus’u sırtından bıçaklıyor. Bu olaydan kısa süre sonra, 1948’de İsrail’in de kurulmasıyla beraber Yahudiler şehri terk ediyor. (Kaynak: Avlaremoz- Nesi Altaras)