Minik Muhammed yaşama tutundu

Minik Muhammed yaşama tutundu
Diyarbakırlı Muhammet Eren Karaduman, tıpta “diyafram hernisi” adı verilen, göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayıran diyafram kasındaki...

Diyarbakırlı Muhammet Eren Karaduman, tıpta “diyafram hernisi” adı verilen, göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayıran diyafram kasındaki yırtıkla dünyaya geldi. Yalnızca yüzde 50 yaşama şansı bulunan Eren Bebek, 24 günlük yaşam mücadelesini kazanarak sağlığına kavuştu

DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır’da yaşayan Mehmet Emin ve Esma Karaduman çifti, ikinci kez anne-baba olma heyecanı ile dünyaya gelecek çocuklarının hayalini kuruyordu. Ancak bu umut dolu bekleyiş, doğum sonrasında bebeğin solunum sıkıntı yaşaması ile birlikte endişeye dönüştü. Bebek, Memorial Dicle Hastanesi’ne sevk edildi ve burada yapılan tetkikler sonucu, solunum sıkıntısının nedeninin doğumsal bir anomali olan diyafram hernisini nedeniyle oluştuğu belirlendi. Ameliyat olması gereken bebek için hayatta kalma şansı yüzde 50 olarak belirtildi.

Göğüs boşluğunu iç organlar kaplamıştı

Aile, bebeğin ameliyat olmasını kabul etti. Memorial Dicle Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Taner Kamacı tarafından gerçekleştirilen ve 2 saat süren operasyon sonrası yoğun bakıma alınan minik Muhammet, 24 günlük yaşam mücadelesini kazandı. Muhammet bebeğin tedavi süreci hakkında bilgi veren Op. Dr. Taner Kamacı, “Muhammed Eren’in sol göğüs boşluğu tamamen bağırsak, mide ve karaciğerin sol lobu ile kaplanmıştı. Kalp de sağa doğru itilmiş haldeydi ve sol akciğer hiç gelişemediği için de ortaya çok ciddi bir tablo çıkmıştı. Beş binde bir hastada görülen bu doğumsal anomali ile dünyaya gelen Muhammet Eren’in göğüs boşluğunu dolduran tüm ince ve kalın bağırsaklar ile mideyi karın içine alarak diyafram kasındaki yırtığı tamir ettik” dedi.

Cerrahi ve yoğun bakım tedavisi ile yaşama dönüş

Diyafram hernisi anomalisinin, 5 bin bebekte bir ortaya çıktığını kaydeden Op. Dr. Kamacı, “Diyafram hernisi hastalarının yaklaşık yüzde 30’u daha doğmadan anne karnında yaşamını kaybetmektedir. Canlı doğan bebeklerin yüzde 30-50’si de, eğer yenidoğan yoğun bakım ve çocuk cerrahisinin bulunduğu bir merkezde dünyaya gelmediyse, bu tür merkezlere transferi sırasında kaybedilmektedir. Bu hastalar vakit kaybetmeden doğru teknikler ile ameliyat edildiğinde yaşama şansları yükselmekte ve yine yenidoğan yoğun bakım ünitesindeki tedavileri ile yaşama dönebilmektedir” diye konuştu.

Başarılı yoğun bakım süreci

Muhammed bebeğin ameliyat sonrasındaki yoğun bakım dönemini yöneten Yenidoğan Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Mehmet Emin Günel de, “Makineye bağlı olarak yoğun bakımda tedavisini gerçekleştirdiğimiz Muhammet Eren’in kontrol filmlerinde sol akciğerinin, cerrahi sonrasında çok iyi bir şekilde açıldığını gördük. Kan gazı değerlerinin de normal değerlere gelmesi üzerine 4’üncü günde hastamızı solunum makinasından ayırdık. Tedavisi tamamlanıp tamamen anne sütü ile beslenir hale geldikten sonra da taburcu ettik” şeklinde konuştu.

“Yaşadığımız büyük şok mutlulukla sonuçlandı”

Bebeklerini yeniden mutlulukla kucağına alan Karaduman Çifti de, “Bebeğimiz için tek çare ameliyattı ve biz umudumuzu hiç kaybetmedik. Yoğun bakım tedavisi sonrası ona sağlıkla kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu duyguyu tarif etmek gerçekten çok zor ve bize bu güzel anları yaşatan hocalarımıza minnettarız” ifadelerini kullandı. (Haber Merkezi)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.