Aziz Gülmüş yazdı:  Misvak

... /Yemekten hemen sonra rahmetli babam cebinde taşıdığı bir ağaç parçasını çıkarıp dişlerine sürdü. Çocuk aklımla bunun kutsal bir ritüel olduğunu sanıyordum.. Bu ağaç parçası kullanıla kullanıla ucu tel tel olmuş diş fırçasını andırmıştı..

Bir kaç kez babama sormak istediysem de tepkisinden korkarak sorma gereğini duymadım. İleriki yaşlarda artık babamın deyimiyle, "Başedilemeyen bir komünist olmuştum" Herşeyi sorguluyor ve babamı köşeye sıkıştırıyordum" Her seferinde küfür ve hakaretlerine maruz kalıyordum. Hani Allah var hakkını yemiyim iyi bir alimdi, beni de çok sevdiği için kıyıp iki tokatla 'adam etme' gibi bir derdi yoktu.

Yalnız alim arkadaşları ile bizim evde sohbet ederken beni o ortama sokmazdı.. Bir seferinde yine toplanmışlardı bizim evde. Annemin nefis yemekleri ile onlara ziyafet çekiyordu. Misafirleri meşhur din alimleriydi. Bana kaş göz işareti ile odayı terketmemi isteyince ben görmemezlikten gelerek sofraya oturdum. Babam öfkeden burnundan soluyordu adeta. Yemeklerden sonra orada bulunanların hepsi ceplerinden o bildiğim ağaç parçasını çıkararak dişlerini temizlediler. Fırsat bu fırsat diyerek en yaşlı ve en uzun sakallı misafire, "Bunu neden kullandıklarını" sordum. Babam panikledi, "Çık dışarı benamus" diyerek bastı fırçayı.

Yaşlı adam, babama kızdı. "Genç bir şeyler soruyor onu cevaplayayım" diyerek başladı konuşmaya:

"Bu gördüğün ağaç parçasının adı misvaktır, Adem babamız cennette yiyecek yedikten sonra rahatsızlanır, Allah, Adam babamızın altını bu ağaçla delip dışkıyı dışarı atmasını sağladı.. Bu yüzden bu ağaç kutsaldır" dedi.

Tam ceza sahası içinde faule maruz kalmış ve penaltı kazanmış bir durum olmuştu benim için.

Gülümseyerek Hoca'ya, "Seyda, herşeyi mükemmel yaratan Allah Adem'e d..t yapmayı nasıl unutur? Hadi diyelim ki Cennette yemekten sonra artıklar terleme yolu dışarı atılıyor, katı yiyecekler nasıl sıvı haline geliyor? Bunu da geçelim, Adem babanın dötünü açan ağacı biz niye döte değil de ağzımıza alıyoruz? " dediğimde babam, yakamdan tutarak odanın dışına çıkarıp attı.

Ben dışarı çıktıktan sonra, oradakiler babama, "Hoca senin işin çok zor bununla çok sıkıntılar yaşarsın, Allah yardım etsin sana" demişler.. Babamın çok üzüldüğünü gören en yaşlı Seyda Kürdçe, "Jı Weliya dıkeve Xweli, Jı Xweliya dıkeve Weli" (Alimden zalim, Zalimden alim düşermiş) diyerek teselli etmişler..

Şu halde benim Zalim biri olmam gerekirken, edilgen, itaatkar bir kılıbığa dönüşmemin Psiko-sosyal nedeni nedir? diye sorgulamaktan helak oldum..

Sizce?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aziz Gülmüş Arşivi