Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, önceki gün kentte artan uyuşturucu kullanımı ve fuhuşa tepki göstermek amacıyla basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, “Son yıllarda ülkenin birçok yerinde olduğu gibi kentimizde de maalesef uyuşturucu madde kullanımı ve fuhuşun yaygınlaştığını gözlemlemekteyiz. Bu bataklığa düşürülmeye çalışılan gençlerimiz başta olmak üzere bir bütün olarak toplum bu yöntemlerle yozlaştırılmaya çalışılmaktadır. Özellikle genç nüfusta hızlı bir şekilde artan uyuşturucu kullanımı, çocuk yaşlara kadar düşerken, kullanım oranları da sürekli yükselmektedir. Çoğunluğu genç olmak üzere uyuşturucu kullanımına bağlı ölümlerin artması ve yine yüksek riskli kullanıcı sayısının artması, toplumu ve bizleri ciddi anlamda kaygılandırmaktadır” denilerek; fuhuş ve uyuşturucu kullanımına yönelik gerekli tedbirlerin alınması için çağrı yapıldı.

Kentte uyuşturucuya yönelik görünürde çok ciddi çalışmalar var ve buna rağmen uyuşturucu kullanımı azalacağına sürekli olarak artıyorsa durup düşünmek lazım.

Önemli diğer başlık ise fuhuş!

Yine aynı açıklamada öne çıkan, “Parklarda, sokaklarda ve okul çevrelerinde yaygınlaşan uyuşturucu kullanımı son günlerde basına yansıdığı şekliyle lüks plazalarda güzellik merkezi, masaj salonu gibi paravan ve sahte iş sektörleri adı altında açılan işyerleri üzerinden gerçekleştiriliyor. Genç kadınlar, tehdit ve şantaj gibi yöntemlerle uyuşturucuya bağımlı hale getirildikten sonra yine tehdit ve bağımlılığın yarattığı yoksunluk duygusu ile fuhuşa zorlanıyor. Zorla fuhuşa sürüklenen kadın ve çocuklar her türlü şiddet tehdidi altında yaşamaya zorlanmakta, kaybedilme ve öldürülme gibi yaşam hakkı tehdidine maruz kalmaktadır” ifadeleri toplum olarak bizleri tedirgin etmeye yetiyor.

Nasıl ki kentte yüksek binalar ve geniş yollar ile genişleyip gelişirken; alt yapısı da aynı paralellikte ve hızla yapma ihtiyacı duyuyorsak, kentin manevi alt yapısına da önem vermemiz gerekiyor.

Siyasetin toplum hayatıyla iç içe geçtiği bir yapıda uyuşturucu ve fuhuş ile mücadelede de sadece güvenlik tedbirleri ile başa çıkmamız mümkün değil.

Siyasi fark gözetmeksizin kentin tüm bileşenlerinin bu işin içinde olması gerekliliği göz ardı edilmemeli.

Sadece açıklama ile sınırlı kalmayan geri plandaki tüm insani ve maddi kaynakların kurutulması ile mümkün olacak mücadele gerekiyor.