5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi Girişim Grubu, Diyarbakır 5 No’lu cezaevinin müze olması için toplandı, taleplerini açıkladı. Girişim grubu, cezaevi binasının fiziki değişiklik yapılmadan, 80-84 yıllarında olduğu gibi, o günkü atmosfere uygun müze olmasını talep etti
Diyarbakır 5 nolu cezaevinin müze yapılmak üzere Adalet bakanlığından alınıp, Kültür ve Turizm Bakanlığına devredilmesinden sonra yapılan çalışmaları yakından takip eden, 5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi Girişim Grubu, cezaevi önünde toplanarak, basın toplantısı gerçekleştirdi. Açıklamayı inisiyatif adına Rahime Kesici Karakaş okudu. Ortak açıklamada özetle şöyle denildi; Türkiye’de askerler darbeci geleneğini sürdürüp “sivil yönetime” el koyarak 12 Eylül 1980’de askeri bir darbe yaptı. Bu askeri darbe sonucunda, Türkiye sınırlarının tümü açık bir cezaevine dönüştü. Yüz binlerce insan soruşturmaya tabi tutuldu, gözaltına alındı, binlercesi tutuklandı İşkence hanelerde ve cezaevlerinde yüzlerce insan işkence ve kötü muameleden ötürü öldü – öldürüldü, binlercesi sakat kaldı. Binlerce insan idam cezasından yargılandı, 50 kişi idam edildi. Türkiye cezaevleri özel uygulama alanlarına dönüştü, birer işkence merkezi oldu. Ancak bir yer vardı ki, sadece basit bir işkence merkezi olmadı; ayni zamanda siyasal-sosyal bir deney merkez1, insanların kimliklerinin yok edilip, teslim alınmak üzere kurulmuş asimilasyon okulu, şiddetle beslenen özel bir kişiliksizleştirme laboratuvarıydı. Orası Diyarbakır 5 Nolu Cezaeviydi…
“En kötü 10 cezaevinden biri”
Diyarbakır 5 Nolu Cezaevini burada tekrar anlatmaya gerek yok; herkesin malumu: Yapılan bir araştırmada, “Dünyanın gelmiş geçmiş en kötü 10 cezaevinden” birisi; özel uygulamalarıyla ve işkenceleriyle en ünlüsü. İşte bu, binlerce insanın yaşamında derin izler ve acılar bırakan 5 Nolu Cezaevi, mevcut hükümetin aldığı karar doğrultusunda 20 Ekim 2022 tarihinde boşaltılarak Adalet Bakanlığından alınıp Kültür ve Turizm Bakanlığınadevredildi. Bir duyuruyla da “cezaevinin müze yapılacağı” söylendi.
Dünyadaki örnekleri
Bizler, 5 Nolu’da 1980-84 yıllarında yaşanan bu vahşet döneminin tanıkları olarak, cezaevinin müze yapılması ile ilgili alınan kararlarda muhatap olmak ve bu süreçte müdahil olmak istiyoruz. Süleymaniye Emna Sor ve Bu amaçla, dünyada, Macaristan Terörevi, Türkiye’de Sinop-Ulucanlar emsallerinde olduğu gibi, cezaevinin aslına uygun bir şekilde yenide dizayn edilmesini, o cezaevinde yatanların ve o günleri yaşayanların görüş ve önerileri mutlaka dikkate alınması gerektiğini söylüyoruz.”
Talepler
Girişim grubu müze ile ilgili taleplerini ise şu başlıklar altında açıkladı;
1- Cezaevi binası, fiziki değişiklik yapılmadan, 80-84 yıllarındaki durumuna uygun hale getirilsin.
2-Cezaevinde duvar yazıları, resimler o günkü atmosfere uygun olsun, görsel ve işitsel efektlerle desteklensin.
3- Cezaevinde işkence sonucu öldürülen ve hayatlarını kaybedenlerin isimleri öldükleri tarih ve yerler yazılarak tespit edilsin.
4- Müze materyallerinin toplanmasında, Adalet Bakanlığı ve Kültür Turizm Bakanlığı bizlerle ortak çalışma yürütsün.
5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi Girişim Gurubunun ortak açıklamasında şu çağrıya yer verildi: “Bu vesileyle bir kez daha kamuoyuna, hak ve hukuk savunucularına, barış ve insan hakları taraftarlarına, 5 Nolu’nun Hafıza Merkezi olması için duyarlı olmaya, bu konudaki haklı taleplerimizi sahiplenmeye ve destek olmaya çağırıyor, bizim bu taleplerimizin yanında olan herkese, tüm kişi, kurum ve kuruluşlara teşekkür ediyoruz.” (Haber Merkezi)