Tarık Othan yazdı: Elektrik, zulüm olmaktan çıktı

İnsanlar evlerine, işyerlerine gelen elektrik faturalarına bizzat ilgili kurumların önlerine giderek, elektrik faturalarını işyerlerinin camlarına yapıştırarak tepki gösteriyor; “bu soygundur, zulümdür” diye haykırıyor.

Gerek yerelde gerek ülke genelinde muhalefet, sivil toplum örgütleri de benzer yönde tepkilerle beraber çağrılar yaptı.

Fahiş zamlar sonrası gelen yüksek faturaları ile ilgili dikkat çekici bir paylaşımı, DESOB Başkanı Alican Ebedinoğlu  yaptı: Elektrik “ temel bir haktır. Bu durum gözetilmeden, insanlığın temel haklarından birine yapılan yüzde 125’lik zam bir an önce geri alınmalıdır. Aksi taktirde geri dönüşü olmayan sosyal tahribatların topluma faturası ağır olacaktır.

Tepkilerin ardından önce Cumhurbaşkanı Erdoğan, sonra Sözcüsü İbrahim Kalın, artan elektrik faturalarında yeni düzenleme yapılacağını açıkladı.

Ak Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da, "İlk planda yüksek enflasyon ortaya çıkınca asgari ücret ve memur ve emeklilerin ücretlerinde iyileştirmeler yapıldı. Bir taraftan da doğalgaz fiyatlarının 4'te üçünü, elektrik faturalarının yarısını devlet ödedi… Bunun hazineye getirdiği olağanüstü bir yük var, bu zam maalesef 1 Ocak itibariyle vatandaşımıza yansıdı, ağır bir fatura oldu, bunun farkındayız ama zorunlu, kaçınılmaz bir durumdu" sözleriyle zamların vatandaşa yarattığı yükü kabul etti.

Tabi dert “sosyal tahribat” değil; İğneden ipliğe her kaleme yansıyan zamların seçim aritmetiğini derinden etkileyeceği telaşı.

Ancak bunlara rağmen, aynı parti içinden aklı evvellerin savunmaları da yok değil. AK Parti Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Emre Cemil Ayvalı bunlardan biri. Ayvalı, konunun abartıldığını düşünüyor ve şunları söylüyor: "Elektrik faturaları abartılıyor. ‘Geçen ay 300 liraydı, bu ay 2 bin lira oldu’ söylemleri gerçekçi değil. Bazı ifadelerin yalan olduğunu, elektrik faturaları üzerinden provokasyon olduğunu düşünüyorum.’’

Cumhurbaşkanının bile kabul ettiği duruma karşı mutlu azınlığın yaranma çabası.

Bu konuda söz sahibi olabilecek meslek erbaplarına işi bırakmak lazım. Onlardan biri EMO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ bakın nasıl açıklıyor durumu? İlk tespit Türkiye’nin elektrik üretimindeki halini ortaya koyuyor: Türkiye’de elektriğin yüzde 16,1’i kamu tarafından üretiliyor, devletin elektrik piyasasını kontrol edecek gücünün kalmadı.

Ve devamında şu önemli çağrıyı yapıyor:

…Kamu kurumu olan Elektrik Üretim A.Ş.’nin (EÜAŞ)  elektrik dağıtım şirketlerine ve görevli tedarik şirketlerine elektrik satıyor. Yani devletin şirketlere sattığı elektriğe yüzde 34 zam yapılıyor, şirketlerin yurttaşlara sattığı elektriğe ortalama yüzde 115 zam yapılıyor. O yüzden biz EÜAŞ örneği üzerinden dağıtım şirketlerinin kamulaştırılmasını, elektrik üretiminde de kamunun ana unsur olmasını talep ediyoruz.

Evet sorun sadece zamlar değil, devletin elden çıkardığı (özelleştirdiği) dağıtım şirketleri.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tarık Othan Arşivi