(*) Seyithan Atabey Yazdı: Kayyumlar, İthal Bürokratlar, 2023 seçimleri ve Ak Parti

(*) Seyithan Atabey Yazdı: Kayyumlar, İthal Bürokratlar, 2023 seçimleri ve Ak Parti
  Diyarbekir, kültürel, sosyolojik ve politize olmuş siyasal yapısı ile yıllardır Türkiye siyasi gündemini en yakın takip eden illerin başında...

Diyarbekir, kültürel, sosyolojik ve politize olmuş siyasal yapısı ile yıllardır Türkiye siyasi gündemini en yakın takip eden illerin başında gelmekle birlikte, yine bu özelliği ile zaman zaman Türkiye siyasetine de yön vermiştir.

2002 yılından beri sürekli olarak yakından takip ettiğimiz ve sonrasında ufku geniş bir kısım yol arkadaşlarınız ile kurmuş olduğumuz Birlik ve Akademik Düşünce Derneği ile saha çalışmalarımıza başlamış olup, bu çalışmalarımız neticesinde ilk çalışmamız olan 24 Haziran 2018 seçim analiz raporumuzu şeffaf ve gerçekleri yansıtan bir şekilde tamamlayarak, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Devlet kademelerinde görev yapan etkili ve yetkili kişilere gönderdikten sonra kamuoyu ile paylaşmamız neticesinde, Türkiye'de ciddi anlamda ses getirmiş ve akabinde Cumhurbaşkanımız tarafından takdire şayan görülüp, derneğimize bizzat teşekkür edilmiştir.

Bu çalışmamız sonrasında Derneğimiz tarafından genel ve yerel seçimleri sistematik bir şekilde derinlemesine analiz ettiğimizde ve zaman zaman Diyarbekir halkına sorup, kamuoyu yoklaması yaptığımızda karşımıza çıkan tablo, bu memleketin hem ithal bürokrata hem de bu memlekette görev yapan herhangi bir kayyumun yaklaşan 2023 seçimlerinde aday olmasına karşı bir antipatilerinin olduğu ve kabullenmedikleri, açık ve net bir şekilde gözlemlenmiştir.

2002 yılında büyük umutlarla kurulan ve birçok kesimin teveccühüne mazhar olan Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Ak Parti, Cumhuriyet tarihinde yapılmayan ve insanoğlunun hayal gücünü zorlayan devasa projeler ve hizmetler yapmasına rağmen, yıllar sonra bir mum misali erime ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır.

Bunun sebep ve sonuç ilişkilerini yerelde Birlik ve Akademik Düşünce Derneği olarak derinlemesine irdelediğimizde karşımıza çıkan en belirgin faktörler, genel merkezin aday dayatması, yanlış aday profili, seçmene kulak tıkamak ve sahip çıkmamak, gönüllere girememe ve küskünlük ile birlikte son dönemlerde ithal bürokratların ve kayyumların yanlış politikaları neticesinde ortaya çıkan tahribatlar gibi daha sayabileceğimiz birçok konu, seçimlerde Ak Parti aleyhine sandıklara negatif olarak yansımakla birlikte, bölge halkının da devlete olan güvenini, ciddi anlamda zedelemiştir.

Bu yazımızda okurlarımıza örnek verecek olursak 2014 ve 2019 yerel seçimlerini karşılaştırdığımızda, anlatmak istediğimiz husus daha iyi anlaşılacaktır.

2014 yılında yapılan yerel seçimlerde Diyarbekir' in tanınmış ve köklü ailelerinden olan M. Galip Ensarioğlu Ak Parti'den Büyükşehir Belediye başkan adayı olmuş, o dönemki seçmen sayısı 1.607.000 (bir milyon altı yüz yedi bin ) iken, %34.98 oranla 252.065 (iki yüz elli iki bin altmış beş) oy almıştır.

2019 yılında yapılan yerel seçimlerde o dönem Diyarbakır Büyükşehir belediyesine kayyum olarak atanan ve Elazığlı olan Cumali Atilla, Ak Parti tarafından Diyarbekir Büyükşehir Belediye başkan adayı olarak gösterilmiş olup, o dönemki seçmen sayısı 1.732.000 (bir milyon yedi yüz otuz iki bin ) iken ve 2014 seçimleri ile kıyaslandığında seçmen sayısı 125.000 (yüz yirmi beş bin) artmasına rağmen, % 30.99 oranla 241.633 (iki yüz kırk bir bin altı yüz otuz üç) oy almıştır.

