Mim Yavuz Binbay

Mim Yavuz Binbay

Yeni Küba Venezuella!

Uzun süredir ABD’nin kural, yasa, diplomatik ve devlet teamülü, etik, demokratik kurallar vs. tanımaz saldırgan kaosu esas alan davranışlarıyla ilgili yazıyorum. Ancak son Venezüella olayı tüm saydıklarım ve sayamadıklarımı da aşarak bir cinnet vakasını işaret ediyor.

Pentagon, 1945'lerden 2000'lere kadar Charly Operasyonları adı altında azgelişmiş ve veya gelişmekte olan ülkeler olarak tabir edilen ülkelere yönelik bütün kirli savaş yöntemleriyle sosyal ve siyasal kontrol yöntemlerini tepe tepe uyguladı. Bu dönemde Güney Amerika ülkeleri CIA ve Gladio operasyonlarının birer deneme laboratuvarı haline geldi. Bu operasyon denemeleri sebebiyle bölgedeki devletlere muz cumhuriyeti tabiri kullanıldı!

Şimdiye kadar ülkemizde ve dünyanın birçok yerinde darbeleri organize eden ve gerçekleştiren istihbarat birimlerinin varlığını kanıksarcasına konuşup durduk. Ama bu seferki farklı darbeyi bizzat ABD başkanı ve yönetimi yönetiyor!

Bu durum çok önemli çünkü önümüzdeki dönemin savaş, işgal ve sömürgeleştirme yöntemlerinin nasıl gelişeceğinin işaretini veriyor. Hiçbir teamüle uymayan bu tür tasarrufların tekrarlanması durumunda, her ülke beğenmediği bir devlet başkanının seçilmesini tanımadığını ilan ederse zaten ciddi kriz içinde olan dünya siyasetini bilim kurgu filmlerini aratmayacak bir kaosa sürükler.

Vizyonsuz AB ve ülkeleri (kâale alınacak kesimi) tüm demokratik ilkelere ve AB’nin temel yasalarına aykırı böylesi bir kararın kuyrukçusu oluyor. AB’nin bu kararı demokrasi kulvarında yarattığı demokratik ilke ve yasaların birer kozmetik makyaj ve illüzyondan ibaret olduğu algısı oluşturarak prestijli konumunu kaybettirecektir.

Bolivarcı solcu Moduro yönetimi neden ABD ve emperyalistlerin hedefi oldu?

ABD'nin Güney Amerika'daki yatırımlarının yüzde 70'ine ev sahipliği yapan petrol devi Venezuela yirmi yıl önce Bolivarcı solcu Hugo Chavez'in iktidara gelmesiyle hedef oldu. Chavez uyguladığı başarılı anti-emperyalist, sosyal-ekonomik politikalar sonucunda kısa bir süre sonra bağlantısız olarak adlandırılan yoksul üçüncü dünya ülkelerinin ve solcuların lideri ve sembolü konumuna geldi. Bu durumu yeni bir Castro olayı olarak algılayan ABD’nin tavrı çok sert oldu.

2002'de Bush Chavez'i devirmeye kalktı ama başaramadı. Ardından “Nobel barış ödüllü” Obama ekonomik ambargo, açlık ve kıtlıkla ülkeyi dize getirmeye kalktı. Başaramadı! Geçen yılın sonundan itibaren de Trump, Chavez’in halefi Venezuela'nın Mayıs 2018'de yüzde 67 oyla seçilmiş solcu Devlet Başkanı (Bolivarcı veya Chavezci) Nicolas Maduro'ya resmen savaş açtı. Ve savaşı bizzat yöneteceği bir noktaya taşıdı.

Bu duruma karşı, dünya siyasetinde uzun bir süredir şekillenmeye başlayan iki kutuplu dünya siyasetinin de konumlanmasını test etti. Uzun suredir (Suriye savaşıyla başlayan) ortak bir stratejik politika oluşturan Putin ve Erdoğan darbeye karşı tavır aldı. Arkasından Çin, Iran ve diğer ülkeler izledi. Muduro için bu destek hayati önem taşıyor.

Ciddi bir öneme sahip başka bir durum ise Putin’in, Maduro'yu korumak için nükleer jetlerden sonra paramiliter birliklerini Caracas'a göndermesidir.  Bu hamle Rusya'nın ABD'ye verdiği ciddi bir askeri ültimatomdur. Putin'in, ABD'nin olası bir askeri müdahalesine "İzin vermeyiz. Venezuela müttefikimizdir" demesi tarihi bir resttir. Ortadoğu ve Doğu Avrupa'da hayli sıkışan ABD'nin Kremlin ve Çin bloğunun bu kırmızıçizgisini çiğnemesi çılgınlık olur. Çiğnerse de faturası çok ağır olacaktır.

Sorun Maduro değil, sorun Venezüella’nın kaynaklarının emperyalistlerce sömürülme senaryosudur. Venezüella halkının iradesini hiçe saymadır. Demokrasinin tüm prensiplerinin ayaklar altına alınmasıdır. Kaos politikalarını yeni bir everilme noktasıyla derinleştirme politikasıdır…

Bu sebeple demokrasiden, insan haklarından, bağımsızlık ve özgürlükten yana olan herkesin “Hepimiz Maduroyuz, Venezüella halkının yanındayız” demesi gerektiğine inanıyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mim Yavuz Binbay Arşivi