Bu seçimde Ak Parti tüm gücü ile sahaya inmiş olup, devletin en üst düzey bürokratları hizmet noktasında Diyarbekir halkının ayağına kadar gitmesine ve onlarla kucaklaşmasına rağmen, 2019 seçimleri Ak Parti aleyhine büyük bir hüsranla sonuçlanmıştır.

İşte Diyarbekir'li birinin aday olması ile bölge halkına çok uzak olmayan ve yanı başımızdaki Elazığ ilinden bir kayyumun aday olması arasındaki fark apaçık bir şekilde ortada olup, yaklaşan 2023 seçimlerinde herhangi bir kayyumun geçmişte olduğu gibi yalan ve yanlış bilgilendirmeler ile yine bu şehirden aday gösterilecek olması, başta Cumhurbaşkanımıza, Ak Parti'ye ve Diyarbekir halkına ihanettir.

Diyarbekir, tarihi, milli ve manevi geçmişi ile birçok medeniyetlere başkentlik yapmakla birlikte, Peygamber kabirleri, Sahabeleri ve İslam dinine karşı göstermiş olduğu hassasiyetten dolayı, yeryüzünde Mekke ve Medine'den sonraki, en kutsal şehir kabul edilmiştir.

Günümüz konjonktüründe ne acıdır ki böylesi kutsal bir şehir, milli ve manevi duygularını kaybetmiş, örf, adet, gelenek ve göreneklerinden bihaber, ahlaki değerleri minimuma inmiş, hatır ve gönül esamesi bile okunmayan, yıllardan beri terör, uyuşturucu ve fuhuş ile anılan, bir şehir haline getirilmiştir.

Bu işin müsebbipleri her ne kadar siyasi figüranlar gösterilse bile, bu memlekette görev yapan tüm bürokratlar da, bu kötü gidişattan sorumludurlar.

2023 seçimleri yaklaşırken şimdiden sosyal medya başında Diyarbekir'in hiçbir değerinden ve tarihinden haberi olmayan birçok çapsız klavye kahramanları toplanarak, yerelde siyasetle uğraşanları veya bu memlekete fayda sağlayabilecek kişileri değil, ikameti il dışında olan ve senede bir gün şarkısı misali bu memlekete gelme tenezzülünde bulunan bir takım bürokratlar ile mevcut görev yapan bir kısım üst düzey bürokratların bu seçimde aday olmaları için şakşakçılık yapmaya başlamakla birlikte, yalan, yanlı ve yanlış söylemlerle algı yaratmaya ve bu kişileri parlatmaya çalışmaktadırlar.

Bu memleket hiç kimsenin rahatça at koşturacağı deneme yanılma yeri değildir.

Bu memleket bu kadar acı ve ızdıraplara rağmen dimdik ayakta duran, milli ve manevi hassasiyetleri ile kutsal bir şehirdir.

Bu memleket kendi istikbaliniz, çıkar ve menfaatleriniz için kullanabileceğiniz, arpalığınız değildir.

Bu memlekette yaşayanlar sizlerin uşağı hiç değildir, bu memlekete faydası olacak olanlar, bu memleketin asil ve öz evlatlarıdır.

Bu memleket sefa sürenlerin değil, cefa çekenlerindir.

Bu memleketin havası ve suyu ağırdır, manevi anlamda öyle bir tokat yersiniz ki, siz ve aileniz bir daha da kendinize gelemezsiniz.

Onun için bu memleketi kendi pis emellerine alet etmek isteyen kim veya kimler varsa, o kirli ellerini bir an önce bu memleketin üzerinden çekmeleri gerektiğini düşünmekteyiz.

Sonuç olarak ithal bir bürokrat veya mevcut kayyumlardan birinin 2023 seçimlerinde Diyarbekir'den aday gösterilmesi, Ak Parti'ye oy kazandıramayacağı, aksine ciddi anlamda oy kaybettireceği aşikardır.

Değeri Bilinmeyen, Sırları Surlarında Saklı Kadim Şehir Diyarbekir...

Selametle kalın...

(*) Birlik ve Akademik Düşünce Derneği Başkanı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.